KOD ADI BY MAFYA #wattsy 2016

34 |PINAR MESELESİ

Bu bölümü bölüm sorusunu bildiği için canımın içi kuzenim Cesur_kz adlı kullanıcıya ithafen yaziyorum.Ayrıca hikayesini de öneriyorum.

Keyifli okumalar...

"Geçmiş tozdur,üfle gitsin..."

Yavaş haraketlerle ağzının kenarındaki kanı tüküren Yiğit'e döndüm.O piç sırıtışı yüzünde yayılmıştı.Ne saçmalıyordu bu...

-"Evet Azra doğru duydun Pınara çok benziyorsun"

-"Yiğit sacmalamayı kes!"diye bağırdı Kaan.

-"Ne oldu eski dostum bunları duymak gururunu mu incitiyor?"Kaana döndüm.

-"Kaan ne saçmalıyor Yiğit!"

-"Azra bu önemli bişey değil"

-"Aaa yapma ama Kaan bu çok önemli konuyu Azradan saklayacak mısın?"

-"Ne,kim bana benziyor?"

-"Pınar Azra Pınar!"

-"Yiğit Pınar kim?"

-"Kaanın eski sevgilisi"

Kaanın eski sevgilisi mi varmış? neden bunu benden sakladı.Belkide Yiğit saçmalıyordu.

-"Saçmalamayı kes Yiğit!"diye bağırdım.Kaan bana herşeyi anlatmak zorunda değildi.

-"Kaan dostum yüzü ne kadar da benziyor demi Pınara"

-"Bu seni ilgilendirmiyo Yiğit"Kaan tıslarcasına konuşunca Yiğit hiç hoş olmayan bir kahkaha attı.Yüzümü ekşittim.

-"Madem Kaan anlatmıyor ben anlatayım Azra Pınar Kaanın eski sevgilisi tabi beni tanımadan önce onu çok seviyordu ama kız beni seçti-"daha fazla konuşmaya kalmadan Kaan yumruğunu suratına geçirmişti çoktan.

Kolumdan tuttu ve beni çıkışa doğru ilerledik.Yiğidin söylediği sözler beynimde yankılanıyordu.Kapıya ulaştığımızda Yiğidin o tikdindirici sesi bir daha duyuldu.

-"Belki de seninle Pınara benzediğin için çıkıyor!"benim beynim alt üst olurken Yiğidin kahkahası depoyu çoktan doldurmuştu.Arkasından acı dolu bağırışı...

Arabaya ulaştığımızda Kaan kapısını açıp bindi bende yan koltuğa.Sessiz geçen araba yolculuğundan sonra evin önünde durmuştuk.Eve önce ben girdiğimde Meleğin Berkle aynı koltukta mısır yiyerek film izlediğini gördüm.

Geldiğimi velli edercesine öksürdüm.Melek bana döndüğünde gülümsedi.

-"Geldiniz mi?"olumlu anlamda kafamı salladım.Teki koltuğa kendimi attım.Yorulmuştum.Bedenen değil ruhen sevmenin bu kadar zor olacağını tahmin bile etmezdim.

Kaan içeriye girdiğinde yüzünde herhangi bir değişiklik yoktu.Telefona kafasını gömdü.Yaklaşık yarım saatin ardından hava çoktan kararmıştı.Meleğe kaş göz isareti yaptığımda anladı.

-"Neyse biz artık kalkalım"dedi.

-"Dursaydınız iyiydi böyle"

-"Prensesin maması yok acıkmıştır"

Kaan suratıma baktı.

-"Ben sizi bırakırım"ha paşam bırakmasaydın.Kapının önünde ayakkabılarımızı giydikten sonra Kaan çoktan kapıdan çıkmıştı.

Arabaya doğru ilerledik.Meleğin ittirmeleri sonucunda ön koltuğa oturdum.

Yol boyunca Kaana kaçamak bakışlar atsam da yola odaklanmıştı.Evin önüne geldiğimizde Melek arabadan indi.Bende arkasından iniyordum ki Kaan kolumu tuttu.