GECE'NİN MAVİ KARANLIĞI (TAMAMLANDI!)

56. Bölüm YANMAK VE DOĞMAK..

Selam sayın okuyucularım, nasılsınız?

Yeni bölümle her zamanki gün ve saatte karşınızdayım. Umarım beğenirsiniz..🙏🏻

Bölüm resimlerimiz ve fragmanımız instagram hesabımız olan — pretywomn'a — yüklenmiştir. Hikayemizin hesabını takip ederseniz, günler öncesinden bölüm hakkında bilgiler edinebilir ve bana destek olabilirsiniz. Bilginize..

Haydi başlayalım. Keyifli okumalar olsun..🖖🏻🎈
..

1 HAFTA SONRA..

..

SELİN'in ağzından..

Bir haftadır günlerimiz aynı şekilde geçmişti.

Ev hanımları gibi çeşit çeşit yemekler yapmayı denemiştim. Tv'de yemek programı ve internetten video izlemek, tarifler okumak bu bir haftalık uğraşım haline gelmişti.

Her akşam aynı saatte kendimi ve masayı Ali için hazırlamış, onu beklemiştim. Saati bir dakika bile geçirmeden geldiğinde, her seferinde ellerinde farklı bir buket çiçekle gelmişti bana.

Tüm yemeklerde başarılı olamasam da, her yaptığım yemeği yemiş hatta fazlasıyla yiyerek beni çok mutlu etmişti.

Gecenin sonrası ise malum şekilde, olması gerektiği gibi sonlanmıştı.

Resmen evli karı kocalar gibiydik..

..

Mavi renk fırın eldivenini elime geçirirken, düşündüğüm tek şey yaptığım kıymalı böreğin güzel olup olmadığıydı. Birazdan Ali yemeğe gelecekti ve bu akşamki yemeklerimizden biri bu börekti. 

Fırının kapağını araladığımda, üzerime gelen ısıya alışmıştım artık. Tepsiyi çıkarttığım gibi ortadaki tezgaha bırakırken, kızarmış böreğin güzelliğine hayran kaldım.

Sanırım başarmıştım..

Bu başarımda emeği geçen Hakan aklıma dolduğunda, ona da mutlaka bu börekten tattırmam gerektiğinin farkındaydım. Sadece el açması yufka istediğim için saatlerce en tazesini aramış ve bana getirmişti. Henüz yufka açabilecek kadar bir tecrübem olmadığı fazlasıyla belliydi çünkü.

Böreği soğuması için bırakırken tezgahta, hazırlanmak için odaya gittim. Daha zaman vardı Ali'nin gelmesine. Elime telefonumu aldığımda yatağın kenarına oturdum, Ali'yi aradım ama defalarca çalmasına rağmen açmadı.

Kaşlarım nedensizce çatılırken aklıma Berk geldi. Hemen onu aradım. Bu bir haftalık süreçte her gün onunla konuşmuş, şirketteki olan bitenin haberini almayı da ihmal etmemiştim.

İlk çalışta açtı..

''Buyurun Selin Hanım..'' dediğinde, direk lafa girdim.

''Ali nerede Berk, çıktı mı?''

''Çıktılar Selin Hanım.. Ben de şimdi sizi arayacaktım.''

''Kiminle çıktı? Ne zaman?'' dediğimde kaşlarım daha da çatıldı..

''Elif Hanım geldi, sinirli gibiydi tabi.. Hemen Ali Beyin odasına daldı tös tös, beş dakika sonra birlikte çıktılar odadan. Hızlıca gittiler ama Ali Bey daha da sinirliydi.. Nereye gittiler bilmiyorum ama yeni çıktılar..''

''Hımm..'' dediğimde sinirlerim tepeme çıkmaya başlamıştı.

O kadının hala Ali'yle ne işi olabilirdi ki?

''Sağ ol Berkcim, gerisi bende..'' dediğimde, telefonu hızlıca kapatıp yatağın üzerine attım.

Nereye gitmişlerdi?