Herkese günaydın :) Bölümü sabah erken saatte yayınlıyorum. Gece yazabildiğim kadarını yazdıktan sonra, sabah da finalini getirdim. Elimden geldiğince dolu dolu bir bölüm yetiştirmeye çalıştım. Umarım sizi de mutlu eder.
Sizi bölümle baş başa bırakmadan önce ne yazık ki hoşunuza gitmeyecek bir haber vereceğim. Bütünlemeye kaldığım için, çalışmak zorunda olduğum için haftaya bölüm gününü aksatacağım. Salı günü ve çarşamba günü bölüm gelemeyecek. Eğer yetiştirebilirsem Perşembe'ye, olmadı Cuma'ya yazmaya çalışacağım. Bunun için anlayış göstereceğinizi umuyorum :) Sonraki zamanlarda sistem değişmeden, Salı günleri bölüm gelmeye devam edecek.
Artık bir Alaz'ımız ve bir de Zeynep'imiz var.
Tanıştırayım, bu güzel bayan Zeynep :)
Ve bu yakışıklı beyefendi de Alaz oluyor efendim :) Alaz'ı seçmemde bana yardımcı olduğu için, henüz tanıştığım sevgili @berfsc ye çok teşekkür ederim. Bölüm ona ithafen gelsin :)
Görüşlerini benimle paylaşan, naçizane yazdıklarımı okuyup yorulan hepinize çok teşekkür ederim. Eğer yorumlara geç dönersem affedin beni, olur mu? Yoğun bir çalışmaya gireceğim. Şimdiden keyifli okumalar dilerim :)
Kapının kilidini açan Sinan geriye çekildi. Kucağındaki Ateş'le çekinikçe duran Zeynep'e baktı ve gülümsedi. Eliyle içeriyi gösterdi.
"Önden buyurun hanımefendi."
Zeynep gülümsedi ve oğlunu kucağında daha sıkı sarıp içeriye geçti. Sinan elindeki bavulla arkasından girdi ve kapıyı kapattı. Elindeki anahtarı girişteki vestiyerde bulunan çanağa bıraktı.
Zeynep antrede ne yapacağını bilmeden dikiliyordu. Sinan önden ilerleyip koridorun sağına ilerledi. Merdivenlerin tam karşısında kalan odalardan birisinin kapısını açıp Zeynep'e döndü.
"Çekinme gel hadi," diye seslendi. "Burası misafir odası. Hiç kimse tarafından kullanılmamıştı daha önce. Size nasipmiş."
Zeynep bir kere daha gülümsedi. Hiçbir şey söylemeden Sinan'ın yanından geçti ve odanın içine adım attı. İki adım arkasından da Sinan geldi. Elindeki bavulu iki kapaklı beyaz gardırobun önüne bıraktı. Sessizce odayı inceleyen Zeynep'e baktığında ne yapacağını bilemedi. Boşta kalan ellerini keten pantolonunun ceplerine soktu ve topuklarının üzerinde yaylandı.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
SİTEM
RomansaBir kadın, Hayatı zor yoldan tecrübe eden, zor bir karar vermeye itilen, dimdik ayakta kalan... Bir adam, Sevmeyi bilmeyen, henüz yeterince büyümeyen... Bir yabancı, Kadının her anında yardımcı... Ve bir çocuk, Geleceği masumiyetle yıkanmış, geçmişi...