Dahyun
Odaklanmaya çalışıyordum. Her ders başına oturduğumda... Sana bütün dengemi alt üst etmişti. Sürekli olarak aklımdaydı.
En sonunda kitabı kapadım ve montumu alıp dışarı çıktım. Yavaş adımlarla yürümeye başladım. Nereye gideceğimi bilmiyordum ama rahatlamaya ihtiyacım vardı. Yürümeye devam ettim. Tanıdık bir yüzle karşılaşınca durdum.
"Dahyun naber?"
Gülümsedim.
"Fena değil...Senden naber Chaeyoung?"
"Neden iyi değil?"
"İyi dediğimde çok iddialı geliyo. O yüzden."dedim ve sırıttım. Kıkırdadı.
"Nereye gi-"
"Bi şeyler ya-" ikimiz de aynı anda söylemiştik. Aynı anda durduk. Gülümsedi ve elini omzuma koydu.
"Önce sen."
Gülümsedim.
"Beraber bir şeyler yapalım mı?"
"Ah! Beni bu can sıkıntısından kurtardığın için teşekkürler!"dedi ve bana sarıldı. Gülümsedim ve sırtını sıvazladım.
"Sen ne sorucaktın?"
Geri çekildi.
"'Nereye gidiyorsun?'diye sorucaktım."
"Hiç bir yere."dedim ve gülümsedim.
"Ne yapmak istersin?"
Saate baktım 7'ye geliyordu. Kafamı kaldırdım ve piçimsi bir bakış attım.
"Bara gidelim!"
Kıkırdadı. Sonra durdu.
"Neden olmasın?"
"Sen ciddi misin?"
"Evet!"
"Ben hiç bara gitmedim..."dedim ve bakışlarımı yere indirdim.
"Sana bir tavsiye:Fazla içme ve götüne dikkat et!"
Ellerim popoma kaymıştı. Gözlerim kocaman olmuştu. Biraz sonra kahkahalarla gülmeye başladı.
"Şaka yapıyorum! Seni orda kollarım."dedi ve göz kırptı.
"Hadi gidelim!"
***
Çevremde dans eden insanlara baktım. Tujamo ve Jacob Plant'in All Night şarkısı çalıyordu.
Chae şakasına demişti ama ben bir yudum alkol almamıştım. Sürekli gözlerim çevremdeki erkeklerdeydi. Gerçi hepsi başkasıyla ilgileniyordu. O yüzden rahattım.
Kafamı hafifçe çevirip Chae'ye baktım. Tanımadığım bir kızla konuşuyordu. İkisi de fazla sarhoştu. Kız Chae'nin elini tuttu ve kaldırmaya çalıştı.
"Arkaya gidelim! Grup yaparız!"
Bunu demesiyle gözlerim kocaman olmuştu. Chae'nin üzerine atladım.
"Gelmiyicek!"
"Nedeğğnn?"
"Çünkü izin vermiyorum!"
"Sana neğ beğ!"
"Ben onun...sevgilisiyim!"
"Neyyy? Homoşlar siziğ! Ben gidiyom!"dedi ve yaylanarak gitti.
Chae'nin üzerinden kalktım.
"Onunla gitmek istiyordum."dedi ve dudak büzdü.
"Saçmalama! Orada sana ne yapacaklarını bilemezsin!"
"Grup yapcağdık."
"Grup olarak bahsettiğin şey ne farkında değilsin..."
Bir süre yüzüme baktı. Sonra birden öğürmeye başladı. Kolundan tuttum ve hızla ayağa kaldırıp lavaboya götürdüm. O kusarken sırtını sıvazladım. İşi bittiğinde gözleri yarı kapalıydı. Kolunu boynuma attım. Ve yavaş yavaş çıkışa doğru ilerlemeye başladım.
Bardan çıktığımızda içime çektiğim temiz havayla gülümsedim. İçerisi çok bayıcıydı. Tekrar yavaş adımlarla yürümeye başladım.
"Dahyun-ah!"
"Efendim?"
"Öp beni!"dedi ve dudaklarını benimkilere doğru yaklaştırdı.
"Hayır."dedim ve onu itekledim.
"Sen de beni sevmiyorsun!"
"Hayır! Şu an çok sarhoşsun ve kötü kokuyorsun!"
Dudaklarını büzdü.
"Of!"
"Ama temiz ve ayık olduğun bir zaman bunu isteyebilirsin."dedim ve kıkırdadım. Onun da kıkırdadığını duyabiliyordum.
Biraz daha yürüdük.
"Dahyun-ah!"
"Efendim Chae?"dedim bayık bir sesle.
"Ben susadım."
İç çektim.
"Eve kadar dayanamaz mısın?"
"Hayır! Yoksa ölürüm!"
Durdum ve etrafa bakınmaya başladım. Chae'yi tekrar bara sokmak istemiyordum. Yavaş adımlarla dışardan bakınca içi görünmeyen bir çalıya yaklaştım ve Chae'yi içine oturttum.
"Kıpırdama su alıp gelicem."
Koşarak bara gittim zaten fazla uzaklaşmamıştık. Hızlıca girdim ve bir şişe su aldım. Barmen şaşırmış gibiydi. Belki de o gün sattığı ilk su buydu.
Hızlı adımlarla bardan çıktım ve çalıya doğru ilerledim. Birden sırtımı duvara çarptım. Ama bunu ben yapmamıştım. Birisi beni iteklemişti. Tam karşımdaki kişinin kasıklarına tekme atıcakken Sana olduğunu fark ettim.
"Sana?"
"Merhaba."dedi ve yarım ağız gülümsedi.
"Ne yapıyorsun?"
İlk bakışta fark etmemiştim ama Sana da en az Chae kadar sarhoştu.
"Seni istiyorum!"dedi ve dudağını dudağıma bastırdı. Sert bir şekilde öpmeye başladı. Kollarımı sırtına sardım ve karşılık verdim. Dudağını dudaklarımdan ayırdı ve boynuma doğru kaydırdı. Bir yandan da gömleğimin düğmelerini açmaya çalışıyordu.
Tam o anda içimdeki adrenalin mutluluk karışımı duygu öfkeye dönüştü. Onu sertçe ittirdim. Ve yüzüne tokatı bastım. Koşarak Chae'yi bıraktığım çalılıklara gittim. Bıraktığım yerdeydi. Derin bir nefes aldım. Tek sorun uyuyor olmasıydı.
"Uyan Chae!"
Kıpırdamadı bile. Birkaç denemeden sonra da başarısız olup onu kucağıma aldım. Bu bar bizim eve yakındı. Hatta bazen çok ses gelirdi. Babamın burayı birkaç kez şikayet ettiğini hatırlıyorum.
Eve doğru yürümeye başladım. Aklımda Sana vardı. Ama bu eskiden olduğu gibi erotik düşünceler veya aşk dolu düşünceler değildi.
Ne kadar da keyfine düşkün olduğunu düşünüyordum. Tamam belki sarhoştu ama sarhoşken insanlar daha cesur olurdu. Yani Tzuyu için herkesten uzak durması gerekirdi. O ise az kalsın beni...
Kafamı salladım. Sana hakkında yanılmıştım ve onu artık daha fazla düşünmek istemiyordum.
***
Chae kucağımdayken kapıyı açmak zor oluyordu. Chae'yi yere oturttum ve kapıyı açıp hemen kucağıma aldım. Doğruca kendi odama çıkardım. Kapı zaten açıktı. Yatağıma yatırdım. Ve kendimi yanına attım. Çok yorulmuştum. Kafamı çevirip Chae'ye baktım.
"Çok yorulduk değil mi Chae?"
Cevap gelmedi. Gülümsedim. Elimi yanağına koydum.
"Sana fazla şerefsiz. Değil mi?"
Bu sefer bir şeyler mırıldanmıştı ve ben ne dediğini duymuştum.
"Sana şerefsiz ama onu seviyorum."
Yutkundum.
"Onu sevme! O fazla kötü! Sen daha iyi birini hak ediyorsun..."
Bir süre onu seyrettikten sonra yavaşça yaklaşıp yanağına bir öpücük kondurdum.
Belki de aşk şu an yanımda yatan zararsız masum kızdır...Evet...Değişik ve belki de hiçbir hikayede karşımıza çıkmamış çiftlerle karşılaşıyoruz! Geçen bölümden cevapsız kalan biri soru vardı. Yarın yb atarım büyük ihtimal. Yani merak etmeyin ckndnde Yorum yapın kardeşlerim!
-Ğ
ŞİMDİ OKUDUĞUN
I'm Minatozaki
FanfictionBu hikayede Sana bütün Twice üyeleriyle shiplenmiştir! İstemeyen okumasın aq!