İremlerde otururken tüm sarmaları bitirmiştik. Sıkıntıdan patlamıştık. Canda ortaya bi fikir attı.
"Ya bi tane cafebar var 9 gibi oraya gidelim. Sonrada bar oluyo zaten biraz takılırız." dedi.
"Bana uyar valla. Annemler yok zaten. Ömerde annemlerle gitti." dedi İrem.
"Valla ben bilmiyom ama Zeliha gelirse annem izin verir." dedi İlayda.
"Aynen aynen. Hepimiz gidersek babam izin verir." dedi Mervede.
"Valla benim gelesim yok haa. Siz takılın." dedim.(valla yalan. Oynamaya bayılırım.) "Zaten Haliller bize gelcek. Annem hayatta salmaz. Babam desen tırt." dedim. Ordan Halil söze girdi.
"Amcam bende. Sen Saliha yengemi ikna et." dedi.
"Kuzi yaa. Sen bubeyden izni al gerisi bende." dedim.
"Tamam o zaman bizim arabalarla gideriz." dedi Mehmet.
"Oha. Arabanız mı var?" dedi Merve.
"Hı hı." dedi Can. Tüm kızlardan bi 'vaaaayyyy' sesi geldi-bende dahil-. Biraz daha oturduk ve annemin aramasıyla eve gittim. Halil babamdan izni alırdı zaten. Bende hemen dolabın kapağını açtım ve kıyafet baktım. Göbeğinde dantel dekoltesi olan elbiseyi elime aldım ve üzerime tuttum. Bara gidiyoduk sonuçta. Altınada bilekte biten dolgu topuklu ayakabımı kombinledim. Daha sonra aynanın karşısına geçtim be fotoğraf çektim. Kızlara attım.
4'ü 1 Arada
Zeliha'dan
-Kızlar biraz abartmış mıyım?
Merve'den
-Kızım zaten bara gidiyoz. Bence iyi.
İlayda'dan
-Kız seni orda çalışan zannetmesinler?
İrem'den
-Valla haa. O değilde kavalyemiz kim olcak?
Zeliha'dan
-Valla İrem. Bence seninki Halil.
İlydanınki Can, Merveninkide Mehmet. Banada Çağlayan kalıyo.
İrem' den
- ooooo kanki. Çağlayanı kaptın bakiom. Hadi hadi itiraf et.
Zeliha'dan
-He irem he. Şimdi benim kuzinin senden hoşlandığı kesin. Bizimkilerde oğlanlara yavşıyo. Eee tekte biz kalıyoz sap ondan yani deli.
İrem'den
-tamam lan tamam hemende trip.
Zeliha'dan
-ulan irem swn benim ne zaman trip attığımı gördün. Çakı veririm ağzına bak.
İrem'den
-Tamam sustum.
İlayda'dan
-Tamam lan kesin artık. Mesaj sesinden beynim eridi. Daha hazırlanmayanlar var burda.Telefonu yatağıma fırlatıp makyaj malzemelerini ayarladım. Mavi göz kalemi, mordo ruj ve fondoten... Daha sonra annemin yanına gittim. Ablamlar anneme yardım ediyordu. Onlara hiç ses vermeyip oturma odasına geçtim. Televizyon kumandasını alıp açtım ve kanalları gezdim. Hep evlilik programı *mk. Bu ne? Milletin de işi gücü yok buraya geliyo. Ama burda da sevdiğim tek şey birbirlerine kemçirmeleri. Bunu canlı canlı izlemek için bile katılırdım o derece. Zaten bu gidişlede katılcam orası kesin. Telefonu elime aldım ve bakmadan son mesajlaşmayı açtım.
Zeliha'dan
-Lan bu gidişle evlilik programına katılcam bak ha demedi demeyin. Kızlar hatta birlikte katılak.Daha sonra telefonu bıraktım. Anında mesaj geldi. Dur lan???? Bizimkiler bu kadar hızlı yazamaz ki?? Hemen mesajı açtım.
Çağlayan'dan
-Merak etme sen. Onları alcak var. Sen kendine yan.
Allahım o mesajı Çağlayan'a yolamışım. Ama ben en son kızlarla yazışmıştım. Hemen baktım. Telefonu kilitlediğimde Çağlayan mesaj atmış. 'Akşama geliyon mu?' diye. Hemen olayı toparlamak için cevap yazdım.
Zeliha'dan
-Sende yanmalısın bence. Bu ukalalıkla kimse seni almaz.
Çağlayan'dan
-Merak etme beni. Peşimde çok kız var. Zaten gelin adayımda belli. Annemle tanıştıran. Akşam gelirken ne giyeceksin?
O an içimde bi kırılma oldu. Nedenini bilmiyorum ama olmuştu işte. Yoksa İremin dedikleri doğru muydu. Cidden bu çocuğa aşık mı oluyordum? Saçmalama Zeliha. Tipsiz o. Bunu düşününce kendime hafif tokat attım. Çarpılacam resmen ya..
Zeliha'dan
-Neden? Sende mi giycen? Merak etme pişti olmayız. Benim kıyafetlerim güzel.
Çağlayan'dan
-Merak etme pişti olmucaz. Sadece couple olcaz o kadar.
Az önce bu couple mı dedi? Evet evet öyle dedi. Allahım kalbim yine hızlı atmaya başladı.
Zeliha'dan
-Aman allah korusun. Seninle olacağıma taşla olurum daha iyi.
Çağlayan'dan
-Ne değişti ki. Simdi de TAŞLA gitcen.
Zeliha'dan.
-Kendini beğenmiş pislik.
Çağlayan'dan
-Bunu iltifat olarak kabul ediyorum.
Zeliha'dan
-evet bi pisliksin.
Çağlayan'dan
-çok konuşma da aşağı gel.
Zeliha'dan
-ne????
Çağlayan'dan
-anlama kıtlığın mı var? Gel yoksa yukarı çıkarım.
Zeliha'dan
-iyi madem biraz bekle gelcem beş dakkaya.Telefonu elimden bırakıp hemen odaya koştum. Mavi bi pantolon ve üzerine kot gömlek giydim. Şıktım be. Hemen anneme seslendim ve cevap vermesini beklemeden dışarı çıktım. On saat sorguya çekerdi. Mavi Tigerlerimi de giyip aşağı indim.
Ohe ohe ohe?????? Çağlayan da kot pantolon ve mavi gömlek gimişti. Benim aksime o bot gimişti. Kapıda bi Jeep vardı. Bu öküzün cipi olamaz helhal dedim içimden.
Yanıma yaklaştı
"Camdan bana baktındamı giyindin?" dedi. Suratıma sahte bi gülüş taktım.
"Hee evet öyle yaptım." dedim.
Oda güldü.
"Aferin sana iyi yapmışsın." dedi ve arabaya bindi. Bende bindim. Ne dediğini anlamaya çalıştım.
"Ehliyetin var mı yoksa incem de." dedim. Bana baktı ve güldü. Sonra kapıları kilitledi. Ben bi şokla gözlerimi pörtlettim.
"Artık inemezsin." dedi.
"Lan, cidden yok mu?" dedim. Bana sırıtarak bakmaya devam etti ve işaret parmağını hayır dercesine salladı.
"Ama bi kıza lanlı lunlu konuşma yakışmıyo" dedi.
"Başlarım lanına lununa. Ben canımı yolda bulmadım. Bırak incem" dedim ve kapıyı açmaya çalıştım. O sırada kolumu sıktı. Hemen ona döndüm. Kahkaha attı.
"Merak etme ehliyetim var." dedi. Rahatladım ve önüme döndüm. Ama aklıma bi soru geldi.
"İyide biz 17 yaşındayız. Siz sınıfta kaldınız kesin. Eee salaklar sizi." dedim ve gülmeye başladım. İşte hani bu gülmekten gözlerinizden yaş gelir ya. İşte benimde öyle oldu. Gülmeyi azda olsa kesip Çağlayana baltım. Beni izliyordu. Gözyaşlarımı silip ona baktım. Bi süre kesiştik. Sonra ofladı ve önüne döndü.Çağlayan Anlatıyor.
Telefonumu alıp Zeliha'ya mesaj attım. Tabi hiç beklemediğim bi mesaj. Hemen cevap verdim tabi biraz konuştuk. Hemen mavi gömleğimi ve mavi botlarımı giydim. Arabama atladım. Çalıştığım parayla kendime Jeep almıştım. Zamanında bi holdingin asistanlığını yapmıştım. Adam beni beğendiği için bok gibi para veriyodu. Altı ay çalışıp aldım. Daha sonra buraya geldik zaten. Babam zengindi. Annemlerde kötü değildi ama zengindi işte. Arabamı çalıştırıp Zeliha'ların evinin önüne geldim. Aşağı in dedim. Tabi biraz tehtitle olmuştu ama olsun. Tabi arabadan indim ve arabanın önüne yaslandım. Sonra Zeliha indi. Aynı benim gibi giyinmişti. Güldüm istemsizce.
"Camdan bana baktın damı giyindin?" dedim. Oda güldü ama sahte bi şekilde. Ben hiçbi kızda bunu yaşamamıştım.
Hee evet öyle yaptım." dedi. Yine güldüm.
"Aferin sana iyi yapmışsın." dedim ve arabaya bindim. Kimse bakamazdı benim diye. Sonra oda bindi. Aklına bişey gelmişcrsine bana döndü.
"Ehliyetin var mı yoksa incem de." dedi. İstemsizce güldüm. Önceden hiç gülmyenen ben bu kızın sayesinde hep gülüyodum. Oyun oyniyim biraz dedim ve kapıları kilitledim. Hemen gözlerini pötrletti.
"Artık inemezsin." dedim.
"Lan, cidden yok mu?" dedi. Parmağımı salladım.
"Ama bi kıza lanlı lunlu konuşma yakışmıyo" dedim.
"Başlarım lanına lununa. Ben canımı yolda bulmadım. Bırak incem" dedi ve kapıyı açmaya çalıştı. Dikkat çekmek için kolunu tuttum. Direk baktı. Bu kızın hareketleri bile beni güldürüyordu.
"Merak etme ehliyetim var." dedim. Önüne dönmüştü ki aniden tekrar ban döndü.
"İyide biz 17 yaşındayız. Siz sınıfta kaldınız kesin. Eee salaklar sizi." dedi ve gülmeye başladı. Gözlerinden yaş geldi. Bi kız nasıl bu kadar itici ve çekici olabiliyodu hiç anlamıyorum. Bi anda bana döndü. Biraz bakıştık. Kendimi tutamam diye korktum ve önüme döndüm. Arabayı çalıştırıp sürmeye başladım. Bu kız nelerden hoşlanır bi fikrim yoktu. Aklıma tek yer geldi. Hemen oraya sürdüm. Her kız severdi burayı. Arabadan indik ve içeri girdik. Ağzı açık kalmıştı.
"Umarım korkmazsın." dedim alayla. Lunaparkta korkunç oyuncaklar vardı.
"Korksaydım arbadan çıkmazdım." dedi ve korku tüneline yürümeye başladı. ' işte benim kızım' dedim içimden. Ama tuhaftı bi yandan. Tanıdığım bütün kızları ben zorla bindirirdim korku tüneline. O ise kendi koştu işte. Farkı buydu onun. Hemen yanına gittim ve bilet aldım. Bindiğimizde diğer kızlar korkudan çığlık atarken Zeliha mutluluktan çığlık atıyordu. Bende onu izledikçe mutlu oluyordum. Hız tirenindede aynıydı işte. Dah sonra diğer kızlar gibi pamuk şeker ister sandım ama 'bağırmaktan dilim damağım kurudu git içecek alda bi içek' dedi. İki tane kola aldım ve yanına gittim. Kolayı yudum yudum içti asidinden dolayı. Daha sonra hamburgerciye gittik. Diğer kızlar gibi kibarlık yerine doğal doğal yedi. Ağzının yanları battı. Güldüm bu haline. Peçetemi elime aldım ve ona doğru eğildim. Dudaklarının yanını sildim. Bana biraz gözlerini pörtleterek baksada bişey demedi. Kalbinin hızlanışını hissetmiştim. Sonra telefonuna baktı ve bana döndü.
"Geç kaldık hadi kalk çabuk ol." dedi ve eliyle kalk işareti yaptı. Bu hareketi biraz tuhafıma gitti ama yinede bişey demedim. Telefonumun -iPhone 6- ekranını açtığımda anladım neden böyle yaptığını. Saat 8e geliyodu. Bizim yolumuz yarım saatlikti. 3 saattir burdaydık yani. Hemen arabaya binip gaza yüklendim...........
(1345 kelime)
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Kusurluların Kusursuz Aşkı(Düzenleniyor)
Novela JuvenilOkula yeni gelen oğlanlar, sınıfın popüler aynı zamanda kusurlu olan kızlarına aşık olursa.... Oğlan kıza döndü. "Ne yaptığını sanıyordun sen?" "Ne var ya biraz eğlendik o kadar." dedi kız. Oğlan anlamıştı kızın sesinden. "İçtin mi sen?" dedi oğl...