KKA - 46. BÖLÜM

36 1 0
                                    

Saat 11e yakın gözlerimi açtığımda Çağlayan kafasını koluna dayamış bana bakıyordu.

"Günaydın." dedim uykulu sesle.

"Sanada günaydın uykucu böcek."dedi saçlarımı okşarken.

" Böcek mi? Nerem uykucu böcek benim? "dedim kırılmış sesle. Çağlayan'a geri sokulup uyumaya devam ettim.

" Ay kalk kız, uyumaktan başka yaptığın bişey yok. "dedi Halil arkadan beni dürtüklerken.

" Kes be! "diye Çağlayan'ın boynundan ona söylendim.

Çağlayan kulağıma doğru kıkırdadı ve bana sarılarak ayağa kalkıp denize atladı. Ne olduğunu anlayamadan suyun içindeydik. Burnum tuzlu su dolmuştu.

Gözlerimi açıp Çağlayan'a baktım. Oda bana bakıyordu.

Gülümseyerek ikimizide suyun yüzeyine çıkardı.

Derin nefesler alırken onun boynuna sarılmıştım. Sırtüstü uzanarak elleri belimde yüzmeye başladı. Onun üzerinde bende ona tutunarak ilerliyordum.

"Zeliha, sende baya kilo almışsın." dedi zorlanır gibi yaparak.

Saçlarını tutarak çekince belimi bırakıp saçlarını kurtarmaya çalıştı. Tabiki bende kaya kaya suyun içine düşecekken kollarından tutup kendimi yüzeye çekmeye çalıştım. Bu benim yukarı çıkmama değil Çağlayan'ın üzerime doğru eğilmesine sebep olmuştu.

Çağlayan gözlerimin içine bakarken uzanıp dudaklarından öptüm ve geri çekilip tekrar gözlerine baktım.

Gözleri dudaklarımı buldu ve ellerini yanaklarıma koyarak dudaklarımı öpmeye başladı.

Kollarındaki ellerimi beline sarıp ona daha çok tutundum.

Ayrıldığımızda sırtını bana döndü ve bende onun sırtına tutunarak teknenin arkasına doğru ilerledik.

Tekneye çıktığımızda üzerimizdekilerle su tutunup içerideki duşa gittik.

Onun önünden yürüyordum ve bana kıkırdadığını duydum.

Arkamı dönüp ona baktım. Baştan sona beni süzüp yüzünde bir gülümseme belirdi. Bende ellerimi göğsüme bağlayıp ona baktım.

"Böyle ne kadarda seksi oldun sen?" dedi sorar gibi.

"Delirdin mi canım?"diye bende ona sordum.

Bana doğru bir iki adım atarak tam dibimde durdu.

" Delirttin beni delirttin. "dedi tatlı tarlı gülerek.

Güle güle geri adım attım ve içeri girdim. Tam kapıyı kapatacaktımki Çağlayan eliyle engel oldu.

" Beni almayacak mısın? "diye sordu.

" Saçmalama istersen Çağlayan. "dedim gözlerimi belerterek.

" Ya, yapma be. "dedi.

" Hadi canım, sen git üzerini değiştir. Banada bir iki bişey getir, hadi bebişim. "dedim şirin şirin.

" Bebişim ne be? "dedi iğrenir şekilde bana bakarak.

Ona öpücük atıp kapıyı kapattım. Üzerimdekileri çıkarıp kendimi suyun altına attım ve saçlarımı güzelce yıkadım.

Vücudumu köpükleyip durulanırken kapı çalındı.

" Zeliha, benim getirdim kıyafetlerini. "dedi Çağlayan kapının arkasından.

Üzerime havlumu sarıp kıyafetlerimi almak için kapıyı araladım.  Ama Çağlayan öyle bir güç uygulamıştıki geriye doğru savruldum.

Çağlayan içeri girip kapıyı kilitledi.

" Oha Çağlayan, oha. Ne bu hayvanlık?"dedim.

" Ne hayvanlığı hayatım?"dedi kıyafetlerimi koyarken. Bir anda tişörtünü çıkarınca şaşıp ona bakakaldım.

" Napıyorsun? "diye sordum kaşlarımı çatarak.

" Duş alıcam?"dedi ve elleri şortunun kenarlarına gitti.

" Ya. Deli misin? İçeride ben varım. "dedim sinirle arkamı dönerken.

" Aman iki gün sonra zaten evleneceğiz. Daha neler yapıcaz neler? "dedi ve arkamdan bana sarıldı.

" Öf Çağlayan, saçma saçma konuşma. "dedim ve karnına dirsek atıp kıyafetlerimi alıp dışarı çıktım. Çağlayan hem acıyla kıvarıyor hemde kıskıs gülüyordu.

Sinirle soluyup kızlarla uyuduğumuz odaya gidip kurulandıktan sonra üzerimi giydim ve saçlarımı taradım.

Şortum ve askılı badim ile mutfağa gidip kendime bir salatalık aldım ve ısırarak güverteye gidip oturdum. Telefonumu elime alıp sosyal medyada azıcık geziniyim derken kızlar geldi ve üzerlerini çıkartıp bir bir denize atlamaya başladılar.  Bugün denizdeki maceramızın son günüydü.

Salatalığım bittiğinde ayağa kalkıp içeri gittim ve eşyalarımızı toplamaya başladım. O sırada Çağlayan saçlarını havluyla silerek içeri girdi. Benim katladığım tişörtlerinden en alttakini çekti ve üsttekileri bozdu.

"Yahu görmüyor musun? Hepsini bozdun Çağlayan ya." diye söylendim.
Yanağıma öpücük kondurdu ve banyoya gidip kapıyı kapattı. Su sesini duyduğumda yanaklarım kızardı. Kıyafetleri çantaya yerleştirdim ve odadan çıktım.

Kızlar denizden çıkmış güvertede oturuyorlardı.

Halille İrem yan yana oturmuş birşeyler konuşup kıskıs gülüşüyorlardı.

İlayda ve Selçuk diğer uçta fısır fısır konuşuyorlardı. Onlara gözlerimi kısıp baktım. Yakışıyorlardı aslında. Onları çokta takmayıp diğer köşeye oturdum.

Selçukla İlayda konuşmayı bitirmiş ve çapayı dipten çekip geminin ön kısmına bağladı. Daha sonra dümenin olduğu teknenin üst kısmına çıktı. Çağlayan gelip yanıma oturdu ve kolunu omzuma attı. Bende onun göğsüne doğru kafamı koydum.

Bir saat kadar sonra kıyıya gelmiştik. Limana yanaştığımızda Çağlayan içeri gidip çantalarımızı aldı ve elimden tutarak tekneden inmeme yardımcı oldu.

En son Selçuk indi ve Çağlayanla sarıldılar.

"Daha ne kadar buradasınız kardeşim? Bizim yazlığa uçurayım sizi?" diye sordu ayrıldıklarında.

"Bilmiyorum kardeşim, ayarlarız bir şeyler." dedi Çağlayan.

Selçuk bana doğru uzandığında bende ona doğru atıldım ve birbirimize sarıldık.

Sarılmamız kısada olsa Çağlayana baya uzun gelmiş olmalıki boğazını temizleyerek bize uyarı  verdi. Tabiki ikimizde takmadık ve sarılmaya devam ettik.

Çağlayan sonunda dayanamamış ve ikimizi omuzundan tutup ayırmıştı. İkimizde Çağlayana ters ters baktık ve gözlerimizi devirdik.

"Araşırız Selçuk."dedim ama sözümü bitirir bitirmez Çağlayan lafa dalmıştı.

" Neden araşacakmışsınız bakayım? "dedi ellerini göğsüne bağlayarak.

" Kıskanacak ne var Çağlayan? "diye sordum.

" Kıskanmadım Bi kere. "dedi omzunu sallarken. Ona yandan bir bakış attım ve Selçuğa göz kırparak arkamı dönüp kızlara doğru yürümeye başladım.

Çağlayan Selçuğun omzuna hokkalı bir şaplak atınca Selçuk acıyla kıvrandı ve dudaklarından bir küfür kaçtı. Hafifçe kıkırdadım ve kızlarla kol kola girerek marinadan dışarı çıktık.

Çağlayan arabanın kilidini açınca kapıyı açtım ve ön tarafa oturdum.

........
(788 kelime)

Merhaba canlar. Okuyan sayısı düşmüş ama np.

Kafamda deli sahneler var.

Kusurluların Kusursuz Aşkı(Düzenleniyor) Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin