Hediye

2.7K 221 73
                                    


Aman sanane defne! Adam sana hesap mı verecek? Neysin ki sen? Ne halt yiyorsa yesin! Ya üstüme kuma getiriyorsa bu öküz. Hayır ben artık ondan her şeyi bekliyorum. Gider başkasından çocuk yapıp senin kucağına getirir sen ona annelik yaparsın diyen adam bunu da yapar şaşmamak lazım. Yaparsa eğer zaten kıyametin felliği kopar felleği. Yukarı odaya çıktım üzerimi değiştirmedim şöyle boy aynasından kendime baktıkdan sonra ''Çok güzelim be'' dedikten sonra ceketimi alıp odadan çıktım. Kerem ile nihan çoktan araba geçmişler beni bekliyorlardı. ''Hadi gidelim'' dedikten sonra araba hareket edip yola koyulduk. İstanbul'un göbeğinde bir alışveriş merkezindeydik ve bizimle birlikte 4 araç dolu dolu peşimizden geliyordu. Alışveriş merkezine girdiğimizde herkes bize bakmıştı kahretsin ki çok utanmıştım. Hayır ben anlamıyorum iki üç koruma neyimize yetmiyor da otuz koruma ile gidiyorduk. Neymiş ömer benim güvenliğim için gönderiyormuş yahu soyadımı duyunca korkudan kaçıyorlar ki onu bile duymadan kaçıyorlar öyle bir korumalar var ki bazen ben bile korkuyorum. Neyse girdik bir markete kocaman bir hindi, çerez, meyve ve biraz da içki aldıktan sonra kerem'in ısrarı üzerine kırmızı don adetini gerçekleştirmeye gittik. Bizi sokmaz mı iç çamaşırcıya. Allah'ım neymiş biz de gidecekmişiz ömer bin tembih vurmuş yanlarından ayrılma diye. Neyse girdik ama nihanı görmeniz lazım ama suratı kıpkırmızı olmuştu. Kerem kendine don aldıktan sonra bize dönüp ''yenge siz de istiyorsanız alın'' diye sormaz mı? Ben birden sesli kahkaha atmaya başlamam mı? Nihan da bana katılıp gülüyorduk nihan gülmeyi kesip ''bizim senin gibi batıl inançlarımız yok aldıysan gidelim!'' diyerek terslemişti keremi nihan. Ah be kerem ben ne kadar aksi isem nihan iki katı aksi ve inattır. Onu etkilemek zordur Allah kolaylık versin sana. Ortalıktaki gerginlik dağılsın diye ''ben acıktım şurada bir yer oturup yemek yesek ya'' dedim en sevecen halimle. Aslında acıkmamıştım ama nihan'ı durdurmak için gerekli bir hareketti. Kerem kafası ile onayladıktan sonra korumalara emir verdikten sonra restoranta girmişlerdi. Korumalar etrafa yayılmışlardı hatta yanımızdaki ve arkamızda ki masalara onlar oturmuştu. Vay arkadaş neymiş bu Ömer İplikçi ya. Aman ortalık gergin zaten defne sen şimdi boşver korumaları. Kerem sağımda nihan solumda oturuyordu. Yan yan ikisine bakıyordum ama kerem suratını beş karış asmıştı nihan ise ondan farksız değildi. Garson gelip bana doğru yaklaşıyordu ki kerem kolundan tutup ''fazla yaklaşma! Korumalara ver menüyü sonra kaybol!'' diyerek sinirli olduğunu sinyalini vermişti. Hayır sadece yanıma geldi ne var Allah aşkına bunda? Doğru benim yanıma erkek değil erkek sinek bile yaklaşamazdı ömer bey öyle emretmişti. Kerem'e sert kısa ama etkili bir bakış attıktan sonra korumadan menüyü alıp ne yemek yesem diye bakınmıştım. Ben iki saniye kafamı menüye çevirdikten sonra ''İşte bu yüzden olmaz! Şimdi anladın mı?!'' dedi nihan. Kafamı menüden kaldırıp onlara bakarken neler olduğunu gerçekten bilmiyordum. Cidden neler oluyor? Nihan ile kerem'e dönüp ''burada neler oluyor biriniz bana anlatsın hemen!'' dedim menüyü kapatarak. Nihan ellerini göğsünde birleştirerek ''ben bir şey yapmadım kendisi anlatsın'' dedi nihan. Kerem tam bir şey diyecekken aynı garsonun ikinci defa yanıma gelişi ile kayışlar kopmuştu keremde garsonu boğazına yapışıp duvara yaslayarak ''ben ne dedim lan sana! Yaklaşmayacaksın demedim mi?!'' diyerek baskı yapıyordu. 1 ay olmuştu ben kerem'i tanıyalı ama ilk defa böyle görmüştüm. Ömer'in ikizi derlerken boşuna dememişler şimdi daha iyi anladım. Ayağa kalkıp kolundan çekiştirerek ''kerem bıraksana öldüreceksin adamı!'' dedim de kime dedim dinleyen kim hala bana laf yetiştirme derdinde. Garsona bakıp ''Canını seviyor olsaydı lafımı ikiletmezdi! Sen karışma yenge'' diyerek susmamı istemişti ama böyle bir şeyin karşısında nasıl susulurdu ki? ''Bırak dedim sana kerem! Bırak!'' diyerek kolunu çekiştirmiştim bu sefer daha sert. Yan bakıp bana dönerek gözlerini devirerek ''bana bak lan seni bir daha görmeyeceğim yoksa bu sefer soluğunu keserim! Yallah!'' diyerek bırakmıştı. İş yerinin sahibi de koşa koşa gelerek ''Ah kerem bey bir sorun mu var?'' diye gelmişti bu sefer de. Kerem derin bir nefes alarak ''garsonlarını bundan sonra kız olacak! Ben buraya her geldiğimde birinin boğazını sıkmayacağım ha yok ben bir daha geldiğimde erkek görürsem senin soluğunu keserim dön lan önüne!'' diyerek bıyıkları oynuyordu kerem'in sinirden. Adam kerem'i ikiletmeden kafasını yere eğerek ''emredersiniz efendim derhal bütün elemanları kovup çalışanların kız olmasını sağlayacağım ben size aşçımızı göndereyim siparişlerinizi alsın'' diyerek ayakları götüne vura vura koşuyordu. Bir şey söylemek gerekirse keremden korkmam gerektiğini anladım. O nasıl bir damardı ya. Nihan da bu adama kafa tutuyordu gerçi herkes çöplüğünde ötüyor yani kim kime diş geçirebilirse! Ben ömer'e nasıl geçiriyorsam oda kerem'e geçiriyordu. Kerem'in biraz siniri geçmiş olacaktı ki sandalyeye tekrar oturdu. Nihan ise hiç yerinden kalkmamıştı. Alkış yaparak ''beni hiç şaşırtmadın! İşte senin özün bu!'' diyerek garsonu çağıracaktı ki nihan demin yaşananları görmezden geliyor kerem'in damarına daha çok basıyordu. Kerem nihan'ın bileğini kavrayarak ''sakın beni yapmamam gereken şeyleri yaptırtma! Şimdi gelecek biri zaten delirtme beni!!'' diyerek nihan'ın bileğini sıkıyordu. Nihan bileğini hızla çekerek önüne dönmüştü. Kadın geldiğinde üçümüze de aynı yemeği sipariş verip göndermiştim ama yiyecek hal kalmamıştı ki.. 

Kalbe Düşen İlk Cemre;Aşk Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin