(Kirli Miras adlı hikayenin ikinci kitabıdır. Birinci kitaptan bağımsızdır ama okunması tavsiye edilir.)
Elindeki evlilik cüzdanını sallayarak ama gayet de uyuz bir sakinlikle konuştu Aselin. ''Neden evlendin benimle, şimdi doğruyu söyleyebilirsin...
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
"Hoşbuldum da acaba bu saate kadar neredesiniz küçük hanım?"
Asel Barış'ın sitemini görmezden gelerek ona sımsıkı sarıldı. Başını göğsüne yaslayıp yavaş yavaş atan kalbinin sesini dinledi. Duyduğu ritim ona çok yavaş gelmişti.
Barış koynuna sığınan kadınının birden böyle bir tepki vermesine şaşırmıştı. "O nasıl laf öyle bal gözlüm. Sevgi aşk az kalır sana hissettiklerimin yanında."
Asel biraz olsun bu sözlerle yumuşamıştı ama tatmin olmamıştı. "O zaman kalbin neden benim yanımdayken yavaş atıyor?" Barış'ın bir elini alarak kendi kalbinin üzerine koydu. "Bir de benimkine bak sanki arkamdan atlı kovalıyor."
Barış Aselin'in derdini anlayınca gülümsedi. Demek takıldığı şey bu küçük ayrıntıydı. Ama avuçlarının altında hissettiği minik ve bir o kadar hızlı ritimle de mutlu olmuştu. Yanında bu kadar heyecanlandığını bilmiyordu.
Asel'in yüzünü avuçları arasına alıp alnını öptü. Bir süre öyle kaldı. "Bedenlerimiz aşka farkı reaksiyonlar veriyor o kadar. Benim ki atmayı unutuyor seninki ise heyecandan ne yapacağını şaşırıyor."
Asel şimdi biraz tatmin olmuştu işte. Alnında hissettiği öpücük ise onu zaten sakinleştirmişti. "Mmm tamam o zaman."
Sonra aklına bir şey gelmiş gibi birden kapıya koşarak kapısını kilitledi.
"Sen ciddiydin gerçekten. Barış babam seni burada görürse önce seni sonra beni dünyadan siler."
Barış hafif bir kahkaha attı. "Ciddiydim tabi. Hem bir şey olmaz Emre amcam aşıklara kıyamaz."
Asel başını iki yana salladı. "Babam sadece annemle kendi aşkına kıyamaz Barış."
"Bir daha söylesene."
Asel anlamayan gözlerle baktı. "Adımı."
"Ee Barış."
Barış dedikten sonra dudaklarından güzel bir öpücük çaldı. "Bir daha söyle."
"Barış." Bir daha öptü
Asel kıkırdadı. "Tamam yeter bu kadar üstümü değiştirmem lazım."
Barış odaya girdiğinden beri Asel'i ilk kez baştan aşağı inceledi. Çok dekolteli değil ama mini bir elbiseydi. Biçimli bacakları ben buradayım diyordu.
"Benim yanımdayken böyle şeyleri giymeni daha çok tercih ederim. Ya da boşver giymemeni tercih ederim."
Asel aynı geçen gün ki gibi göğsüne hafif bir şaplak attı. "Edepsiz! Çok ayıp."
Barış Asel'i belinden tutup bedenine yasladı. "Ayıp nerede ve nasıl olur göstereyim mi? Hem kıyafetten de kurtulmuş olursun." Yavaş yavaş belini okşuyordu.