9. Bölüm : Gençler süper güçlerine kavuşuyor

252 20 3
                                    

Sam büyük bir baş ağrısıyla bir hastane odasında gözlerini açtı. Nasıl ve neden buraya geldiğini hatırlamıyordu. Koluna bağlı olan seruma baktı ve kafasını kaldırıp yanındaki hemşire ile göz göze geldi.

"Neredeyim ben?" Hemşire hızla odadan çıkarken bağırdı.

"Hasta uyandı!" Sam bir an tılsımın parlak görüntüsünü anımsadı. En son hatırladığı görüntü bütün takımın tılsıma doğru yürümesiydi. Birkaç saniye sonra odaya bir doktor, Natasha ve Profesör ile birlikte geldi. Sam Profesör'ü görünce zihni birden açıldı ve neler olduğunu anladı. İlk merak ettiği şey takımıydı.

"Diğerleri iyi mi?" Diye sordu korkarak. Sormasıyla iç sesinin kendini cevaplaması bir oldu. Evet, herkes iyi. Profesör kısa bir süre sonra cevapladı.

"Evet, herkes iyi." Sam buna şaşırsa da tesadüf olduğunu düşündü.

"Neredeyiz, ne oldu bize?" Aynı ses, doğru cevabı Sam'e fısıldamıştı. Şu anda özel bir hastanedesiniz... Doktor hemen söze girdi.

"Şu anda özel bir hastanedesiniz. Patlama sonucu maruz kaldığınız kozmik ışınlar ve yüksek orandaki radyasyon sizi öldürmek yerine genlerinizi değiştirmiş ve sizlere birbirlerinden bağımsız özellikler bahşetmiş."

"Ne gibi bir özellik?"

"Bütün vücudunuzu taramımız sonucunda oldukça ilginç sonuçlara rastladık. Örneğin ışın senin nöronlarını yeniden şekillendirerek ayna nöronlarını olağandışı bir miktarda geliştirerek arttırmış. Beyninin empati yapmakla görevli olduğu bölgeyi en fazla etkilemiş. Tahminlerimize göre sen insanların zihinlerini görebiliyor, düşüncelerini okuyabiliyorsun. Öyle değil mi?" Sam oldukça afallamıştı.

"Evet, soru sorduğumda cevabını siz söylemeden anlıyorum. Bu çok garip. Başka neler yapabilirim?" Natasha yataktan kalkmaya çalışan Sam'i geri yatırdı.

"Henüz tam olarak ne yapabildiğinizi bilmiyoruz. Fakat patlamanın sizin üstünüzde hiçbir olumsuz sebebi olmadığından eminiz." Profesör katıldı.

"İyi bir eğitimle bu yeteneğini geliştirebileceğini öğrendik."

"Peki diğerleri, tılsım onları nasıl etkiledi?"

"İşte en iyi kısım orası. Tahminlerimize göre yetenekleriniz şu şekilde :

Marria : Hayvanlarla iletişim kurabiliyor.
Harry : Cisimlerin atomlarına hükmetme, onları hareket ettirme gücüne sahip
Ted : Kas dayanıklılığı ve %400 lük bir hız artışı
Ashley : Enerjisini tam kapasiteyle kullanabiliyor. Bu da henüz anlayamadığımız şekilde vücudunda ürettiği saf enerjiyi somut bir varlığa dönüştürebilmesine imkan tanıyor." Sam farkında olmadan ağzı açık bir şekilde donup kalmıştı.

"Bu nasıl olur?" Profesör :

"Biliyorum Sam, bunu kabullenmek çok zor. Sadece bilim kurgu filmlerinde gördüğünüz fantastik yeteneklerle yaşamak zorundasınız. Ayrıca bu olanlardan kimsenin haberi olmamalı." Son söylediği cümleyi sert bir ses tonuyla söylemişti.
Sam :

"Bana güvenebilirsiniz efendim. Bundan kimsenin haberi olmayacak." Natasha birbirine kenetlediği kollarını açarken kaşlarını kaldırdı.

"Öyleyse iki saat sonra çatıdaki helikopter pistinde hazır olun. Neler yapabildiğinizi keşfetmeliyiz." Ardından herkes odadan çıkmıştı. Sam elini başına koyarak bir müddet düşündü ve zamanlayıcı kurduktan sonra tekrar uykuya daldı. Bir buçuk saat uyuduktan sonra kurduğu alarm ile uyandı. Kıyafetlerini giydi ve çatıdaki helikopter pistine gitti. Herkes gelince pervaneler çalıştı ve büyük bir gürültüyle helikopter kalkış yaptı. Helikopterde Ajan Natasha, pilot ve takım vardı. Herkes suskundu. Derin düşüncelere dalmışlardı. Sam baktığı kişinin neler düşündüğünü daha iyi bir şekilde anlamaya başladı. Herkes kendi gücünü nasıl kullanabileceğini düşünüyordu. Kısa bir yolculuktan sonra helikopter bir ormana iniş yaptı. Herkes indikten sonra tekrar havalandı ve gökyüzünde kayboldu. Bulundukları yer etrafı çam ağaçlarıyla kaplı, ıssız bir ormandı. Yemyeşil ve uzun çimenler rüzgarın etkisiyle bir sağa bir sola savruluyordu. Natasha herkes inince merakla onu seyreden takıma bir açıklama yapması gerektiğini fark etti.

Genç Koruyucular (Bitirildi)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin