Ne yani? Ben ki aşkı bilmeyen kız şuan aşık olduğumu iddaa ediyordum. Bu ne lan böyle?
Merdivenleri ikişer üçer çıkıp bizim kata ulaştım. Çantamdan anahtarı çıkardım ve kapıyı açtım. Annem hemen badigard gibi kapıya dikildi. Sonra hemen üzerime baktı.
"Bu halin ne kız?"İstemsizce kendimi süzdüm. Ne vardı ki?
"Halimin nesi varmış anne?" dedim. "Bu kıyafetleri nerden buldun?" dedi annem.
"Kızlarla alışverişe çıktık ordan buldum." dedim anneme. Hemen yanağını öptüm ve odaya koştum. Aynanın karşısına geçtim ve kendime baktım. Bence güzeldim. Yani....sanırım. Çağlayan zevkliydi bence. Bana aldıkları baya yakışmıştı. Daha sonra aklıma alırken beni gözünün önünde canlandırmış mıdır diye düşündüm. Yangın var koşun millet... Yanaklarım alev saçtı her yere. Hemen gri eşortmanımı giydim ve üzerime uzun tuniğimi giydim. Puflarımı da ayağıma geçirdim ve içeri gittim. Bir saat sonra babam geldi. Kapıyı açtım hemen. Annem yemek hazırlamıştı babama. Bende hemen yemeğin başına üşüştüm. Yamyam ben... Babam söz açtı direk.
"Saliha akşama misafirlerimiz var."
"Ne misafiri Ahmet? Kim gelcek?"
"Hani benim bi askerlik arkadaşım vardı ya buralara taşınan. İşte onlarda bu semtte oturuyormuş. Bugün markette karşılaştık. Bende akşam yemeğe bize gelin dedim." dedi. Annem ellerini birbirine vurdu.
"Keşke telefon etseydin. Evde malzeme de yok. Ne yapcaz?" dedi. "Ben giderim anne. Sende etrafı temizle." dedim işten kaçmak için.
"Tamam o zaman." dedi annem.
"Ben bişeyler aldım ama yinede git." dedi babam cebinden para çıkarırken. Anam.. Noluyo gız?Babam cebinden yüzlükleri çıkardıkça çenem yer çekimine daha da yenik düşüyordu. Bana iki ellilik uzattığında üzgün surat yaptım kendime. Bi yüzlük daha verdi tabii. Sevinçle zıplayıp öptüm yanaklarını.
"Teşkürler bubaley" dedim sevgi selinde boğarken onu.
"Hadi çabuk ol ya. 4 saat kaldı şurda." dedi annem. Hemen bana malzeme listesi çıkardı ve verdi.
"Çayın yanına da bişeyler almayı unutma. Kahvede al az kalmıştı." dedi. Hemen bi hırka aldım ve üzerime geçirdim. Saçlarımı topuz yaptım ve spor ayakkabılarımı giydim. İşte ben ya.... Koşar adım evden çıktım ve markete gittim. İki üç dönemeçten sonra markete ulaştım. Hemen market arabasını aldım ve alışverişe başladım. Annem bir sürü şey yazmıştı. Bunları eve nasıl taşıcam ya... Kurabiye ve kek için malzeme aldım. Diğerlerini de alıp kasaya yöneldim. Ücretlerini ödeyip poşetleri elime aldım.
Where is the adalet?
Lanet olsun güçsüz kollar. Yakın mesafeye rağmen pestilim çıktı resmen.
"Ulan sen bi marulsun. Neden bu kadar ağırsın ben anlamadım yani?" diye marula laf attım. O sırada elimden poşetlerin çekilmesiyle bi şok oldum yani. Hemen poşetlere baktım. Çağlayanın elindeydi. Allahım ya..
"Ne yaptığını sanıyorsun?" diye çirkeflendim.
"Iıı. Güçsüz bi kıza yardım." dedi kısaca.
"O güçsüz kız varya senin kafanı kırar." dedim elimi yumruk yapıp kaldırarak.
"Ay hadi ver onları da." dedi diğer elini de uzatarak.
"Aferin uşak gözüme girmeye başladın." dedim torbayı uzatarak. O torbaları alırken eli elime deydi. Bozuntuya vemeden elimi çektim. Kalbim böyle göğsümden fırladı bi anda. Koşarak onu almaya çalıştım da neyse işte.Onu süzdüm biraz.
"Sen nerden geliyosun bakiyim uşak?" dedim.
"Spordan." dedi. Onu alkışladım.
"Çok iyi açıkladın ya. Bravo yani sana." dedim.
"Her hafta düzenli spor yaparım. Sana da öneririm." dedi.
"Ne demek istiyosun bana bakiyim?" dedim gözlerimi kısarak.
"Ne biliyim. Hiç sportif bi tipin yokta. Ondan şeyettiydim." dedi.
Hemen sırıttım piçce.
"Sen beni mi kesiyosun bakiyim?" dedim.
"E yani doğal olarak. Okuldaki herkes seni kesiyo. Farkında değil misin? Güzel bi kızsın ama kullanmayı bilmiyosun." dedi.Allahım. Ben bi havalandım tabi. Bana güzel derlerdi ama sadece teyzeler. Bi ara hatta lezbiyen bile olasım gelmişti. İlk okuldayken bana aşk mektubu yazmıştı biri. O sıra çocuk aklı diye takmamıştım bile. Ama şimdi.... Kalbimi deli gibi attıran biri söylemişti bunu. Ne yapayım ben? Kendimi inşaatlardan mı atam?
"Teşekkürler canım. Bu dediğin gururumu ne kadar okşasa da bu biraz tuhaftı." dedim içimden geçenleri söyleyerek. Evin önüne geldiğimizde kapıya yöneldi. Ona baktım ' ne yapıyorsun' dercesine. Bana baktı.
"Bunlar cidden ağır. Sen de güçsüz olduğundan merdivenlerden falan yuvarlanırsın. Mazallah. Nemi lazım. Bide senle uğraşmayalım. Şahsen kendime beddua edilsin istemiyorum." dedi.
"Tamam ya. Bişey demedim." dedim hemen. Evin kapısının önüne geldiğimizde anahtarı almadığımı farkettim. Hemen zile bastım. Annem kapıyı açtı. Bi anda gözleri pörtledi şaşkınlıktan.
"Anne bu Çağlayan. Çağlayan buda annem." dedim kısaca.
"Memnun oldum teyzecim." dedi Çağlayan kibarlıkla. Bunun dili falan bazen mi çıkıyo ben anlamadım yani. Böyle az konuşmalar falan.
"Teşekkürler evladım." dedi annem Çağlayanın elinden torbaları alırken. "Önemli değil teyzecim." dedi kibar hanzo. İlk günki yaptığını unuttu herhalde. Ona döndüm.
"Teşkür ederiz Çağlayan. Buyur gel derdim ama işimiz var. Ben seni başka zaman davet ederim." dedim hemen. Annem hemen kafama vurdu. "Ahh.. Valide sultan n'aptın ya. Beynim patladı resmen. Şimdi kulaklarımdan akcak bak." dedim kafamı ovarken.
"Ayı kızım benim insan hiç öylemi der." dedi.
"Ay ne demişim ya? Alt tarafı işimiz var dedim he. Al işte yine suçlu benim." dedim isyankar evlat modunda.
"Önemli değil teyzecim. Biz alıştık senin kızının bu hallerine. Sabah bi kızı nasıl mort etti görmen lazımdı." dedi Çağlayan.
"Ne yaptın kız yine?" dedi annem ellerini beline koyarak.
"Sadece kıza koca mabadını kaldır ve git dedim anne. Yoksa ben hiç böyle şeyler yapmam yani bilirsin." dedim kendimi savunarak. Annem kafasını sallayarak konuştu.
"Bilmez miyim hiç.'koca götünü kaldırda git'demişsindir."
"Aynen öyle söyledi teyze." dedi Cağlayan. Hemen kulağına eğildim.
"Eğr çeneni kapatmazsan bi çenen olmuyacak." dedim. Aslında eğilmede sayılmazdı. Sonuçta benden uzun. Ne eğilmesi?
"Ben artık kaçayım. Yoksa bi çenem olmuyacakmış." dedi hemen. Annem cıkcıkladı tabii bana kötü bakışlarını göndererek. Bende gözlerimi kaçırdım hemen. Çağlayan merdivenlerden inerken bende içeri girdim.
"Kimdi kız o? Nerden biliyo senin sabah kıza çemkirdiğini? Üstelik neden bi kıza çemkirdin?" ellerimi kaldırdım hemen.
"Yavaş gel anne. Hadi işimiz var daha bir sürü." dedim konuyu kapatmak için.
"Zeliha." dedi uyarıcı tonda.
"Ya anne. Okuldan arkadaşım. Beni de marketten gelirken görünce yardım etmek istedi bende tamam dedim. Üstelik hep birlikte gittik şu mekana. Sabahta kahvaltı ederken kızın biri yerime oturmuş bende iyi göt ettim onu. Bu kadar yani." dedim. Hemen poşetleri alıp mutfağa geçtik. Annem hemen sarma için harç hazırlarken, bende kek çırptım hemen.
İnsanlar elimin lezzetli olduğunu düşünür hep. (Gerçekte de öyle.) onu fırına sürdükten sonra anneme sarmada yardım ettım. Hani bu serçe parmağıyla ölçerler ya işte onun gibi olmuştu hepsi. Onlarda bitince diğer yemeklere giriştik.
.........AKŞAM..........
Mutfaktaki işleri bitirip hemen odaya koştum. Dolabı açtım ve içinden bol paça bordo pantolon ve beyaz tişört çıkardım. Saçlarımı düzleştirdim ve at kuyruğu yaptım. Yüzüme hafif bir makyaj yaptım ve içeri geri gittim. Tam oturacakken kapının çalmasıyla oturmakla oturmamak arası kaldım. Hemen kapıyı açtım ve gözlerimi pörtletmem bir oldu.
.......
(1047 kelime)
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Kusurluların Kusursuz Aşkı(Düzenleniyor)
Genç KurguOkula yeni gelen oğlanlar, sınıfın popüler aynı zamanda kusurlu olan kızlarına aşık olursa.... Oğlan kıza döndü. "Ne yaptığını sanıyordun sen?" "Ne var ya biraz eğlendik o kadar." dedi kız. Oğlan anlamıştı kızın sesinden. "İçtin mi sen?" dedi oğl...