Mesut " Ceren ne oldu " Ceren ağlayarak ve bağırarak " Sadece arabayı sür " dedi, bende arabayı sürmeye başladım. Kadir ve benden çıt çıkmıyordu, Ceren ellerini yüzüne koymuş ve kafasını yere bakma konumuna getirmiş bir vaziyette ağlıyordu, bende yavaş yavaş arabayı hızlandırmaya başladım ve araba çok hızlandığında ise arabayı havaya kaldırdım ve çok hızlı bir şekilde yerden otuzbeş kırk metre kadar havada uçmaya başladık. Ceren " Ne yapıyorsun Mesut ? " Mesut " İyidir Ceren sen ne yapıyorsun " Kadir " Mesut sakin ol ve arabayı aşağıya indirir misin ? " Mesut " Kadir ben sakinim " Ceren " Mesut lütfen indirir misin ? " Mesut " Hadi ama size uçabildiğimi kanıtlıyorum " Kadir " Tamam Mesut arabayı uçurabiliyorsun şimdi indirsen diyorum " Ceren " Hayır devam et " Mesut " Kadir duydun değil mi ? " Kadir " Ölmek istemiyorum " Mesut " Merak etme hiçbir şey olmayacak vardık sayılır " Ve bahçeyi gördüm. Mesut " Ceren bir de benim kusursuz park edişimi görmek ister misin ? " Kadir " Yok istemiyormuş hadi indir artık vardık " Ceren " Neden olmasın ? " sözlerinden sonra arabayı park etmeye karar verdim ve bahçeye iyice yaklaştık hızımı hiç yavaşlamamıştım ve son elli metre kala yavaşlatıp gözüme kestirdiğim arabanın yanına park etmeye karar verdim ve arabayı indirdim, hepimiz arabadan indik ve indiğimizde çıkan sese herkes bakmaya geldi. Kadir " Sen manyak mısın Mesut bizi öldürebilirdin ? " Mesut " Ama süper park etmedim mi ? " Kadir " Evet kusursuz bir şekilde arabanın üstüne indik, herkes başımıza toplandı şimdi Patron'a ne diyeceğiz " Mesut " Orasını bana bırak " ve birkaç dakikaya kalabalığın içinden Patron koşa koşa yanımıza geldi. Patron " Ne oluyor burada " Mesut " Biz Kadir'le gezelim dedik " Patron " Gecenin bu saatinde mi ? " Mesut " Yarın erken saatte uzaya çıkacağız son bir kez etrafı görelim dedik ve arabayı tam yanaştıracaktım fireni çalışmadı " Kadir " Bende Mesut'a özel güçlerini kullanarak arabayı havalandır yoksa bir yerlere çarpacağız dedim " Patron " Dur tahmin edeyim, sende özel güçlerinle arabayı durdurmak yerine havalandırayım dedin ? " Mesut " Hayır ilk önce kendimi bir sorguladım niye durdurmak yerine bana havalanmamı söyledi diye ve daha sonra Kadir'in bildiği bir şey vardır dedim ve havalandırdım ama arabanın boyundan daha fazla kalkamadım ve arabaya vurduk " Patron " Herkes yataklarına geçsin " dedi ve millet dağılmaya başlayınca bize döndü " Sizinle gitmeden önce sabah son bir kez daha konuşmak istiyorum " Patronun yanından ayrıldık ve yataklarımıza geçtik. Kadir " Arabayı uçurmasan olmuyordu değil mi ? " Mesut " Hadi yat uçmanın kıralını sabah yaşayacaksın zaten " dedim ve yattım. Sabah Patron'un sesiyle uyandık " Hadi kalkın daha çok işimiz var " kalktık. Patron " Ceren sen Su'yu bul geceki kargaşadan sonra bu manyaklarla sizi gönderemem Su'da sizinle gelecek, sizde beni takip edin " Patronu takip etmeye başladık " Gece ne oldu " Mesut " Nasıl ? " Patron " Bal gibi ne dediğimi biliyorsunuz, arabayla freni tutmadı diye başka bir arabanın tepesine çıkmayacak kadar salak olmadığınızı biliyorum " Mesut " Ailelerimizi görmeye gittik, son bir kez " Patron " Buradan bahsettiniz mi ? " Kadir " Hayır sadece gittik işimiz çıktığını ve bir süre buralarda olmayacağımızı söyledik " Patron " İsimler isimler ne oldu bir şeyler düşündünüz mü " Kadir " Kavt, ben böyle düşündüm " gülmeye başladım " Bende Demses " Patron " İyi beyler bundan sonra bu isimleri kullanıyorsunuz " dedi ve bir camın önünde durduk. Patron " Şu iki giysiyi görüyor musunuz beyler, bunlar sizin kahraman giysileriniz, bu giysileri kullanacaksınız " Kadir " Muhteşem görünüyorlar " Mesut " Tamam giysileri de giyeriz de bu kafalıklar şart mı ? Pek iyi gözükmüyor " Patron " Onlar sizin güvenliğiniz için ve en iyi tasarımcılarımızla günlerce uğraştık " Mesut " Tehlikeli olmayacağını zannediyordum " Patron " Sadece uzay için değil tüm görevler için , şimdi bunları giyin ve bahçeye gelin " dedi ve aramızdan ayrıldı. Mesut " Bunları giydiğimizde çocuk gibi gözükeceğiz " Kadir " Bilemiyorum buradan muhteşem gözüküyor " ve giysileri giydik Mesut " Oğlum ben sana dedim çocuk gibi gözükeceğiz diye " Kadir " Bence muhteşem gözüküyorsun, bana baksana ben nasılım " Mesut " Muhteşemsin Kadir muhteşemsin fazla konuşmada gidelim yoksa birazdan tipine gülmeye başlaya bilirim " Kadir " O kadar komik mi gözüküyorum, Su'ya böyle gözükmek istemem " Mesut " Şahanesin Su seni görünce işte benim kahramanım diyerek kollarına atlayacak " Kadir " Yine başladın dengesizce konuşmaya hadi gidelim fazla bekletmeden, bu arada ben yeni ismimi söyleyince güldün niye güldün " Mesut " Kavat'a çok benzediği için " Kadir " Kavat ne be " Mesut " Pezevenk demek onuda açıklayayım mı yoksa niye bu gereksiz ismi seçtiğini mi söylersin " Kadir " İsim sana göre farklı gözüke bilir ama bana göre muhteşem bir isim, Kadir'in ka'sı ve babamla annemin isimlerinin baş harflerinden oluşuyor , senin adın ne öyle Demses " Mesut " Düşüncelerin efendisi Mesut'un dem'ini aldım ve bu ismin çok ses getirmesini istediğim için ses'ide sonuna ekledim böyle bir isim ortaya çıktı " ve bahçeye çıktık, bizi bekliyorlardı. Ve Patronun gösterdiği araca hepimiz bindik ve kalkış yapacağımız yere doğru ilerlemeye başladık. Mesut " Patron anlat bakalım gideceğimiz yer neresi ? tehlike durumu nedir ? kaç kişi gidiyoruz ? tehlike durumu nedir ? " Patron " Gideceğiniz yer Kepler-438b, dünyaya boyut yer çekimi ve görüntü olarak çok benziyor oksijen yaşanabilir seviyede ve sadece hareket tespit ettiğimiz için sizi gönderiyoruz bakıp geleceksiniz " soru cevap şeklinde uzay aracına geldik ve araca havalanmak için bindik ve geri sayım başladı. Son on saniye bizde beraber saydık ve aracımız kalktı artık uzaydaki günlerimiz başladı.