Merhaba... Iııı ne söylemem gerektiğini bilmiyorum aslında. Ama umarım hikayemi beyenirsiniz. Yalnışlıklar varsa ki mutlaka vardır affola :) Keyifli okumalar...
Bi de kardeş ülke Azerbaycandan hepinize kocaman sevgiler ve selamlar:))
Yapmak istediklerimizle yapabildiklerimiz arasındaki fark aslında bizim çaresizliģimizdir. Ben de çok çaresizim. Yapmak istediğim o kadar çok şey varki. Mesela zamanı durdurmak ne güzel olurdu şimdi. Ya da ortadan kaybolmak. Ya da dur. Görünmez olmak ... Müthiş olurdu ya. Görünmezlik nasıl bir hiss acaba. Sen her kesi görüyosun, bütün olaylara şahitsin ama kimse seni görmüyor. Bu sanırım benim durumum için harika bir çözüm olurdu.
Ama malasef benim böyle bir şansım yok. Çünki görünmezlik iksirinin formülünü bilmiyorum. Ortadan kaybolayım desem annemle babamın yüregine iner vallahi.
Yaptığım girişle dramatik bir kız olduğumu düşünmüşseniz size bir haberim var. Yanılıyosunuz.
Bende bir kız kardeş var. Düşman başına. Kızda bir çene var. Saniyede 50 kelime kullanabiliyor Maşallah. Özel hayat diye bir şey bırakmıyor. Yalnızlık da neymiş. Peh.
Hal böyle olunca da yalnızlığım yüzünden siyaha da sığınmadım. Neredeyse siyah renkte hiç kıyafetim yok. Ama mavi rengi çok seviyorum. Bana huzur veriyor. Gökyüzüne bakmak insanı öyle rahatlatır ki. Tabi bi yerden boynun ağrıyor ama çok huzurverici bir şey.
Sanırım sadece düşüncelerimde yalnız kalabiliyorum. Yalnız düşüncelerimde özgürüm. Hiç kimse ne düşüneceyime karışamaz ama di mi?
Kolumda hissetdigim dürtüklemeyle kafamı sağa doğru çeviriyorum ve Kerem Bürsinin bana bakan güzel gözleriyle karşılaşıyorum demek isterdim ama şans bana ne zaman güldü ki zaten. Kolumu dürtükleyen parmağın sahibi okuldan arkadaşım Elçin. Size düşüncelerimde yalnızım demiştim di mi? Koca bir yalan. Bir kardeşim bi de Elçin beni yalnız bırakmamaya ant içmişler sanki.
"Ne var Elçin? " diye bıkkın şekilde konuşmaya başlıyorum. "Parmağınla kolumu deşmekteki amacını öğrene bilirmiyim? "
Saf ve masum şekilde gözlerini kırpıştırmağa başlıyor. Yermiyim? Yemem!
"Ya Güneş. Yine daldın gittin. Soruyorum anlatmıyosun da. Neyin var kuzum? Söylesene artık. " diye konuşmaya başlıyor hızlı-hızlı.
Aslında çok haklı. Neredeyse bir haftadır sürekli düşüncelere dalıyorum. Tabii Elçinin işaret parmağı ile düşüncelerimden ayrılıyorum.
" Okula gidelim anlatıcam. Söz. Zaten benim de konuşmaya ihtiyacım var. "
Ciddi bir konu olduğunu anladığı için kafasını sallıyor usulca.
Püfff. Okula da çok var. Daha metroya binicez. Orda da ölüyorum ya. Geçen gün iki teyzenin arasında kalmıştım. Bir yerden tutmama da gerek yoktu. Sağolsun teyzelerimin göbekleri. Tabi dedikodu yapmasalardı çok daha iyi olurdu. Ahh ne kadar da fakirim. Bir metrom bile yok.
************
Okulun kantininde Elçinle karşılıklı oturuyoruz. Benim konuşmamı beklediyini biliyorum. Ama bir türlü konuya giremiyorum. Sanırım hala kabullenmek istemiyorum.
" Konuşmaya başlayacakmısın artık? " diye sabırsızca konuşmaya başlıyor Elçin. " Seni üzen bir konu olduğunu görebiliyorum. O yüzden sıkıştırmak istemiyorum ama anlatırsan rahatlatsın belki. "
İstediği zaman ne kadar da mantıklı konuşa biliyor canım arkadaşım benim. Duygulandım şimdi. Yavaşca kafamı sallıyorum ve konuşmaya başlıyorum.
" Aslında konuya nasıl başlamam gerektiyini bilmiyorum . Ama kısaca anlatmam gerekirse.... Evleniyorum. "
Bakışlarımı parmaklarımdan ayırıp Elçine bakıyorum tepki vermesini umarak. Ama kız şok geçiriyor sanırım. Ama ben Elçini tanıyorsam bu sessizlik pek hayra alamet deyil.
"Beş"
"Dört"
"Üç"
"İki"
"Bir" ve...
" Neeeee? Ne dedin sen? Evleniyorum mu dedin? Yalnış duydum di mi? Olamaz. Kimle evleniyosun peki? Adı? Soyadı? Boyu? Hadi kızım cevap versene yaaa! " diye bağıra- bağıra hem de baya hızlı şekilde konuşmaya başlıyor. Taramalı tüfek bile yanında halt etmiş ya. Tabii bi de onun bağırmasıyla kantindeki bir kaç kişinin bakışı bize dönüyor. Onlara yalandan bi gülümseyip Elçine bakıyorum.
"Kızım ne bağırıyosun ya? Her kes duydu. Bi de mikrofonla ilan et istersen"
"Güneş sen onları boş ver de anlat hadi. Çatlicam vallahi. Nerde tanıştınız ve ne zaman tanıştınız ve en önemlisi benim niye haberim yok. Yıldırım aşkı mı yoksa? Ayyy çok romantik. "
" Tamam dur ya. Anlatıcam. Yine başladın sorulara. Öncelikle hayallerini yıkmak istemezdim ama damat beye aşık falan deyilim. Dahası onu hiç görmedim. Hatta ve hatta adını bile bilmiyorum. "
"Na-nasıl yani? Tanımıyorum da ne demek? Peki tanımadığın hatta adını bile bilmediğin biriyle neden evleniyosun acaba? "
"Babam için. "diye cevap veriyorum hafif bir omuz silkmesiyle.
" Baban için mi? Kızım benim kafam tamamen karıştı. Doğru dürüst anlatsana şunu ya. "
"Biliyosun ben babama aşık biriyim. O da kendi babasına hayranmış. Dedem ölünce babam dedeme bir söz vermiş beni dedemin can dostunun torunu ile evlendireceyine dair. Dedemin öldüyü gün hala aklımda. En son babamla konuşmuştu. Babam onun yanından ayrıldıktan sonra benim yanıma gelmişti. Sanırım o zaman vermiş sözünü. Babamın yüzünün aldığı ifade hala aklımda Elçin. Hele geçen gün bana "evleneceksin" dediyi zaman görseydin halini. Ben kıyamam ki ona. Biliyorum belki de saçma gelecek sana ama ben bunu babama yapamam. O bana emir vermedi. O benden rica etdi gözleriyle. Biliyorum eger hayır istemiyorum deseydim zorlamazdı beni. Ama kendisi çok üzülürdü babasına verdiği sözü tutmadı diye. Ben babamın yüzünü asla yere eymedim bundan sonra da yapmam. " derin bir nefes alarak bitiriyorum sözlerimi. Kafamı kaldırıp Elçinin gözlerine bakıyorum. Dolu dolu olmuş.
" Sen ne harika birisin ya. Kızım duygulandım resmen. Zaten babanla senin aşkını kıskanırdım. Ama şimdi bu aşkın aranızdaki bağın ne kadar büyük olduğunu görüyorum. Çok mutlu ol canım arkadaşım benim. "
"Çok sağol canım."
"Dur bi dakika. Peki sen bunu bana ne zaman anlatmayı düşünüyodun acaba? Zorlamasam anlatacağın yok. Beni sevmiyosun sen. Şimdi bi de evleniyosun artık tamamen unutursun beni. Ayy durr. Heyecanlandım şimdi. Kızım sen ciddi ciddi evleniyosun ya. Hii ben ne giyeceyim peki düğünde. Düğün olacak ama dimi. Daha kına gecesi var. Ne zaman nişan? Ayy şimdiden bakmam lazım kiyafetlere......." ve böylelikle Elçinin bitmek bilmeyen soruları ve benim de çilem başlamış bulunuyor.
Ama şuan düşündüyüm tek şey zamanın bana , bize ne getireceyi.
Sanırım dua etmekten başka şansım yok şimdilik. Umarım her şey güzel olur ve umarım aldığım karar yüzünden pişman olmam.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Sen... Ben... Biz...
RomanceBen Güneştim ve ait olduģum gökyüzünü onun gözlerinde bulmuştum...