Multimedyadaki şarkı ile birlikte okuyun lütfen..
Hayatta bazen anlamlandıramadığımız ya da dikkatimizi çeken bir takım şeyler olur. Bu hayatı ''Hayat'' yapan yegane şeylerdir. Fakat saçmadır aynı zamanda. Anlamadıysam ya da dikkatimi çekmişse ne olmuş? Hiçbir şey sonsuza kadar sürmezdi ki. Bitecekti. Biliyordum. Yakında Siyahlar içindeki gizemli adamı unutacaktım. Hem siyahlar içindeki adamın dikkatimi çekmesinin tek sebebi farklı olmasıydı. Hepsi bu. Yakında bu da bitecek, merakım gidecekti.
Diğerlerinde olduğu gibi.
Her ne kadar böyle söylemeye devam etsem de tam bir haftadan fazladır o herifi düşünüyordum. Sadece ''Gerçek Lufian'ı'' demiş ve sonra da çekip gitmişti. Olanlara anlam veremeyip donup kaldığımda ise birkaç dakika sonra peşinden gidebilmeyi akıl etmiş, fakat onu bir türlü bulamamıştım. Yine geleceğini ümit edip Purgatory'de günler boyunca gözlerim onu aramış, fakat onu yine bir türlü bulamamıştım. Eh siyahına da gizemi de deyip her ne kadar silkelenip kendime gelmeye çalışmış ve birkaç dakikalığına başarılı olmuş olsam da yine de onu düşünmekten alıkoyamamıştım kendimi.
Etkileyiciydi. Lanet olası herif çok etkileyiciydi. Koyu kumral dalgalı saçlara, yine koyu kumral gür kaşlara, uzun ve kıvrımlı kirpiklere, cam mavisi gözlere, dolgun pembe dudaklara, kirli sakallara ve etkileyici bir burna sahipti. Ayrıca kemik yapısının mükemmel olması bir yana, inanılmaz güzel köprücük kemiklerine sahipti ki o kemiklere neler yapmak istediğimi tahmin dahi edemezdiniz. Üstelik gerçek beni bildiğini bile söylemişti. Bu nasıl olabilir aklım almıyordu. Yoksa bu da bir çeşit numara falan mıydı? Benimle yatmak için kandırıyor muydu beni? Sanırım bu mümkün değildi. Çünkü eğer amacı sadece benimle yatmak olsaydı teklifimi hemen kabul ederdi. Fakat o ne yaptı? Şeytani bir şekilde gülümsedi ve yavaş adımlarla yanımdan ayrıldı. Kahretsin! Onu unutmak giderek zorlaşıyordu. Yattığım tüm insanların neye benzediğini bile unutan ben, nasıl olur da o herifi bir türlü unutamıyordum? Onu unutamıyor olmama sebep olan şey neydi? Görünüşü müydü? Erkeksi kokusu muydu? Yoksa bana söyledikleri miydi? Hayır sanmıyorum. İnsanlar bana her zaman bir şeyler söylerdi. Gerçi birisi bana ilk defa ''Biliyorum. Gerçek Lufian'ı'' demişti. Fakat yine de tek sebebi bu olamazdı. Başka şeyler vardı.
Kesinlike bundan emindim. Başka bir şeyler vardı.
Purgatory'de kendi isteğimle çalışmaya başladığım beri ki babam Cody'i ikna edebilmek için (aylarca ona köpek gibi yalvarmam gerekmişti) çok uğraşmış ve sonunda onu ikna edebilmeyi başarmıştım. Gerçi orada dansçı değil, bilgisayar programcısı olarak çalıştığımı biliyordu. Ama netice de biliyordu. Önemli olan da biliyor olmasıydı. Öyle değil mi? Her neyse.
Bu mekanda çalışmaya başladığımdan beri Purgatory'e gelen insanlar hakkında ufak tefek araştırmalar ve karakter analizleri yapar, daha sonra da onlarla tanışıp, tahminlerimin tutup tutmadığını merak ederdim. Bazen tahminlerimde başarılı olur zekama binlerce övgü yağdırır, bazen de yanılırdım. O zaman da insanları gözümde çok fazla büyüttüğüm için aynı zekama bu sefer küfürler yağdırırdım. Duygularıyla değil mantığı ile hareket eden biri idim. Fakat bir insanın ilgimi çekme süresi en fazla 15 dakikadan ibaretti. İstediğimi elde ettikten sonra da artık onlarla ilgilenmez yoluma devam ederdim. Hayatım hep bu şekilde geçerdi.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
SENİ BIRAKMAYACAĞIM 2
RomanceSiz hiç başlı başına ''İmkansız'' olan birisine aşık oldunuz mu? Okyanus misali derin olan mavilerin'de boğulmak istediğiniz? Sigaradan nefret ettiğiniz halde sigarasını her içine çekişinde ''Ne olur nefesini yüzüme üfle'' Diye Tanrı, Buda ya da he...