Selam okuyucularm, nasılsınız?
Size birbirinden bağımsız iki ufak sahne vermeyi seçtim..
Keyifli okumalar olsun..
Merak etmeniz dileğimle..:)SELİN'in ağzından..
..
Öğlen arasına çıkmayı reddettiğimden, Berk'ten gelirken bana kırmızı elma almasını istemiştim.
Odamda oturup, vakit öldürmeye çalışıyordum ki Ali'yi merak ettim. Acaba çıkmış mıydı? Gerçi haberim olmadan çıkması imkansızdı..
Odasına doğru adımladığımda içeriden sesler geldiğini duydum, demek ki gitmemişti. Ama yanında kim olabilirdi ki?
Kapıyı çalmadan, hafifçe kolu çevirip kapıyı açtım. Belki de telefonla konuşuyordu. Başımı uzattığımda odasına, karşımda Elif ve Ali'yi gördüm. Konuşuyorlardı. Elif hemen Ali'nin masasının önündeki tekli koltuklardan birine oturmuş, önündeki orta sehpası ise dosyalar ve kağıtlarla doluydu. Aynı Ali'nin masasının üzerinin olduğu gibi..
Kendimi tamamen içeri soktuğumda kapıyı arkamdan kapattım. Toplantı için çalışıyorlardı belli ki.. Peki ben neden burada değildim?
''Selin?'' dedi beni görünce Elif, şaşkınca..
''Elif..'' dedim ona doğru yürüyerek, karşısındaki diğer deri koltuğa oturdum. Ali'ye sert bir bakış göndermekten de tabiki geri kalmadım.
''Senin çekimde olduğunu sanıyordum?'' dediğinde merakla sormuştu.
Eteğimin izin verdiği ölçüde bacak bacak üstüne atıp, sırtımı dayayarak iyice koltuğa yerleştim. Önce Ali'ye bir bakış attım, hala bana bakmıyordu. Sanırım şuan gergindi. Eee hayatındaki 'iki' kadını da yan yana görmek hoş olmasa gerekti.
Sinirlerim tepemdeydi..
Bakışlarımı beni izleyen Elif'e çevirdiğimde dudaklarımı yaladım.
''Öyleydi ama yapmak istemediğime karar verdim, vazgeçtim..'' dedim sadece..
''Yaa.. Sevilay hanım hemen de tamam dedi yani?'' dediğinde sesinde ima vardı. Ne demek istiyordu ki şimdi?
''Neden demesin ki.. Benim olmamı çok istediği için ordaydım ama işime gelmedi..'' dedim omuzlarımı silkerek..
''Haklısın zor iş, herkese göre değil.. Daha önce kendisiyle çalıştım bende, baya kuralcıdır..'' dedi, dudaklarımı birbirine bastırarak kaşlarımı kaldırdım. Ben bu lafı ona..
''Başkalarına bana davrandığı gibi davranmaz, Sevilay annem..'' dediğimde vurguladım gülümserken son kelimeyi, Ali'nin birden bana dönen şaşkın bakışlarını görmezden gelerek direk karşımdaki ateş saçan gözlere odaklanmıştım.
''Sevilay annem?'' dedi kaşlarını iyice çatan Elif ve elinde oynadığı tahta kalemi dosyaların arasına sertçe bıraktı.
''Hıhı.. Noldu ki?'' dedim umursamazca..
''Hiç.. Bazen o 'geçmişinizi' unutuyorum sadece..'' dediğinde gerilmişti. Başımı sallarken dudaklarımı büzdüm 'anlıyorum canım' der gibi.. Birkaç sevimli bakış attım kirpiklerimi kırpıştırarak..
''Neyse.. Bizim işimiz var Selin Hanım izin verir misiniz?'' dedi kapıyı gösterircesine.. Bu ne cesaretti?
''Aaa.. Hiç fark etmemiştim!.....Benim şirketimde benim haberim olmadan ne iş yapıyorsunuz acaba..'' dediğimde kollarımı önümde bağlayıp bakışlarımı Ali'ye çevirdim. Başını sağa sola salladı, yapma der gibi.. Neden yapmayacaktım ki!
ŞİMDİ OKUDUĞUN
GECE'NİN MAVİ KARANLIĞI (TAMAMLANDI!)
FanfictionGECE, güçlü bir kadın hikayemde.. Peki neden güçlü? Çünkü bende bir kadınım. Hatta çoğunuzdan yaşça çok büyük bir kadınım.. Çünkü ben güçlü kadınları severim. Sadece erkek egemenliğinde, erkek parasıyla ayakta duran kadınlara ve ataerkil bir topluma...