Selamunaleyküm Canlar 😍
Açıklamama özür dileyerek başlıyorum. Gerçekten çok üzgünüm. Yaklaşık bir aydır bölüm gelmiyor ama bu kesinlikle benimle alakalı bir şey değil.
Üç haftadır evde değildim. Eve gelince de kitabı düzenleme kararı aldığım için yeni bölümleri düzenlemeden sonra atacaktım ama yorumlarınız ve özelden gelen mesajlardan sonra bayramdan önce yeni bölüm atma kararı aldım.
Bir de yazarı unutmanızı istemedim. (🙈🙉🙊)
Bu arada bugün Arefe günü. Yarın Bayram.
Kurban Bayramımız Mübarek Olsun. Rabbim kurbanlarımız kabul etsin İnşaAllah🐏🐑🐐
Sizi bölümle baş başa bırakıyorum.
Oy ve yorumlarınızı bekliyorum 😘
Keyifli okumalar 💕
Gözlerimi açmaya çalışıp yatakta genleşirken yavaşça yan tarafa döndüm. Emir hâlâ uyuyordu... O uyanmadan yataktan kalksam iyi olacaktı yoksa yine beni oyalayıp kahvaltıya geciktirecekti. Geç kalmak sorun değildi ama aşağı indiğimizde Hira teyze ve Ahmet amcanın bakışları beni utandırıyordu. Yavaşça yataktan kalkıp banyoya girdim. Banyo yapıp çıktıktan sonra üzerimi giyinip makyaj masasına oturdum. Nemli saçlarımı açmaya çalışırken ellerimin üzerinde başka bir el hissedince irkildim. Aynaya baktığımda Emiri gördüm. Gözlerime bakan güler yüzünü görünce ben de tebessüm edip gözlerinin içine baktım. Yüzünü kulağıma yaklaştırıp hafif bir sesle konuştu.
"Günaydın karıcığım. Sıhhatler olsun."
"Günaydın kocacığım. Teşekkür ederim." elimdeki tarağı alıp saçımla uğraşırken benimle de uğraşmaya başlamıştı.
"Mis gibi kokuyorsun. Uyandırsaydın birlikte girerdik banyoya." O gıcık gıcık gülerken otururduğum pufun üzerinden kalkıp hafifçe koluna vurdum. İyice edepsiz olmuştu.
"Yaa... Ondan sonra da banyodan hiç çıkmayalım değil mi?" deyip kapıya yöneldim.
"Hadi... Sen de duşunu al, gel. Kahvaltıya geç kalmayalım."
"Bence biz yine de şu birlikte duş işini düşünelim." deyip yavaşça yanıma yaklaşırken kapıyı açıp dışarı çıktım. Niyeti iyice bozmuştu. Kaçmadan kurtulamayacaktım elinden.
"Banyo yapıp gel. Kahvaltıda görüşürüz." deyip koşarcasına merdivenlerden inerek mutfağa girdim.
Hira teyze masaya oturmuş yanındaki bakıcı kızla konuşurken ben de yanlarına gidip masaya oturdum.
İki gün önce Hira teyzeyi hastaneden çıkarmıştık. Doktor sürekli kontrol altında olması gerektiğini söyleyince bir de onun ilaç saatlerini takip edecek, banyo ve tuvaletinde yardımcı olacak bir bakıcı ayarlamıştık. Bakıcı dediysem öyle 35-40 yaşlarında, evli, üç beş çocuk annesi kendi halinde bir bakıcı değildi. 23 yaşında üniversiteyi yeni bitirmiş genç ve güzel bir kızdı. Emir kızı eve ilk getirdiğinde sinirlenmiştim ama annesi için olduğundan dolayı bir şey söylememiştim. Kızın genç ve güzel olması sorun değildi. Kısacık şeyler giyip ağzını yaya yaya konuşması beni sinir ediyordu. Hira teyzeyle daha ilk andan anlaşmıştı ama konuşma tarzı, oturup kalkışı, Emire bakışları kıza sinir olmama yetmişti. Birkaç tane daha tuhaf hareketlerini görürsem çok kötü şeyler olacaktı.
Hira teyze beni fark edince Arzuyla konuşmasını bitirip bana döndü.
"Günaydın kızım."
"Günaydın anne."
ŞİMDİ OKUDUĞUN
HAYATIMIN KÖRDÜĞÜMÜ
Ficção GeralAbim kollarını benden çekip yüzümü göğsünden kaldırarak buğulu gözlerime baktı. "Niye ağlıyorsun?" "Geldin! Yanıma geldin! Mutluluktan ağlıyorum." Tekrar saçlarımı okşarken Emir de yanıma gelip gözlerime baktı. Bakışlarım birkaç saniyeliğine Emire...