I'm Kissed From A Penguin

552 46 18
                                    

Momo
"Sendin değil mi?"dedim nefes nefese. Afalladı.
"Ne?"
"Benden hoşlandığını söyleyen...sendin?"
"B-ben..."
Ve birden sırtımda bir acı hissettim. Yere düşmüştüm. İlk başta beni üzerinden itekledi sandım ama o değildi. Birisi beni onu üzerinden yere iteklemişti. Ve şu anda üzerimdeydi. Bana yumruk atıyordu.
Sana...
Onu üzerimden iteklemeye çalıştım. Ama çok sağlam duruyordu.
Kırılma sesi... Sanırım burnumdan gelmişti.
Üzerimden atmaya çalıştım.
Olmuyordu...
Birden üzerimden çekildi ve yan tarafına düştü. Birisi iteklemişti. Fırsattan yararlanıp üzerine çıktım ve yumruk atmaya başladım. Yüzümdeki acı bütün bedenime yayıldığı için yumruklarımın onunkiler kadar güçlü olduğu söylenemezdi. 
Beni sert bi şekilde itekledi ve üzerime çıktı.
"Tzuyu!"dedi ve yumruk attı.
Bir kırılma sesi daha...
"Benden hoşlanmazsa!"dedi ve kafa attı.
Burnuma atmıştı. Zaten acıyordu şimdi daha da bi çok acıyordu.
"Senden de hoşlanamaz!"dedi ve dizini karnıma geçirdi.
Karnıma giren diziyle ağzımdan bir şey çıkmıştı.
Kan...
Şimdi daha da hırçınlaşmıştı ve tırnaklarını geçirmeye başlamıştı. Artık tepki veremiyordum bile.
Ve birden üzerimden kalktı. Daha deminden beri onu çekmeye çalışan Tzuyu'nun yardımına birileri gelmişti sanırım. Sana'yı üzerimden alınca Tzuyu üzerime eğildi.
"Mo-momo... Momo!"dedi ve yüzümü elleri arasına aldı.
"Tanrım! Ambulansı arayın hemen!"dedi ve yaklaşıp alnını alnıma bastırdı.
"Momo! Geçicek tamam mı?"
"Tzu-"
"Konuşma! Yorma kendini! Geçicek tamam mı? Seni yeni kazanmışken kaybedemem!"dedi ve dudaklarını dudaklarıma bastırdı.
Sonrası karanlık...
Mina
Çalan telefonla başımı kitaptan kaldırdım ve telefonu elime aldım.
'Babam'
"Efendim?"
"Mina?"
"Efendim baba?"
"Arkadaşın Momo şu an hastanede. Durumu çok kötü. Dayak yemiş sanırım."
"N-ne?"
"Hemen gelsen iyi olur!"
"T-tamam!"dedim ve telefonu kapatıp hızla aşağı indim.
Ayakkabılarımı giydim ve dışarıya çıkıp garaja gittim. Bay Lee arabayı temizliyordu.
"Gitmemiz gerek!"
"Ne? Nereye efendim?"
"Hastaneye! Babamın hastanesine!"
"Tamam efendim."dedi ve arabaya bindi ben de arkaya bindim.
***
Momo'nun odasını arıyordum. Bir kız  grubu görünce direkt oraya koştum.
"Momo nerde?"
"İçeride."diye mırıldandı kısa boylu kız kapıyı göstererek.
Yutkundum.
"Ne olduğunu biliyor musunuz?"
Hepsi de kafasını kaldırıp bana baktı. Benim olduğumu görünce şaşırmışlardı.
"Umm...Sen kimsin?"dedi renkli saçlı kız.
"Arkadaşı."dedi Tzuyu. Gözleri ağlamaktan şişmişti. Hafifçe kafamı salladım ve koltuklardan birine oturdum.
Kısa boylu olan kız bana çok dik bir şekilde bakıyordu. Bunu bakmadan fark edebiliyordum. Sanırım bu da beni Sana'yla gören takıntılı bir Sana fanıydı.
Doktor odadan çıkınca Tzuyu koluna yapıştı.
"O iyi mi? Onun neyi var? İyi mi o? O nasıl?"
"Sakin olun."dedi ve gülümsedi.
Ben ayağa kalkmamıştım sadece onları izliyordum.
"O iyi. Kan kaybetmiş ve çenesi ile burnunda kırık var. Kavga ettiği çok belli. Kendisini hırpalayan kişiye dava açabilir isterse. İyi günler."dedi ve gülümseyip gitti. Onun gitmesiyle Tzuyu odaya daldı ama dalmasıyla çıkartılması bir oldu.
"Onu görmek istiyorum!"
"Ama onun uyuması lazım. Uyandığında size haber veririz." dedi ve kapıyı kapattı sertçe hemşire. Tzuyu dudaklarını büzdü ve gelip yanıma oturdu.
"Sana iyi mi ki?"dedi kısa boylu kız.
"Sana'nı sikiyim!"
Kafamı hafifçe kaldırdım. İkisini birlikte mi dövmüşlerdi.
"Sana Momo'yu öldürecekti nerdeyse. Onun nasıl olduğu umrumda değil!"
Sana Momo'yu mu dövmüş?
Ama neden?
"Tzuyu?"
Kafasını hafifçe çevirip bana baktı. Kötü görünüyordu.
"Konuşabilir miyiz?"
Yanındaki kızlara baktı ve sonra bana bakıp kafasını salladı.
Yerimden kalktım ve ilerideki koridor boşluğuna girdim. Durdum ve Tzuyu'nun önüme gelmesini bekledim.
"Neler olduğunu öğrenebilir miyim?"
Gözleri birden tekrar doldu.
"S-sana Momo'yu...dövdü. O-ona...sa-saldırdı."
"Neden? Bir nedeni olmadan mı saldırdı?"
"Ş-şey... Momo'yla beni gördü."
"Ne?"
"Bizi şey yaparken gördü."
"Ne yaparken? Sevişirken mi?"dedim ve gülümsedim. Yanakları birden kızardı.
"Gibi bir şey."
"Sana'nın sana takıntısı olduğunu düşünürsek şaşırmadım."dedim ve gözlerimi devirdim.
"O şu an nerede?"
"Kim?"
"Sana..."
"Momo da ona...saldırdı. Yani en azından denedi. Onda da biraz sıkıntı var sanırım. Ama hangi odada olduğunu bilmiyorum ya da merak etmiyorum."dedi ve gözlerini devirdim. Yutkundum.
"Tamam. Ben babama bakacağım herhangi bir gelişme olursa beni ara."
"Şey...Numaran bende yok..."
"Uhh... Tabi ya..."diye mırıldandım ve telefonumu uzattım. Gülümsedi ve kendini çaldırıp kapattı.
Telefonu bana geri uzattığında hiçbir şey demeden aldım ve hızlı adımlarla yanından uzaklaştım.
Neden şu an onu merak ediyordum?
Neden şu an onun odasını arıyordum?
En sonunda bir odanın önünde durdum. Kapısı hafif aralıktı ve ben o aralıktan onu görebiliyordum.
Dizlerini karnına çekmişti. Ne yaptığını görmek için biraz daha eğildim.
Ve o anda kalbime bir şey saplandı.
Ağlıyordu...
Yutkundum ve onu izledim.
Sanırım bir süredir ağlıyordu. Dizlerini yavaşça indirdi ve yataktan çok yavaşça kalktı. Yanağında tırnak izi vardı ve gözünün altı morarmıştı. Onun dışında herhangi bir şey yoktu.
Yan taraftaki koltuğa atılmış ceketi aldı ve yavaşça üzerine geçirdi. Tam kapıya yönelecekken durdu ve elleriyle yüzünü kapattı.
Yutkundum ve ses çıkartmadan içeri girdim. Geldiğimi duymamıştı. Elleri hâlâ yüzündeydi.
Gittim ve önünde durdum.
"Sarılabilir miyiz?"
Kafasını hafifçe kaldırdı ve bana burkuk bir şekilde gülümsedi.
Onu tuttum ve kendime çektim.
Ellerini çok yavaşça belime sardı.
Bir süre öyle durduktan sonra kafamı hafifçe eğdim.
Şu anda nefesini hissedebiliyordum.
Yutkundum ve dudaklarımı dudaklarına bastırdım...

Güzel bölümdü djdjskks
Güzel bölüme güzel yorum yakışır 😎 Yorum yapın len djdn
Seviliyonuz kdjd

I'm MinatozakiHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin