bölüm 11

33.3K 1.2K 13
                                    

Yavaş adımlarla odadan çıktı. Yere çöktüm. Herşey bitmişti. gözlerim dolmaya bütün bedenimi korku kaplamaya başladı. Arkasından sadece baka kaldım tek kelime söyleyemedim. Bütün suskunluğum boşa gitmişti. Bu zamana kadar kardeşimi korumuştum. Ne yapacağım simdi ben? Kardeşimi nasıl koruyacağım ondan. Gerçekleri anlatsam inanmazki artık bana.
Elim Ayağım titremeye başladı. Yere oturdum. Gözlerimden yaşlar süzülmeye başladı. Göz yaşlarımdan hiçbirşey göremiyordum. Canım o kadar çok yanıyorduki. Nefesim kesiliyordu.
Yapacak tek şey var, kardeşimin yanında olmak. Gözlerimi silip ayağa kalktım. Kapıya yaklaşıp vurmaya başladım. Bağırarak.

Kardeşimin bir suçu yok. Yavuuuzzz aç kapıyı ne olur. Birdefa beni dinle..

🌸🌸🌸🌸🌸🌸🌸

Üç gün sonra....

Üç günden beri onu görmüyordum. Odaya ne zaman giriyor bana ne zaman yemek bırakıyor bilmiyordum. ağlamaktan yorulup uykuya dalıyorum çoğu zaman. Yemek yiyemiyorum. Kardeşime ne yaptı diye kafayı yemek üzereyim artık...

Sabahları uyandığımda ise masada tepsiyle yemek oluyor. Kendimi zorlayarak birkac lokma yiyebiliyorum bazen. Kardeşimi kurtarmak için kendimde olmam gerekiyor. Ama böyle bekleyerekte bir işe yaramıyorki.

Yine akşam oluyor yemeği ben uyurken getirmiş olmalı. Tepsiyi önüme aldım. Kendimi çok yorgun halsiz hissediyordum. Canım yemek istemiyor. Kendimi biraz zorlayarak bir kaç lokma yeiyebildim. Daha fazla yiyemicektim, tepsiyi masaya geri bıraktım.
Yorgunluk iyice çöktü üstüme. Yavaşça yatağa girdim. Üzerimi örtüp gözlerimi kapattım. gözlerimin içi yanıyordu, batıyordu artık. Ağlamaktan başka birşey yapamıyordum. Kalbim korkudan kan ağlıyordu. Bir süre sonra kendimi ne kadar zorlasamda uyumamaya, bedenim bana ihanet ediyor. Kendimden geçiyorum..

🌸🌸🌸🌸🌸🌸🌸

Gözlerimi açtığımda karanlıkla karanlıktan başka birşey göremiyordum. Sabah olması lazımdı. Hem sabah olmasa da bahçedeki  lambanın Işığı aydınlatıyordu odayı. Neler oluyor. Hızlıca kalktım. Etrafıma baktığımda hiçbirşey görünmüyordu. karanlıktan başka.
Bir anda tavandan loş bir ışık yandı. İrkildim. Korkuyla titremeye başladım. Ben buraya nasıl gelmiştim? En son yemek yediğimi hatırlıyorum. bana ilaçmı vermişti yokda? Etrafıma baktığımda, kirli bir yatak, köşede bir kapıdan başla birşey yoktu. önümde ise kocaman bir cam beni yansıtıyordu. yerlerde halı yok betonun soğuğu ayaklarımı donduruyordu. Üşüdüğümü hissettim. Beni neden buraya taşımıştı ki. Korkum artmaya başlamıştı.

Camın öbür tarafından bir ışık belirdi. Ayağa kalkıp cama yaklaştım. Oradada bir oda vardı gördüklerimle  bacaklarım kendimi taşıyamaz oldu. Gözlerimden yaşlar süzülmeye başladı. Hayır hayır o olamazdı. Ona bunu yapamazdı.  Hayır yapamazdı. Ellerimi cama dayayarak ona bakmaya başladım. Elleri tavana bağlı gözünde vücudunda sayısız morluk yara vardı. Koklamaya doyamadığım saçları birbirine girmiş kirlenmişti. Yüzü tam görünmüyordu. Kendinde degildi.
Ağlayarak cama vurmaya başladım. Seslendim, bağırdım hiçbir tepki vermiyordu. Tekrar bağırdım.

Emiiirrrr ablacım aç gözlerini.  Emirr nolur ses ver.

Bacaklarım en sonunda firar etti yere çöküp hıçkıra hıçkıra ağlamaya başladım.

Ablacım affet beni.

Onu öyle görmeye dayanamıyordum. Canım o kadar yanıyorki içimde bir kor yakıyordu bedenimi. Bana ne olduğunun önemi yoktu. Ona dokunmasınlar. Onun canını yakacaklarına benim canımı yaksınlar. Bana yapsınlar işkenceyi. Ablasının bir tanesine yapmasın.
Kendimi kontrol edemiyordum, ağlamam o kadar yoğunlaşıyorki. Ona birşey olmuştu. Onu öldürmüşmüydü yoksa? hayır olamaz, yapamaz.
Cama dayandım bir elim camda yere oturdum, ona seslenmeye tekrar başladım.

Ablacım aç gözlerini. Neolur ölme. Beni bırakma.

Kardeşimin olduğu odanın kapısı açıldı. Yavuz içeri girdi. Elindede bir kova su vardı. Bakışlarını bana yöneltti. Kaşları çatık, gözlerinde sadece öfke kin vardı. Gözlerini benden çekip kardeşime doğru yürüdü. Hayır hayır ona birşey yapacaktı. Hızlıca ayağa kalktım. Ellerimle cama vurarak bağırmaya başladım.

Dokunma ona yaklaşma. bırak kardeşimi. O birşey yapmadı. Onun bir suçu yok. Yavuz beni dinle. Neolur ona dokunma.

Tekrar bana baktı nefretle. Gözleriyle zehirliyordu beni. Tekrar kardeşime yöneldi. Kovayı iki eliyle kavrayıp içindeki suyu kardeşimin yüzüne serpti. Suyun etkisiyle kardeşim kafasını sallayarak yavaşça başını kaldırdı. Öksürmeye başladı. Gözleri kapalıydı. Gözlerini açmadan  yüzünde hafif bir gülümseme belirdi. Neler oluyordu neden gülüyor du? Emir konuşmaya başladı.

Ne o çokmu özledin. Beni görmeden duramıyorsun.

Yavuz dik dik kardeşime bakıyordu. Kardeşim tekrar konuşmaya başladı.

Yinemi cevap vermeyeceksin. Tamda tahmin ettiğim gibi.

Kardeşimin saçlarını kavradı arkaya doğru çekti. Bana bir telaş düştü. ona yine zarar verecekti. Camı yumruklamaya başladım. Bağırarak.

DOKUNMA  KARDEŞİME. RAHAT BIRAK.

Kardeşim aniden gözlerini bana doğru çevirdi bakışlarını. O çok özlediğim kara gözlerini gözlerimle buluşturdu. Şaşkınlıkla irilesti gözleri. Ağzı açıldı şoka girmiş gibi bir süre öylece beni izledi. Sesi biraz titreyerek konuştu.

AAbla ssen yaşıyorsun.

Tavandaki zincirleri zorlayarak bana atıldı. Tekrar konuştu.

Sensin değilim yaşıyorsun. Ölmemişsin.

Cevap verdim.

Benim ablacım ölmedim.

Yüzü aniden aydınlandı. Gözünden yaş süzülerek gülmeye başladı. Dediğimi  tekrarladı.

Sen yaşıyorsun ölmemişsin. Bubu nasıl olur.

Aklına birşey gelmiş gibi kaşlarını çattı. Bakışlarını Yavuz'a yöneltti ve öfkeyle konuşmaya başladı.

Seni benim elimden kimse alamayacak, fırsatın varken beni öldürsün. eğer burdan kurtulursam seni kendi ellerimle öldüreceğim.

Yavuz cevap verdi.

Babamı öldürdüğün gibimi.

O sözüyle bedenim titredi. Kanım dondu. Kardeşimin unutamadığı tek şeydi. Birini öldürmek zorunda kalması. Şimdi onun oğluyla karşı karşıyaydı. Emir'le Yavuz birbirine benziyorlardı. İkisininde korkusu yoktu. Emin tekrar konuştu.

Ben elindeyim ablamı bırak. Madem intikam peşine düştün. Öldür beni. Ben nasıl öldürdüysem. Eğer hak ediyorsam hiç durma.

Yavuz cevap verdi.

O kadar kolay ölmeyeceksin. Ablanda senin yavaş yavaş ölmeni izleyecek. Nasıl babamın ölümünü izlediyse, seninkinide izleyecek ve onu o acıyla serbes bırakacağım.

Duyduklarındaki çıkan her kelimede, kalbim paramparça olmuştu. Vicdanım ona hak veriyordu neden?  kalbim kabullenemiyordu. Eğer kardeşimi öldürürse, bende ölürdüm.....

TUTSAK "Aşkın Esiri" (Tamamlandı)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin