Hastane

1.8K 81 6
                                    

SELİN YILMAZ

Ali'ni nefesini hissediyorum, bıyıkları dudağıma dokunuyor... beni öpmek için uzattı kafasını, aramızda resmen bir milimetre kaldı.
Gürültülü bir şekilde annem kapıya geldi. "Kızım, kapıyı açar mısın? Konuşmak istiyorum biraz."
Ali ve ben aniden uzaklaşıyoruz ve ben donup kalıyorum. Ne yapacağımı bilmeden, Ali'yi balkona gizliyorum.
Kendime aynada bir bakıyorum, saçlarım dağılmış, düzeltiyorum. Elimi kapının koluna atıyorum, ve boğazımı temizliyorum. Kapıyı açınca annem direk odama dalıyor ve yatağıma oturuyor.
"Kızım, neyin var senin?"
"Yok birşeyim annecim, hem niye sordun?" Diyorum gözlerimi kaçırarak.
Fark etmeden boynumdaki sonsuzluk işareti olan kolyemi okşuyorum.
"Var birşey, anneyim ben anlarım, hem sen sadece yalan söylediğinde veya korktuğunda kolyeni okşarsın. Hadi söyle kızım."
Annemi inandırmaya çalışıyorum, ama olmuyor.
En son "Bi' arkadaşımla atıştım biraz."
"Tanıyor muyum ben bu arkadaşı?"
"Yok annecim, tanımıyorsun, bende tanımakta zorluk çekiyorum. Aman, boşver onu, hem unutacağım ben onu." Diyorum annemin elini tutarak.
Annem saçımı okşayıp beni alnımdan öpüyor ve odadan çıkıyor.
Ali aynı saniye geri odaya giriyor... Bana yeniden yaklaşıyor...

ALİ MERTOĞLU

"Demek ben seni üzüyormuşum." Dedim Selinin gözlerine derin derin bakarken.
Gözlerini kaçırıyor benden.
Sonra gözlerime bakıyor üzgünce.
'Ne yaptımda bu kadar üzdüm Selini?' diye düşünüyorum.
"Ali, bu kadar yakınlaşmamalıyız. İkimizinde sevgilisi var. Ben Emreye ihanet edemem. Hem senin baban ve benim annem evli Ali." Selin kısık bir sesle söyledi. Sesinin titrediğini fark ettim.
Kalbimde sanki birşeyler yıkıldı. Yoksa? Yoksa ben Selinden hoşlanıyormuyum?
"Eee, neden trip atıyorsun bana?" Diye sordum.
Verecek bir cevabı yoktu galiba, sessiz kaldı.
"Selin bir cevap verir misin? Neden sana bu kadar yakın olmama izin veriyorsun o zaman? Neden dün akşamdan beri bana trip atıyorsun? Neden benimle konuşmuyorsun? Neden Didemle gezmem seni bu kadar rahatsız ediyor?"
Selin yine cevap vermedi, elini yanaklarına götürdü ve bir baktım ki sessizce ağlıyor. Çenesinden tutup kafasını kaldırdım. Bana o koca gözleriyle baktı.
Sinirlenmeye başladım, bir cevap istiyordum.
"Selin bir cevap ver! Niye?!" Diye bağırdım. Bana gözleri dolu dolu baktı ve ben bağırdıma pişman oldum.

SELİN YILMAZ

"Allah kahretsin! Çünkü ben senin o mavi gözlerinde kayboldum! Çıkamıyorum, yolumu bulamıyorum! Seni o Didem denen kızla gördüğümde canım yanıyor! Neden bilmiyorum ama böyle! Ona benim gözümün önünde sarıldığında kalkıp ikinizide dövmek istiyorum! Ya ben sana aşık oldum! Allah kahretsin, niye sana ya? Niye sana?" Hıçkırarak ağlamaya başladım, kendimi frenlemeye çalıştım ama olmadı. O'nun karşısında kendimi bu kadar zayıf göstermek istemedim. Sadece etrafıma baktım, çünkü yine o maviş gözlerine baksaydım, daha derinlere gidip, daha çok kaybolacaktım.

ALİ MERTOGLU

"Ne dedin?! Bana aş- aşık mı oldun? Bir saniye bile düşünmeden Selini belinden tutup kendime doğru çektim, o koca gözlerine iyice baktıktan sonra dudaklarımız kavuştu. Selin'in karşılık vermesi iki saniye bile sürmedi, fakat öpüşmemizde fazla sürmedi. Selin hemen dudaklarını çekti ve bana tokat attı.
"Ne yapıyorsun ya sen? Ne yapmaya çalışıyorsun bana? Ya, ben sana ikimizinde sevgilisi var, Haluk abi ve annem evli dedikçe, sen daha çok yaklaşıyorsun bana. Yapma bana bunu Ali! Yapma!" Diye bağırdı Selin.
"O zaman neden bana aşık olduğunu söyledin? Neden benim öpücüğüne karşılık verdin?" Diye sordum kısık bir sesle.
#Sorma~Aydilge#

Mavi GökyüzüHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin