Selamunaleyküm Canlar 😘
Evet biraz geciktim hatta bu kim? Kim aldı bunu wattpade? Atın şunu dışarı diyebilirsiniz ki haklısınız da ama aşağıdaki açıklamayı okursanız beni daha iyi anlayacaksınız.Yaklaşık bir aydır burada yokum çünkü evimde değildim. Şöyle söyleyeyim, dört günde dört farklı şehirdeydim ve çok yorucu bir ay geçirdim. Şu son üç gün öncesine kadar bu bölüm bile yoktu çünkü yoğun ve tempolu günler geçiriyorum.
Haftaya motorsiklet sınavım var ,onun için kursa gidiyorum ve vücudumda morarmayan yer kalmadı. Moralim çok bozuk bu konuda 😒
Üç hafta sonra da vizelerim başlıyor ve alttan derslerle birlikte 8 dersim var ama doğru dürüst çalışamadım.Ve ayriyeten başka problemler daha varki onlar en kötüsü. Onları hiç söylemeyeyim...
Açıkçası yaşamakta zorlanıyorum ve bu aralar fazla kırgınım, içimdeki yorgunluk geçmiyor. Bu konuda sizden sadece bol bol dua bekliyorum.
Yeni bölüm heyecanınızı kursağınızda bırakıp sizi dertlere boğdum ama sitem eden arkadaşlar için yazdım bu notu. Gerçekten tek işim bu olsaydı ve tek derdim size müko bölümler yetiştirmek olsaydı keşke.
Neyse bölüm kadar uzun bir nottan sonra sizi upuzun bir bölümle baş başa bırakıyorum.
Oy ve özellikle satır arası yorumlarınızı bekliyorum 😍
Keyifli okumalar 💕
Çayın suyunu ocağa koyup menemen için domatesleri çıkardım. Sanki gözlerimi açar açmaz kokusu burnuma gelmişti. Uzun zamandır yemiyordum ve canım çekmişti. Gerçi üzerimde hafif bir halsizlik vardı ama mevsim değişikliğindendi büyük ihtimal. Hem canımın istediği her şeyi sınırsızca yemek hem de midem çabuk bulandığı için hiçbir şey yememek istiyordum ama menemenin hâyâli bile ağzımı sulandırmıştı. Bir gariplik vardı üzerimde, hasta olacaktım galiba. Belki de normal bir hayatı bünye kabul etmiyordu.
Yaklaşık 1 haftadır her şey fazla dengeli ve düzenli gidiyordu. Sabah kahvaltımızı Emirle birlikte yapıyor evden birlikte çıkıyorduk. Öğlen yemeğini bazen bizim kafede bazense dışarıda yiyorduk. Akşam beni iş çıkışı beni kafeden alıyor akşam yemeğini de genelde birlikte yapıyorduk. Tabi bazen de dışarıda yiyor eve gelince ya belirli saatlerde birbirimiz için seçtiğimiz kitapları okuyor ya da televizyonun altındaki büyük filmlikten rastgele film seçip film izliyorduk. Biz galiba işin sağlamasını yapıyorduk. Başkaları önce sevgili olur daha sonra evlenirdi biz ise önce evlenmiş şimdide iki sevgili gibi birbirimizin üzerine titreyip nazlanıyorduk. Tabi bu kadar güzel şey beni korkutuyordu da. Herşey bu kadar iyiyken ve güzel giderken kötü şeyler olmasından, yine üzülmekten korkuyordum. Tam güzel zamanlar geçirirken, mutlu olmuşken, Emirle yeni bir hayata başlamışken birşeylerin ters gitmesinden korkuyordum. Belki de saçma düşünüyordum. İnsan mutlu olduğu için ve yüzü güldüğü için bedel öder miydi? Ya da mutluluğun bir bedeli var mıydı? Eğer öyle bir bedel varsa bile ben kesinlikle bu bedeli ödemiştim. Belki de yaşadıklarım yaşayacaklarımın fragmanıydı bilemiyorum ama tek bildiğim şu an bulutların üstünde olduğumdu.
Son birkaç gündür sohbetlerimizin konusu eskiler, çocukluğumuz, ilk tanıştığımız zamanlar ve daha sonralarıydı. Kısacası anılarımızdı... Çocukken ben sütü ne kadar çok içiyorsam Emir hayatta içmezmiş. Herkes süt içmek zorunda değildi ama sebebi çok komikti. Bir gün televizyondaki belgesel kanalından sütün nasıl oluştuğunu ve nasıl sağıldığını görünce sütten tiksinmiş. O zaman çok küçük olduğu için sütün paketlerde yapıldığını sanıyormuş. Bunu duyunca çok gülmüştüm. Ama abimle tanışma ve arkadaş olma hikayeleri daha komikti. İlk okulda ikisi de farklı sınıflardayken iki sınıf arasında kavga çıkmış ve herkes kavga için birbiriyle eşleşirken abimle de Emir karşı karşıya gelmiş. İki sınıfta okul çıkışı sözleşip okulun arkasındaki korulukta birbirine girmişler. Okuldaki hademe kavgayı fark edip öğretmenlere haber verince kavgayı ayırıp veliler çağrılmış annem ve Hira teyze orada tanışıp birbirlerine gelip gitmeye başlayınca abimle ikisi de anlaşmaya ve arkadaş olmaya başlamış. Daha sonra başka sınıflardaki kavgaya birlik olup gitmişler, kız arkadaş seçerken birbirlerini düşünüp kankası olan kızlarla çıkmışlar ve yine ne yaparlarsa yapsınlar her konuda hep birbirlerine danışarak yapmışlardı.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
HAYATIMIN KÖRDÜĞÜMÜ
Ficção GeralAbim kollarını benden çekip yüzümü göğsünden kaldırarak buğulu gözlerime baktı. "Niye ağlıyorsun?" "Geldin! Yanıma geldin! Mutluluktan ağlıyorum." Tekrar saçlarımı okşarken Emir de yanıma gelip gözlerime baktı. Bakışlarım birkaç saniyeliğine Emire...