Bölüm 2

167 18 8
                                    

Bana hikayemi yazmakta destek olan canım kardeşime ve biricik arkadaşlarıma teşekkür ediyorum. Sizi çok seviyorum canlarım♡♡♡

Umarım hikayeyi beyenirsiniz. Daha çok yeni ve ben devam etmek istiyorum. Sizin oy ve yorumlarınızı da bekliyorum:)

Hep hayaller kurarız, bir şeyler isteriz hayatdan. İnsan oğlunun doğasında vardır bu. Önemli olan o isteklerimiz için çabalamak aslında. Hayalimizin gerçekleşmesi için bir şeyler yapmazsak eger ileride bir gün başımızı yastığa koyduğumuzda gözümüzden akan bir damla yaşla söner umudumuz. Yani önemli olan gerçekten istemek ve bunun için bir şeyler yapmak.

Sonunda yorucu derslerden ve Elçinin çenesinden kurtulduģumda eve dönme zamanım gelmişti. Yol boyu çok düşündüm. Annemi, babamı, hayatımı, geleceyimi, damat beyi.

Hala "damat bey" diyorum ya. Çocuğun adını sormayı akıl edemedim. Bu kadar mallık da bünyeye zararlı yani. Nasıl biri acaba? Yani nasıl olucak ki? Düşünsenize bir adam var. Hakkında hiç bir şey bilmiyorsunuz ama onunla evleneceksiniz. Çok zor. Gerçekten çok çok zor. Ama kendimi korkutmaya hiç niyetim yok. Yani mutlaka ortak yönlerimiz vardır. O da ailesi için tanımadığı biriyle evlenmeyi kabul etmiş. Demek ki ailesine bağlı. İnanıyorum ya. Mutlu olucam ve bunun için de üzerime düşen her şeyi yapıcam. Yapmak zorundayım çünki babamı üzmek ve hayal kırıklığına uğratmak istemiyorum. Biliyorum. Eger babam bana güvenmeseydi bana asla böyle bir şeyi söylemezdi. Bir keresinde annem bana bir şey demişti " babanın sana bakarken gözleri parlıyor kızım". İşte bu cümleyi hiç unutmadım. Okulu başarıyla bitirdiyimde de, üniversite sınavını geçtiyimde de hep o gülen gözeriyle bakmıştı bana. Hem kendim için hem de babam için çabalayacağım. Mutlu olmak için her şeyi yapıcam .

* * * * * * * * * * * *

Eve girdiğimde tamamen farklı bir sahneyle karşılaşıtım. Yatağıma girip dinlenme hayallerim de suya düştü tabi. Çünki bütün sülale bizim evde ve her kes bir yerlere koşuşturuyor.

Neler oluyor yaa!!! " Teyzemm hoş geldin " diye teyzeme yaklaşıyorum ama o beni " Çekilsene kız ayağımın altından görmüyomusun işim gücüm var " diye geri savuruyor. Kuzenlere yaklaşma çabalarım da boşa çıkıyor çünki hepsi haldır haldır çalışıyor. Miray yani benim tenbel kardeşim bile çalışıyor yaa. Peki neden kimse beni görmüyor? " Ne oluyor burda? "
diye ortaya bir soru soruyorum ama hala ve hala beni tınlayan yok. Boğazımı temizleyip biraz daha yüksek sesle " NELER OLUYOR BURDA YAAA?!!" diye yeniden konuşuyorum. Ehe ehe sanırım fazla yüksek sesle oldu ama sonuç her kes bana bakıyor şuan.

Teyzem sanki şoktan çıkmış gibi silkiniyor ve kocaman gülümsemeyle bana yaklaşıyor " Güneşim benim güzel kızım. Hoş geldin. Ne zaman geldin sen?" İçimden "yarım saatdir beni görün diye kendimi yırtıyorum " demek geçiyor ama yüzüme tatlı bir gülümseme yerleştirip " Asıl sen hoş geldin teyzem. Ben de şimdi geldim zaten. " diyorum ve " E ne yapıyorsunuz burda? " diye konuşmaya devam ediyorum.

"Yarın için hazırlık yapıyoruz işte. " diye cevaplıyor beni teyzem. Yarın mı? Yarın ne var ki ?Tam bunu soracağım sırada benim cadı kuzenlerim tarafından çekiştiriliyorum ve ardından bir ağızdan sorular sormaya başlıyorlar.

" Gerçekten evleniyomusun? " diye Melis başlıyor ahiret sorularına. E sen nerden biliyosun? Tabi ya annem. "Yarın çok güzel gözükmen lazım. " diye konuşmaya başlıyor Meltem Melisin ardından. Off ne var bu yarında Allah aşkına? Tam ağzımı açacağım Derya atlıyor bu sefer de ordan " Kuzey nasıl biri? Yakışıklı mı? Uzun boylu mu? " Kuzey de kim yav?
Yok yok benim hemen annemi bulmam lazım. Umarım onu da kayb etmemişimdir. " Iııı kızlar benim annemle konuşacağım çok önemli bir konu var. Birazdan devam ederiz sohbete" diyip kaçarcasına uzaklaşıyorum yanlarından. Ardımdan homurdanmalarını duyuyorum ama öncelikle kendi sorularıma cevap bulmam gerekiyor. Teyzemden annemim mutfakta olduğunu öyreniyorum. Bir şeyler bişirirken buluyorum onu.

Sen... Ben... Biz...Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin