I'm going to wait for you

418 34 65
                                        

Mina
Hani her hikayenin mutlu sonu olurdu..?
Neden böyle bitmek zorundaydı ki..?
Arabada beni izleyen babama kısa bir bakış attım ve yavaşça bahçeye girip etrafıma bakındım. Yok gibiydi. Yavaş adımlarla okul binasına girdim ve sınıfa çıktım. Sınıfta da kimse yoktu. Yine aynı yavaş adımlarla kafeteryaya indiğimde bizim kızların orada oturduğunu gördüm. Hepsinin yüzü düşmüştü. Momo'ya olanları anlatmıştım o da onlara anlatmış olmalıydı. Bu şekilde Sana da kesin olarak bunu biliyordu...
İçlerinde Sana'yı aradım ama yoktu. Yavaş adımlarla kafeteryadan çıktım ve bahçeye gittim. Banklardan birine oturdum ve beklemeye başladım. O sırada gözüm her sabah oturduğum ağacın altına kaydı.
Oradaydı...
Yavaşça ayağa kalktı ve yanına ilerledim. Gözlerini ellerine kilitlemişti ve ben geldiğimde dahi kaldırmamıştı. Yanına oturdum.
"Günaydın."
"Sana da günaydın." dedi ve bana döndü.
Yüzü...
Yüzü her şeyi anlatıyordu...
Tamamen çökmüştü ve sanki hastalıklı birinin yüzü gibi görünüyordu.
"B-ben..."
Yutkundum ve devam etmeye çalıştım.
"...v-veda etmeye geldim." diyebildim en sonunda. Bir süre bana baktı ve burkukça gülümsedi.
"Hayatım boyunca yaşayacağım en kötü anın bu kadar güzel olacağı aklıma gelmezdi." dedi ve elini yanağıma koyup gözümden akan birkaç damla yaşı sildi. Elimi enin üzerine koydum ve gözlerimi kapattım.
Şu an sonsuza kadar sürsün istiyordum...
Bir süre öyle durduktan sonra dudaklarıma çarpan nefesle gözlerimi açtım. Yüzü yüzüme çok yakındı dudağının ucu dudağıma değiyordu.
"A-arkadaş olacağız değil mi? Yine beraber olacağız. Seni koruyabileceğim kadar yakın olacaksın bana..?"
Gözlerimden daha çok yaş gelmeye başlamıştı. Onaylar biçimde kafamı salladım.
"B-ben...olurda...olurda gelirsin diye her zaman burada olacağım Mina." dedi ve gülümsedi.
"He-her zaman seni bekleyeceğim." dedi en sonunda.
"B-ben...bitsin istemiyorum Sana. Seni sevdiğim kadar kimseyi sevmedim şimdiye kadar. S-sen...sen her zaman kalbimde olacaksın."
Kafasını olumsuz bir biçimde salladı.
"Olur da evlenmen gerekirse..."
Bir süre durdu. Gözleri dolmaya başlamıştı.
"...çocukların olursa...onların geleceğini bizimki gibi mahvetme. Geleceğini mahvetmek istemiyorum."
"S-sen...benim esas geleceğimsin Sana. Gelecekte e-esas beraber olmam gereken kişisin sen..."
Bir süre durdu ve alnını alnıma bastırdı.
"Lütfen mutlu ol. Tamam mı..?"
"Sensiz nasıl mutlu olabilirim Sana?"
Yutkundu ve iç çekti.
"S-seni son kez öpebilir miyim?"
Gözlerini gözlerime sabitledi ve onaylar biçimde kafasını salladı. Dudaklarımı dudaklarına bastırdım. Sanırım şimdiye kadar Sana'yla olan en duygulu öpüşmemiş buydu.
Bitsin istemiyordum...
Sonsuza kadar bu ağacın altında kalalım istiyordum...
Sonsuza kadar beraber olalım...
Ama hayat bir hikayeden ibaret değil ve her güzel şeyin bir sonu vardır...
***
Sana kapıyı tıkladı ve ardından yavaşça açtı.
"Bayan Minatozaki! Ben de bu kız okulun başından beri neden hiç geç kalmıyor diyordum."
O anda beni gördü ve kaşlarını çattı.
"Bayan Myoui? Sizin gibi bir kızın Bayan Minatozaki'yle ne işi olabilir ki?"
Cevap vermek istemiyordum. Sana'nın da aynı durumda olduğunu fark ettim.
"Neyse... Bu seferlik affedelim. Yerlerinize oturun." dedi ve tahtaya döndü. Hızla sırama yöneldim ve oturup ellerimle yüzümü kapattım.
Olaylar nasıl bu hâle gelebilmişti..?
Ben onu kazanmak için bu kadar çabalamışlarmış nasıl anında kaydedebilmiştim ki..?
Kolumda hissettiğim dürtüyle ellerimi yüzümden çektim. Momo bana bakıyordu.
"Bitti..." diyebildim en sonunda.
"...veda ettim."
***
"Peki bundan sonra ne olacak?" dedi elleriyle oynayan Momo.
"Arkadaşız." diye mırıldandım.
"Belki zamanla yumuşar. Huh? Ne dersin? Senin üzgün olduğunu gördükçe yumuşar belki."
"Bilmiyorum Momo."
"Konuşmamı ister misin? Evde mi?"
"Hayır henüz gelmedi. Konuşmanı istemiyorum. Seninle de uzak durmamı isteyebilir. Başka kimin kalır sonra?"
Bir süre durdu ve sonra ani bir hareketle ellerini havaya kaldırdı.
"Ne yani? Ne olacak? Sen babanın buluğu birisiyle evlenip çocuk mu yapacaksın? Bu haksızlık değil mi? Babanın senin için planladığı gelecek senin mutluluğundan önemli değil ki!"
Burkukça gülümsedim ve elimi koluna koydum.
"Sakin ol. Öyle bir şey yapmayacağım. Gerekirse kendi paramı kazanana kadar bekleyip hâlâ benim için bekliyor olursa onu bulacağım. Yetişkin olduğumda kendi kararlarımı verebileceğimi söylerler hep. Yetişkin olduğumda kararlarıma karşı çıkmayacaklarını..."
Momo derin bir nefes aldı.
"O zamana kadar sadece bekleyecek misiniz? Sadece birbirinize uzaktan bakacaksınız ve arkadaş olacaksınız."
"Öyle söyleyince kulağa kötü geliyor."
"Çünkü kötü Mina."
İç çektim. Bir süre sessizlik oldu. Tam Momo ağzını açtığı anda kapı açıldı.
"Mina?"
Kafamı çevirip kapıya baktım. Annem çok donuk bir ifadeyle bize bakıyordu.
"Baban seninle konuşacakmış."
Kalbimin hızlandığını hissettim. İzin mi verecekti yoksa? İzin verecekti değil mi?
Kafamı onaylar biçimde salladım ve annemin peşinden gittim. Salonun önünde durdu.
"Sen gelmeyecek misin?"
Kafasını olumsuz anlamda salladığında yavaş adımlarla içeriye girdim ve kapıyı kapattım. Babam ayaktaydı ve bana bakıyordu. Yavaş adımlarla girince karşısında durdum.
"Bu gün gördüm Mina...vedanızı."
Nefesimi tuttum ve beklemeye başladım.
"O kız...sen her ne kadar arkadaşım desen de hayatında olduğu sürece canını yakacak."
Bir iç çekti.
"O yüzden okulunu değiştireceksin."
Sanırım şansımın hepsini o arabanın önüne atladığımda kullanmıştım...
"Başka bir şehirde başka bir okula gideceksin. Kaydını aldırdım. Finallere o okulda gireceksin."
Başka bir şehir mi..?
"Ama en önemlisi Sana'yı unutman için..." dedi ve koltuğa döndü. O dönünce ben de döndüm. Koltukta geldiğimden beri fark etmediğim bebek yüzlü bir çocuk oturuyordu.
Olamazdı değil mi?
Bunu bana yapamazdı..?
"Bambam'la tanış. Yeni erkek arkadaşın..."

Şey...aslında bu bölümün ilk başını geçen bölüme ekleyip final yapabilirdim amaaaa mütüş bi yazar olduğum için sizi kanser edecek bir senaryo oluşturdum çünkü bu hikaye belki de ilk hikayem olduğundandır bilmiyorum gerçekten bitirmek istemiyorum...
Sana'yla Mina'nın ayrılma sahnesinde gözlerim doldu lan... Çok hüzünlüydü. Sonra dedim ki "Kendine gel sen mütüşsün!"
Neyse...
Yorum yapın
Seviliyonuz...

I'm MinatozakiHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin