''Bana inanmak zorundasın..''
Aselin hayretle Barış'a baktı ''Ha sana inanmak zorundayım başka emrin? Hem sana neden inanayım ki her şeyin gizli saklı bir kadınla kalıyorsun ve onun arkadaşın olduğuna inanmamı bekliyorsun. İtalya'ya gelince mezhebin genişlemiş herhalde.''
Barış bu atarlı Asel'ini de seviyordu elbette. ''Dediğim gibi her şey, eksiği var fazlası yok.''
Aselin Barış'ın söylediğine yüz buruşturdu. ''Eksiği olduğunu biliyorum Barış. Bir de dalga geçiyorsun.''
Barış buna cevap vermeyi tercih etmedi. İkili uzun bir sessiz kalışın ardından Barış'ın cümlesi ile iletişime geçtiler.
''Eğlenelim mi biraz sen seversin?''
Aselin alaycı bakışlarla Barış'a döndü. ''Ha hiç bir şey olmamış gibi gece kulübüne gidip eğleneceğiz.''
Barış omuz silkip Aselin'in gözleriyle aynı bal rengine sahip saçlarını ittirdi. ''Oluruna bırakabilirsin bir geceliğine bence. ''
Aselin yine sessiz kalmıştı. Barış ittirdiği saçların yerine kendi yaklaştı. ''Hem ilk defa seni seven biriyle gece kulübüne gitmiş olmanın rahatlığını yaşarsın. Basına sahte pozlar vermekten yorulmuşsundur.''
Aselin bu sefer de şaşkınlıkla baktı Barış'a, zaten yakınlığından dolayı hala etki halindeydi.
''Kim demiş sahte olduğunu? Nereden bu kadar emin olabilirsin?''
Barış biraz daha yaklaşıp Aselin'in yanağına minik minik öpücükler kondurdu. ''Sen sevmediğin birinin sana dokunmasına izin vermezsin çünkü.''
Aselin bu cümleyle birlikte ateşe değmiş gibi ayağa kalkıp Barış'tan uzaklaştı. Resmen Barışîn ona dokunmasını istiyormuş gibi bir izlenim oluşturmuştu.
Tabi sonra kulağında çınlanan Barış'ın kahkahası ile daha da sinirlenip küçük çocuk gibi ayağını yere vurdu.
Bu utanışını gizlemek adına saçlarını savurup ''Tamam gidelim. Bir de İtalya gecelerini keşfedeyim. İtalyan erkekleri yakışıklıdır derler.''
Barış bozulsa da bunu fark ettirmedi çünkü İtalya erkeklerinin hepsini öldürme potansiyeline sahipti.
''Şebnem'in dolabından giyinebilirsin. Zaten çok kısa giyinmiyor sorun olmaz.''
Aselin tanımadığı birinin kıyafetlerini giyme fikrinden hoşlanmasa da üzerindeki paspal şeylerle de dışarı çıkamazdı. Çekingen bir tavırla Şebnem'in odasına girip dolabından elbiseler bakmaya başladı. Barış'ta yanına gelmişti.
''Hayır ya giyemem. Kadın belki hoşlanmayacak başkasının, kıyafetlerini giymesinden.''
Barış yardımcı olmak adına dolaptan normal boyda bir elbise seçti. ''Şebnem'in umrunda bile olacağını sanmıyorum.'' Elbiseyi Aselin'in üzerine tuttu. ''Evet elbise oldu hadi giyin.''
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Bal Tadında
Lãng mạn(Kirli Miras adlı hikayenin ikinci kitabıdır. Birinci kitaptan bağımsızdır ama okunması tavsiye edilir.) Elindeki evlilik cüzdanını sallayarak ama gayet de uyuz bir sakinlikle konuştu Aselin. ''Neden evlendin benimle, şimdi doğruyu söyleyebilirsin...