bölüm 30

22.1K 883 27
                                    

Bakışlarını tekrar Yavuz'a çevirdi ve konuştu.

Artık önemi yok.

Yavuz kaşlarını çatıp cevap verdi.

Onu nerden tanıyorsun.

Bu seni ilgilendirmez.

Yavuz sinirden yumruğunu sıkıyordu artık o kadar sert sıkıyorduki elinin damarları ortaya çıkıyordu. Onu öyle görünce korktum. Mert konuşmaya devam etti.

Sen adam değilsin.

Sıktığı yumruğunu ağzının ortasına geçirdi. Mert'in ağzından kan akmaya başladı. korkuyla ellerimle gözlerime kapattım ve onun sesini duydum.

Adamlığı senden öğrenecek değilim.

Bir yumruk daha geçirdi yüzüne. Onlara doğru kostum.  Üçüncü yumruğunuda havaya tam kaldırdı önüne geçtim. şimdi tam aralarındaydım. Yavuz'un tam burnunun dibindeydim. Gözlerinin içine bakarak konuştum.

İzin ver. izin ver ben Konuşayım.

Bana biraz daha yaklaştı. Nefesi dudaklarıma değiyordu. bileğimi kavrayarak beni dış kapıya doğru sürüklemeye başladı. Dış kapının önüne gelince biraz bekledi kapı kendiliğinden açıldı. Benide arkasında sürükleyerek çıktı kapıdan, dışarı çıkınca durup bana döndü ve sinirle konuştu.

Burda bekleyeceksin.

Ne yani beni dışarımı atıyordu. Ben korkarım burda ölürüm. Korkuyla etrafa bakıp Yavuz'a döndüm ve konuştum.

Ben burda bekleyemem.

O zaman arabada bekle. İçeri girmeyeceksin.

Neden izin vermiyorsun onunla konuşmama?

Senin onunla konuşacağın birşeyin yok.

İlk sorduğunda izin vermiştin ama.

Beni sinir ediyorsun. Burda işim biter bitmez, seni evine bırakacağım.

Beni biryere götüremezsin.

Yerinde olsam sabrımı sınamazdım.

Yerimde değilsin.

Ya sabır. Diyerek arkasını döndü eve doğru yürümeye başladı. Bende arkasından yürümeye başladım. Arkasından geldiğimi farkedince anında durdu. Durunca sırtına sert bir sekilde çarptım. Az kalsın burnumu kırıyordum. Aaaahhh diyerek burnumu ovalamaya başladım. Gözlerimi açtığımda bana sinirle baktığını gördüm. Biraz o şekilde bana baktıktan sonra konuştu.

Sana burda kalacaksın dedim.

Bende sana burda kalamam dedim. Korkuyorum.

Ben seninle ne yapacam. Tamam vazgeçtim hadi seni evine bırakacağım.

Hayır gitmek istemiyorum. Mert'le konuşmak istiyorum.

Kızda keçi inadı var.

Olabilir burcumda oğlak zaten.

Bana ters ters bakmaya başladı. Ne var yani konuşmama izin verse. Mert'in gözlerinde gördüğüm neydi onu öğrenmem gerekiyordu. Biraz bekledikten sonra

tamam.

Diyerek kapının önünde beklemeye başladı. Biraz bekleyince kapı açıldı. ilk  giren o oldu ardındanda bende girdim. Biraz ilerleyince koridorda kapının kapanma sesi duyuldu. evin büyük salonuna girdik. Mert gözlerini bize dikmiş dikkatlice bizi izliyordu. Saçları terden ve sudan birbirine yapışmış, ağzındaki kan durmuş ama hala taze yerinde duruyordu. Eskiden bakmaya doyamadığım gözleri yorgun görünüyordu. Bakışlarımı Yavuz'a cevirdim.  Oda pür dikkat beni izliyordu. Kafasıyla olumlu işaret verince Mert'e doğru ilerlemeye başladım. Tam karşısında durdum. Gözleri gözlerimde kenetlenmişti sanki. Tuhaf bir özlem hissediyordum bakışlarında. Yada bana öyle geliyordu. Öyle derin bakıyorduki bir an gözlerimi kaçırdım. Sonra tekrar gözlerinin içine baktım ve konuştum.

Seni dinliyorum.

Bir süre öylece gözlerime baktı sonra derin bir nefes aldı ve konuşmaya başladı.

Seni üniversiteden beri seviyorum. İlk zamanlar pek önemsememiştim sonra uzaktan sana kapılmaya hissettirmeden seni izlemeye başladım. Gün gectikcede azalacağına daha çok büyüyordu sana hayranlığım. Okulu dondurmak zorunda kaldım. Babamın borçları yüzünden kötü işlere bulaştım. Senden umudumu tamamen kesmiştim. İstesemde sana yaklaşamazdım. Ben yeterince pisliğe batmıştım senide sürükleyemezdim, ilk seni sahil kenarında görünce nutkum dondu. Seni bir daha görmeyeceğimi sanıyordum. Senin benim kalbimde yerin hala aynı şekilde durduğunu ogün anladım.

Yavuz'a bakıp bana tekrar döndü ve konuşmasına devam etti.

Adamlarım Yavuz'un evine bir kız girdiğini söyleyince. Kızıda Yavuz'la birlikte kaçınmalarını söyledim. O kızın sen olduğunu görünce beynimden vurulmuşa döndüm. Planım kıza işkence etmekti. Sana zarar veremezdim.

Duyduklarıma inanamıyordum. Herşeyi geçtim. Bir kadına şiddet uygulamayı bile düşünen biri için senelerimi vermişim. Bana aşıkmış, böyle bir adam bana aşık olmasın. Sevmesin. Gözlerim dolmaya başladı hayır onun karşısında ağlamayacakdım. Gözlerimi yumdum. arkamı döndüm. gözlerimi açıtığımda bir damla yaş gözümden süzülmeye başladı çenemden boğazıma doğru. Kapıya doğru ilerlemeye başladım. İnsan bu kadar kötü olamazdı benim sevdiğim dediğim adam bu kadar iğrenç biri olamazdı.

Elvan dur.

Mert'in sesiyle olduğum yerde durdum. Ona dönmedim. Onun yüzünü görmek bile istemiyordum.

Nolur beni dinle.

Yeteri kadar dinlemiştim onu. Daha ne söyleyebilirdi ki? Tek kelime daha duymak istemiyordum artık. Keşke Yavuz götürmek istediğinde gitseydim. Gitseydimde duymasaydım bunları. Tekrar yürümeye başladım.

Elvan lütfen. Sana yalvarıyorum gitme.

Tam koridora girecekken yine onun sesini duydum. Vay beee bana yalvarıyordu. Okulun gözde erkeği bana gitme diye yalvarıyor. Bir zamanlar dalice yolunu gözlediğim. Onun yüzünü asmasına bile günlerce kafama taktiğim erkek, şuan bana yalvarıyor. Hayat ne tuhaf. Ben çoktan ondan uzaklaşmışken. O bana yakınlaşmaya çalışıyordu. Acaba yıllar önce onu ne kadar sevdiğimi bilseydi ne yapardı. İkimizde uzaktan birbirimizi arzularken, hayat öyle bir uzaklaştırmıştıki birbirimizi. Aslında beni ondan korumuştu. Bunu şimdi anlıyorum. Yavuz'a çevirdim bakışlarımı. Gözlerimiz kesişti, eskiden ben Mert'i ne kadar seviyorsam, simdi Yavuz'u bin kat daha çok sevdiğimi anladım. Mert'in yüzüne bakmak istemiyordum ama o susmuyordu, tekrar konuşmaya başladı.

Ertan beyin ölümünde bende ordaydım.

Duyduklarımla hızlıca Mert'e döndüm. Nasıl olabilirdi? O gün üçümüzden başka kimse yoktu. bundan eminim. O orda nasıl olabilirdi? Tekrar konuştu.

Ertan beyi....

Ben çok kötüyüm yaaaa yeni bölümde görüşmek üzere 😁😁

TUTSAK "Aşkın Esiri" (Tamamlandı)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin