Kalbe Düşen İlk Cemre;Aşk

Dişi Kartal

''Ay ömer valla siz beni delirteceksiniz artık! Bir karışmayın ya!'' dediğinde defne sünnetçi kıyafetini bir türlü seçemeyen mertin yanına eğilerek ''yengecim artık bir tanesini seçsen diyorum'' dediğinde mert abisine bakarak ''ben bunu istiyorum abimin dediğini giymem'' dediğinde ömer'in dediğinde sarı lacivert renkler varken mert siyah beyazlı istiyordu ve bunun kavgası vardı. 

Orada ki herkes onlara bakarken etraflarını da korumalar sarmıştı. Defne artık daha fazla dayanamayarak ''ömer sen mi sünnet olacaksın Allah aşkına?! Ne karışıyorsun çocuğun zevkine!'' dediğinde merte dönerek ''tamam bunu alıyoruz konu kapanmıştır!'' dediğinde merti kabine geri götürerek üzerini değiştirmesi için yardımcı olurken defne de söyleniyordu. 

''Hayır 6 yaşında ki çocukla sen neden bir oluyorsun ki?! Bırak işte istediğini giysin hem ne var siyah beyaz da işte gayet de güzel!'' dediğinde mert ile kabinden çıktıklarında ömer homurdanarak ''aman toz kondurma hiç zaten sen merte!'' dediğinde defne kocasının yanına gelip ellerini yakasına götürerek ''hayatım, canım, canımın içi yapma! O daha altı yaşında'' dediğinde defne ''sen bakma onun o boyuna feleğin çemberinden geçmiş gibi eşek oğlu eşek!'' dediğinde mert defne ile ömer'in arasına girerek ''artık yengemi bana bırakabilir misin?!'' dediğinde ömer ters ters bakmaya başlamıştı. 

Defne kocasına sarılır gibi yaparak ''hayatım hassas bir dönemden geçiyor biraz da alttan alır mısın?!'' dediğinde ömer kısık kısık öksürerek ''iyi'' dediğinde defne kocasına bakarak ''ya tamam tamam!'' dediğinde defne mert'in önünde eğilerek ''hadi bakalım senin alış veriş işine devam edelim'' dediğinde mert havalara uçmuştu. 

Defne yavaşça mert'in önünde eğilerek ellerinden tutup çok sakin bir ses tonu ile ''Şimdi ne eksik söyle bakalım çünkü biz sana alınması gereken her şeyi aldık'' dediğinde mert ''kulağına söyleyeceğim'' dediğinde ömer cıkcıklayarak ''herkes varken kulaktan kulağa konuşulmaz beyefendi'' dediğinde mert abisine kaşlarını çatarak ''yengemle benim arada özel'' dediğinde ömer cevap verecekken defne eli ile durdurup ''ömer yeterince yoruldum lütfen'' dediğinde mert defnenin kulağına eğilip ''ben babamın mezarına gitmek istiyorum sadece'' dediğinde defne kendini geri çekip sarılmıştı. 

Saçlarıyla oynayarak ''tabi ki de gideriz'' dediğinde mert yengesine sımsıkı sarılmıştı. ''Çok seviyorum yenge seni iyiki varsın'' dediğinde sinan ''nereye gidiyoruz kaptan'' dediğinde mert'in saçlarıyla oynayarak mert ayağa kalktığın da ''mezarlığa'' dediğinde arabaya doğru hareket etmişti. 

Sinan ile ömer bbirbirine bakarak ''babasının mezarına gitmek istedi'' deidğinde ömer arkasından gidecekken ''rahat bırak çocuğu ömer sadece beni istedi'' dediğinde ömer ''benden neden çekiniyor ben anlamıyorum'' dediğinde defne elini ömer'in kalbinin üzerine koyarak ''buran ile dinle onu ömer'' dediğinde sessiz kalmıştı ömer. 

Arabaya bindiklerinden beri hiç konuşmamışlardı. Mezarlığa geldiklerinde mert defnenin elini tutarak ''yenge benimle gelir misin?'' diye sorduğun da defne gözlerini kırpmıştı mertin daveti üzerine. Ömer ile sinan da arkalarından yavaşca giderken aralarında konuşmuşlardı. 

''Mert sanki senin kardeşin değil de defnenin kardeşi veya oğlu gibi baksana hiç ayrılmıyorlar'' dediğinde sinan ''defne öyle bir zaman da mert'in hayatına girdi ki mert defneyi anne olarak gördü sevdi bana bile laf ettirmiyor bazen'' dediğinde sinan gülerek ''bu şimdi böyleyse büyüdüğünde daha beter olur bak ben diyim sana'' dediğinde ömer ''korusun tabi yengesini yiğenlerini mert defneye çok düşkün bu benim için de iyi serseri olmayacak en azından.. Annem ortaya hiç çıkmayabilirdi defne gelmeseydi  mert benimle birlikte savrulur giderdi.  Defne mert'in mucizesi'' dediğinde durmuşlardı.