Kalbe Düşen İlk Cemre;Aşk

Zır Deli

Gecenin bilmem saat kaçıydı ama benim içimde bir sıkıntı vardı. Sanki bir şey olacak veya olmuş gibi geliyordu. Ömer'e baktığım da yatağın sol tarafına yayılmış camış gibi uyuyordu. Hayır bir insan bu kadar da rahat olmaz ki?! Hadi döndün kıçını uyuyorsun bari horlama demi? Pardon ben horluyor mu demiştim az önce? Siz onu demedim varsayın zira demin horlamanın da bir üst seviyesi olan kükreme moduna geçmişti. 

Yanına yaklaşıp dürttüğüm de bana verdiği tepkileri size şimdi söylüyorum hazır mısınız?

''Dur ya iki dakika daha uyuyayım!''

''Ya defne bir rahat ver uyuytmadın!'' deyip kükremek? 

'Sonra bu seviyelerden sonra iyice yayılmış seviyeye geçtiğimizde 'Hııı'' lamalar! 

Gelde bu sinirlenme! Ben uyuyamıyordum adam maşallah! Tam dürteceketim ki dışardan bir silah sesi duymuştum. Ömer de duymuş olacaktı ki birden yastığın altından çıkardığı silah ile ayağa kalktığın da ''şş sakin ol defne!'' diye konuştuğun da ben yatakta oturur vaziyette öylece kalmıştım. 

Adamı dakikalarca dürteyim ama kılı kıpırdamasın bir silah sesini pat diye açsın gözlerini vala delirmek elde değil. ''Ay ömer sana inanamıyorum seni dakikalarca dürttüm ama uyanmadın bir silah sesine gözlerini açtın!'' diye konuştuğum da ''ben askerliğimi bordo bere yaptım bir silah sesine gözlerimizi hemen açarız diğerleri işimize gelmez!'' dediğinde gözlerimi devirmiştim. 

Arkasından giderken yastığı fırlattığım da ömer eline fırlattığım yastığı alıp ''Sen benim her zaman yanımda olacağımsın karşımda olmadığın için bir kulağım her zaman sana açık güzelim şimdi odadan sakın çıkma ben bakıp geliyorum'' dediğinde yastığı bana tekrar fırlatmıştı. 

Ben bu adama ne desem bilmiyordum. Ne demişti şimdi bu? Gel de anla? Gel de çöz? Ama ben seviyor galiba ya diye kendi kendime konuşurken birden kapının önünde bitip bana ''galiba seviyor mu? Deli gibi seviyor demen gerekti'' dediğinde yatakta doğrularak ''sen gitmemiş miydin!'' diye sorduğum da bana bakıp gülerek ''ben demin sana ne dedim? Benim bir kulağım her zaman sana açık!'' dediğinde bu sefer gerçekten aşağıya inmişti. 

Ah bu adam kesinlikle deliydi! Hem de zır deli!

||

Ömer elinde silah yavaşça ve temkinli bir şekilde aşağıya indiğinde seslere kulak kabartmıştı. Biraz daha yaklaştığın da seslerin sahibinin kerem ve sinan olduğunu farkettiğin de onlara çaktırmadan sessizce yaklaşmaya devam edip sesleri dinliyordu. 

''Oğlum sen ne açsın ya! Yedin yedin doymadın yemin ediyorum?'' dediğinde kerem ''aç ayı oynamıyor kardeş! Zaten deminden beri konuşup durmuyor muydun götüm dondu diye al işte girdik içeri!'' dediğinde sinan yemeğe devam ediyordu sarmaları. 

Sinan yemekleri yerken demin dışarıda yakaladıkları adam da yanlarındaydı eli kolu bağlı. Adama yaklaşıp ''sen de ister misin aşkım?'' diye sorduğun da kerem gözlerini devirerek ''sen gerçekten geri zekalısın! Ben senin gibisini tanımadım ya! Hadi atalım şunu rambonun yanına gelelim öyle ye ne zıkkım yiyorsan!'' dediğinde kerem ''rambo diyorsun? Hmm. Oğlum o bir kere senin baldırı yemiş tatlı tatlı bu şerefsiz ona şimdi acı gelir!'' dediğinde kerem sinana bir tane yapıştıracakken ömer elinde silah mutfağa geldiğinde kapalı olan mutfağın ışığını açmıştı.