Kalanların Ardından

25. Bölüm - Yeni Evde Keyif

Eylül ve Rüzgar'ın ilişkisi de inişli çıkışlı devam ediyordu. Ufak şeylerden kavga ediyorlardı. Bu zaman zaman Eylülü bezdiriyordu, sürekli onu idare etmesi gerekiyordu. Rüzgar ise kendini ona uydurmak için zorluyordu ama bazen başarılı olamıyordu, onu zorluyordu bu durum. Hiç bir kızla bu kadar uzun süre bir birliktelik yaşamamıştı. İçkiyi bırakmış olması da onda sinir asabiyet yapıyordu. Her ne kadar değişmeye çalışsa da efendi,romantik bir adam olamazdı. Eylül de bunun farkındaydı...

Rüzgar, Serkan'ın böyle açıktan açığa Eylüle yürümesine tahammül edemiyordu. Serkan'ı tek bulunca yanına gider..

Rüzgar : sevgilime yürümeye ne kadar devam ediceksin?

Serkan : ne demek bu?

Rüzgar : gayet iyi anladın. Farketmiyor muyum sanıyorsun? Aşk itirafları etmeler, şarkılar söylemeler falan. Şimdi arkadaşının sevgilisini elinden almaya çalışan çocuk konumuna mı düşmek istiyorsun?

Serkan : Eylül seni sevmiyor, sanki bilmiyorsun... bir kere siz uyumsuzsunuz. Kız senleyken diken üstünde gibi.

Rüzgar : kankasına yavşayan eski sevgilisiyle olması daha mı iyi yani?

Serkan : o bir hataydı. ve ben onu telafi etmek için herşeyi yaparım. Ayrıca sen yapmadın sanki, senin iki ikiz kardeşle de çıktığını hatırlıyorum 10.sınıftayken...

Rüzgar : ben teknik olarak kimseyle çıkmadım çünkü kimseyi sevmedim, hepsi birkaç günlük eğlenceydi. Gurur duymuyorum ama ben kimseye seni seviyorum demedim. Eylül ilk, ona aşık oldum ben....

Serkan : böyle giderse senden kopacak farkında değil misin? Kızlardan alıyorum haberinizi, sürekli kavga ediyormuşsunuz. Bir gün bitecek Rüzgar...

Rüzgar : sus Serkan! Eylül seni arkadaşı olarak görüp sana değer veriyor diye birşey demiyorum ama kızı daha fazla rahatsız etme artık

Serkan birşey demeden çekip gider. Rüzgar ise Serkanın dediklerini düşünür. Hepsinde haklıydı, sürekli kavga edip duruyorlardı...

Güney bir de araba almıştı. Bir jeepti. Songül niye abartı birşey aldığı konusunda biraz sızlanmıştı ama hoşuna da gitmişti. Ders saatleri uydukça kızları da evlerine bırakıp öyle evine gidiyordu. Songül ise resmen ev hanımı olmuştu. Sürekli evde oturmaktan sıkılmıştı, ama bir yandan iyiydi çünkü sınavlara yeniden hazırlanıyordu.

Melis ertesi gün Eylülle konuşmak ister. Ders çıkışını bekler. Rüzgar da kapıda bekliyordu ama yine tartışmaktansa Melis'le konuşmaya karar verir...

İşi bittiğinde Rüzgar onu hala bekliyordu.

Rüzgar : Eylül, bizimkilere gidelim mi? Sevgi sana bir kek tarifi öğretmek için sabırsızlanıyordu...

Eylül de orda tartışmayacaklarını düşünerek kabul eder. Zaten Rüzgarın ailesi çok tatlı insanlardı...

Gittiklerinde Eylülle Sevgi kek yaparlar. Bir ara Sevgi, ufak oğluyla ilgilenmek için mutfaktan çıkar. Eylül de keki yapmaya devam eder. Yüzü gözü un olmuştu...bu sırada Eylülün yalnız kalmasını bekleyen Rüzgar da yanına gelir...

Rüzgar gülüyordu...

Eylül: nooldu neden gülüyorsun?

Rüzgar : sen kek yaptığına emin misin? Baya baya sen kek olmuşsun...

Rüzgar Eylülün yüzündeki ve saçlarındaki unu temizler nazikçe...