GECE, güçlü bir kadın hikayemde..
Peki neden güçlü?
Çünkü bende bir kadınım. Hatta çoğunuzdan yaşça çok büyük bir kadınım..
Çünkü ben güçlü kadınları severim. Sadece erkek egemenliğinde, erkek parasıyla ayakta duran kadınlara ve ataerkil bir topluma...
Sabah erkenden uyanmış okula gitmiştim. Öğleye kadar dersim vardı ve ondan sonra hemen alışverişe çıkacaktım. Yarın akşam Ali'nin mezuniyet balosu vardı, beni oraya götürüyordu. Alışveriş yapıp, çok güzel olmam lazımdı ve sadece bir günüm vardı.
Ali'ye tekrar tekrar anlatmaya çalışsam da beni dinlememişti. Nişanlısı varken benim onunla oraya gitmem ne kadar doğru olabilirdi ki? Ayrıca arkadaşları hiç mi demeyecekti bu kız da kim diye?
Herkes nişanlısını beklerken, ben onun yanındaki kadın olacaktım. Bu halleri beni deli ediyordu. Benle gitmek istediğini ve konunun tartışmaya kapalı olduğunu içeren bir konuşma yapmıştı kısaca.
Ve biz konuyu kapatmıştık..
Bir sürü elbise denemiştim. Uzunundan kısasına, bir sürü elbise...
Ve bana en yakışanı geceyi tanımlayan renkte straplez bir elbise olmuştu.
..
BALO GÜNÜ..
Sabah erken uyanmadan dinlenebildiğim kadar dinlenmiştim. Akşam uzun olacaktı ve ben hazır olmalıydım. Gözlerimin şiş şiş olmasını istemiyordum.
Ali'nin arkadaşlarının olduğu bir ortamda, kimseyi tanımadan bulunacaktım ve çok heyecanlıydım.
Öğlen geçene kadar hazırlıklarımı tamamladım, bir şeyler atıştırdım ve Ali'ye ne yapacağımı belirten uzun bir mesaj attım. Bilsindi ki yine psikopata bağlamasındı.
..
Kuafördeki hazırlıklarım bittiğinde, Ali beni almaya geldi.
Kapıya çıktığımda onu gördüm. Kalçasını yan bir şekilde arabaya dayamış, kollarını göğsünde birleştirmiş beni bekliyordu. Bense 5-10 dakikadır onu kapıda bekletiyordum. Tabiî ki bilerek bunu yapmıştım, öyle hemen kapıya çıkamazdım beklemesi gerekiyordu.
Salondan çıkınca bir süre öylece kaldı ve beni yavaşça baştan aşağı süzdü. Gözleri kısılmış bakışları sertleşmişti. Ben de bir elimle tuttuğum eteklerimi bıraktım.
O da çok ama çok yakışıklı olmuştu. Lacivert bir takım giymişti. Ceketi üzerinde olmasa da, kolları katlı üzerine tam oturan ve kaslarını belli eden beyaz bir gömleği vardı. Saçları serseri bir şekilde dağınık duruyordu.
Yine çok uyumluyduk.
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
Aramızdaki mesafe aslında 5-6 adımda kapatılabilecek bir aralıktı. Ama ne o ne de ben hareket ediyorduk. Gözlerini gözlerime dikince yavaşça sağ elini bana doğru kaldırdı, işaret parmağıyla 'bir saniye' diyerek hemen arabasının arka kapısını açtı. İçeri uzanıp ceketini aldı ve üzerine geçirdi. Tekrar bana doğru döndü ve aramızdaki mesafeyi büyük adımlarıyla üç dört adımda kapattı. Bana doğru yürürken aynı zamanda ceketinin düğmesini ilikledi.
