"Hissettiklerimi, çaresizliğimi unutamıyorum. O gün yaşadıklarım gözümün önünden gitmiyor. Sanki biri kalbimi söküp almış gibiydi anlıyor musun? Hala öyle ve Nil'i her gördüğümde istemsiz de olsa geçmişte kaybettiğim zamanlar gözümün önüne geliyor. Yanlış anlama bunların sorumlusunu Nil olarak görmüyorum hatta artık Nil'den ayrı bir hayat bile düşünemiyorum ama gitmek zorundayım. Atlattım sandım işe döndüm normal hayatıma döndüm ama olmuyor üzgünüm."
Barış Aselin'in ağzından çıkan her bir kelime de kahrolsa da doğru şeyler söylediğini biliyordu. Uzun zamandır kendine sahip çıkmaya çalışıyor sabredebildiği kadar zaten ediyordu. Ama onu görmeme ihtimali işte bu Barış'ı mahvederdi.
"Söylediğin her kelimede haklısın seni bırakamayacağımı biliyorum ama üstüne de gelmek istemiyorum." Derin bir of çekti. "Çok boktan bir durumdayım sen, siz giderseniz ne olur bilmiyorum." Başını iki yana salladı. "Gidersen karışamam ama gitme gitmemelisin. Hatalarımın bedelini nasıl öderim bunu da bilmiyorum."
Barış'ın aklında binbir türlü konu binbir türlü soru vardı. Ağzından çıkan kelimelerin bile kontrolü onda değildi. Ama nasıl dayanacaktı, Aselin'i görmeden geçirmek zorunda olduğu o günlerin bittiğini sanmıştı tekrar o zamanları nasıl yaşayacaktı?.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Bal Tadında
Romance(Kirli Miras adlı hikayenin ikinci kitabıdır. Birinci kitaptan bağımsızdır ama okunması tavsiye edilir.) Elindeki evlilik cüzdanını sallayarak ama gayet de uyuz bir sakinlikle konuştu Aselin. ''Neden evlendin benimle, şimdi doğruyu söyleyebilirsin...
