Bölüm 2

78.5K 3.3K 191
                                    

"Bu evlilik de nerden çıktı şimdi?" Saye kibar ya da zarif olmaya gayret etmeyen bir şekilde ellerini beline koydu "Aklını mı kaçırdın? Ateşle evleniyorsun, hem de her şeyi apar topar yapıp 2 hafta içinde."

Nil, kuzenine baktı ama Saye gerekli açıklamayı alana kadar durmayacaktı. İkisi de karakter olarak dedelerine benzerlerdi. Nil, kendini Saye'nin yerine koyduğunda kuzenine hak veriyordu ama olan bitenden henüz kimsenin haberi yoktu.

"Bebeğim, Saye haklı" Mercan minik kızı Tılsım'ı yatağın üzerine bırakıp ona döndü "Yani tamam kocaman kadınsın, sana akıl verecek değiliz ama Ateş'ten bahsediyoruz. Daha birkaç ay öncesine kadar adamı gördüğün yerde boğazlamak istiyordun."

Nil, Mercan'a hiç bakmadan yatağa doğru ilerleyip Tılsım'ı kucağına aldı. Ufak kız dünyadaki birinci ayını henüz doldurmuştu ve annesinin minicik bir kopyasıydı. Tepesinde üç tel turuncu-kızıl saçı vardı, gür siyah kirpiklerle çevrili menekşe rengi gözleri vardı. Mercan düğün için küçük kıza beyaz bir tişört ve kırmızı bir tütü giydirmiş, tepesine üzerinde inci bir top olan fiyonk şeklinde bir saç bandı takmıştı. Tılsım dünyanın en sevimli bebeği olabilirdi. "Sen teyzenin düğününe mi geldin, benim güzel kızım" diye sarıldı bebeğe.

Hiçbir zaman bebek sahibi olmak isteyen bir kadın olmamıştı ta ki bebek sahibi olmasının bir süre sonra imkânsızlaşacağını öğrenene kadar. Şimdi kucağında Tılsım ona kocaman menekşe rengi gözlerle bakarken tüm anaç duyguları ayaklanmıştı. Tılsım'ı göğsüne yaslayıp ipek gibi saçlarını okşadı. Tılsım kendi minik dünyasında muhakkak bir anlama gelen garip sesler mırıldanırken Nil, ona bakıp gülümsedi, daha kafasını bile tam olarak dik tutamayan Tılsım da karşılık olarak gözlerini ona odaklamaya çalıştı.

"Nil, bize neler olup bittiğini anlatacak mısın?"

Tılsım hala kucağında bir halde yatağın üzerine oturup bebeği koluna yatırdı. Gözlerini bebekten kaldırıp İklim'e baktı. "Bir süredir yumurta sayım azalıyordu ve sonunda birkaç yıl içinde erken menopoza gireceğimi öğrendim."

"Nasıl yani?" Saye önce sert hatlı yüzüne yakışmayan bir şapşallıkla ona baktı, ardından sarıya çalan ela gözlerini ince birer çizgi haline gelene kadar kıstı "Bu yüzden evleniyorsun! Ateşten çocuk yapacaksın!"

"Ama neden Ateş? Anlamıyorum? Tolga?" Mercan tam bir şaşkınlık içindeyken Saye kendi gerçeğini pat diye açıklayıverdi.

"Çünkü bizim bu şapşal, kafasız kuzenimiz hala o Türk-Yunan kırmasına aşık."

"Saye!" diye itiraz etti İklim. "Çok ayıp!"

"Evet, Saye" Nil, kollarında uykuya dalan Tılsım'ı uyandırmamaya gayret ederek İklim'i destekledi "Kırma falan ne kadar ayıp bunlar."

"Ay, aman salon hanımefendileri sizi. Hadi İklim'i anlarım, onun evi zaten Buckingham Sarayı'nın hemen arkasına düşüyor da sana ne oluyor Nil? Adamın anasına ayrı, babasına ayrı sövdün yıllarca. Şimdi kocana laf söyletmiyorsun bakıyorum."

"Of, Saye. Başımın etini yedin. Ayrıca hayır, ne şimdi kıymetli oldu, ne de Ateş'e aşığım. Sadece öyle olması gerekiyor."

"Anlıyorum, bir tanem." Mercan yanına oturup, minik kızının yanağını okşadı "Ama neden bu kadar acele? Ben Tılsım yüzünden işe doğru düzgün gelemezken, İklim fuardayken resmen yokluğumuzu fırsat bilip düğün hazırlığı yaptın ve bizim bir gece öncesinden haberimiz oluyor. Sence biraz daha özeni hak etmiyor muyuz?"

Aslında tam da Mercan'ın söylediği gibi olmuştu "Özür dilerim. Sadece her şeyin böyle daha kolay olacağını düşündüm. Bunu kabullenmek benim için de kolay değil. Denize düştüm, Ateş'e sarıldım. Tolga çocuk sahibi olmak istemiyor." Kucağındaki Tılsım'a baktı "Ben hiçbir zaman senin sahip olduğun şeye sahip olamayacağım Mercan. Sen sevdiğin adamı bekledin. Benim yeniden aşık olmayı bekleyecek kadar zamanım yok. İki seçeneğim vardı ya yurt dışında bir sperm bankasına gidecektim ya da Ateş'in teklifini kabul edip onunla evlenip tüp bebek yöntemini deneyecektim. Anlamıyor musun? Böyle olmasını istemedim ama Ateş'e mecburum."

Dikkat Bebek Çıkabilir (Mükemmel Planlar Serisi 2)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin