Bölüm 8: İlan-ı Aşk

2.8K 102 9
                                    

Fragman çok güzeldi, yarın nasıl gelecek bilmiyorum. Hilal'in, Leon'a bakışları kalp ben. Leon da bir kere edebiyattan yürüdü maşallah hep oradan yürüyor. :) Kitabın arasından çıkan Yıldız resmi bence başhekimin. Hilal ile bunca şey yaşadıktan sonra Leon'un Yıldız resmi sakladığını düşünmüyorum. Yani, umarım öyledir. Neyse keyifli okumalar...


Gözlerimi açık tutamaz hale gelince çaresizce Leon'un kollarına yığıldım.

***

Gözlerimi açtığımda endişe ile bana bakan Leon ile karşılaştım.

-Hilal, iyi misin?

Konuşacak halim yoktu. Usulca kafamı salladım.

-Değilsin Hilal.

-İyiyim.

Sesim zor çıkmıştı.

-Ne kadardır baygınım?

-Akşam oldu.

-O kadar oldu mu?

Eşarbımın dışında kalan saçlarımı okşadı. Doğrulmaya çalıştım ama başım dönüyordu.

-Hilal aç mısın?

Açtım ama canım bir şey yemek istemiyordu.

-Yok sağ ol Leon.

-Hilal buradan gitmemiz gerekiyor.

-Biliyorum ama nereye gideceğiz?

Sadece ikimiz vardık ama sadece benim duymamı istiyorcasına fısıldadı:

-Hilal, ben seni bırakmam.

-Leon böyle söyleme.

Başını öne eğdi.

-Söylemek istediğim çok şey var aslında sana.

Cümlesini bitirince ayağa kalktı. Kırık dökük dolaba ilerledi. İçinden bana verdiği şiir kitabını,RübabŞikeste'yi, çıkardı.

-Tahminimce bitirmemişsindir.

-Hayır, o kadar vaktim olmadı.

Kitabı aldı yanıma oturdu. Rastgele bir sayfa açtı okumaya başladı.

Sen olmasan...
Seni bir lâhza görmesem yâhut,
Bilir misin ne olur?
Semâ, güneş ebediyyen kapansa, belki vücud
Bu leyl-i serd ile bir çâre-i teennüs arar,
Ve bulur;
Fakat o zulmete mümkün müdür alıştırmak
Bütün güneşle, semâlarla beslenen rûhu,
Bu rûhmecrûhu? ..

Sen olmasan...
Seni bulmak hayâli olsa muhâl,
Yaşar mıyım dersin?
Söner ufûlüne bir lâhza kaail olsa hayâl;
Soğur, donar, kırılır senden ayrılınca nazar
Ne hazin
Gelir hâyât o zaman hem vücûda hem rûha,
Yaşar mıyız seni kaybetsek âh ben, kalbim,
Bu kalb-i muztaribim?

Sen olmasan...
Bu samîmî bir îtirâf işte;
Sen olmasan yaşayamam:
Seninle rabıtamız hoş bir îtilâf işte;
Fakat bu râbıta hâlî mi rûhu ezmekten? ...
Akşam
Gurûba karşı düşündüm sükûn içinde bunu:
Fenâ değil ağlamak,
fakat heyhât,
Bükâya değse hayat!..

Vatanım SensinHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin