Multide Aras'nan İrene var.^^
İyi okumalar.^^Jungkook'tan
Evet Melis Suga hyungu kaçırdı.Normal birşey gibi söylememiz normal mi bende bilmiyorum.Zaten kaçırıldığı yer yan tarafımızdaki ev bence endişelenmeye gerek yok.Ama gidip bir baksam iyi olacak.Oturduğum koltuktan kalkıp kapıya yöneldim.
Sonunda dışarı çıktığımda,karşımdan koşarak geçen bir Melis beklemiyordum.Aceleyle bahçe kapısınıda açıp arkasından koşmaya başladım.Bir insan nasıl bu kadar hızlı koşabilir anlamıyorum.Benden hızlı koşuyordu,nasıl olabilir.Bunu sonra ondan öğrensem iyi olacak.Ah nereye gitti,hadi ama kaybetmiş olamam.Bağırma sesi duyduğumda çokta
uzaktan gelmediğini anladım.Nefes nefese o tarafa yönelmiştim.Ama gördüğüm şeyle saklanmayı tercih ettim.Biri Melisi bayıltmaya başladı.Aslında kurtarmak için giderdimde,sayıları benden fazlaydı.Büyük ihtimal Meriç itiydi.Telefonumu çıkarıp Suga Hyung'u aramaya başladım.Ama meşgule verip duruyordu.
Yani ciddi olamaz diymi,şuanda tamda ihtiyacım vardı.Hemen Jimin Hyung'u aramaya başladım.Bir kaç çalıştan sonra cevap verdi.Bende o sırada o itleri gizli gizli takip ediyordum.
Jimin
"Jungkook.?"diyince hemen cevap verdim."Hyung Melisi kaçırıyorlar."dememle karşı taraftan bir bağırma sesi geldi.
Jimin
"Ne!Nerdesin Jungkook yerini söyle çabuk.!"diyince tekrardan konuşmaya başladım."Ben h-"diyemeden biri kafama silah dayadı.
Jimin
"Nerdesin hadisene!"diyince kafama silah tutan şerefsize göz ucuyla bakıyordum."Cık cık cık,telefonu ver."diyince vermedim.Biraz daha öyle beklerken,Jimin hyung hâla telefonda bağırıyordu.Adam hemen elimden telefonu alıp yere çarptı.Vay şerefsiz o telefon kaç para haberi var mı?
"İyi uykular velet.!"demesiyle kafama birşey vurması bir oldu.Ah bu gerçektende acıttı,şuan yerle öpüştüğümü görüyorum.Yavaş bir biçimde gözlerimde kapanmaya başladı.Zaten hemen sonrasıda karanlıktı.
Melis'ten
Kafam acayip şekilde dönerken yavaş bir şekilde uyanmaya başladım.Gözlerimi hafif araladığımda herşey bulanık görünüyordu.Ellerimin ve ayaklarımın bağlı olduğunu hissettim.Biraz daha gözlerimi alışması için kıpırdattıktan sonra herşeyi daha net görmeye başladım.Bir kulübe gibi ne haltsa herşey tahtadandı.Biraz daha göz gezdirirken,yanımda bağlı birini daha görünce ona baktım.Kafasına siyah birşey geçirmişlerdi ve kim olduğunu bilmiyordum.
Biraz daha dikkatle bakınca onun Jungkook olduğunu anladım.Şaşkın gözlerle ona bakarken, hemen ayılması için konuştum.
"Jungkook kendine gel."dedim ki biraz kıpırdanmaya başladı.Sonrada homurdanmaya başladı.
Jungkook
"Öldüm mü lan.!?"diyince hemen konuştum."Hayır be!"dediğimde kafasını bana doğru çevirdi.
Şuan beni göremiyor,o yüzden de etrafına bakınırken konuştu.Jungkook
"Noona iyi misin.?"diyince ona evet anlamında kafa sallamıştım ki beni göremediğini anladım."Evet iyiyim.Jungkook kafanı bana doğru getir.Bende o kafandaki şeyi çıkarayım."dediğimde tamam diyip kafasını bana doğru eğince,o siyah şeyi ağzımla tutup çektim.Jungkook gözlerini kırpıştırarak etrafına bakarken bende o sırada kafasından çıkardığım şeyi ağzımdan fırlattım.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
ÜST KOMŞULARIMIZ (BTS)
Fanfiction7 kızın üniversite için Güney Korede okumak için gittiklerinde üst komşularının ünlü bir grup olduklarını bilmeyerek alt katta yaşamaya başladılar.Her sabah müzik sesleriyle uyanan kızlar daha fazla dayanamadılar ve bir gün kapılarını çalmışlardı ki...