Selamunaleyküm Canlar 😘
Evet... Sürpriz....
Yeni bölüm beklediğinizden daha erken geldi biliyorum. Bununla ilgili küçük bir açıklama yapacağım.
Bu kitabı yaklaşık 2 yıl önce yazmaya başladım ve şu an ilk bölümlere baktığım zaman ne kadar yanlış ve eksik yazdığımı gördüm. Duygu geçişi ve betimlemeler çok az. Bunun için ilk bölümden itibaren kitabı düzenlemeye alacağım... Tabi bölümleri düzenledikçe atacağım ve yeni bölümler gelecek ama bu biraz zaman alabilir. Bunun için sizden çok az bir süre daha istiyorum.
Oy ve yorumlarınızı bekliyorum 😍
Keyifli okumalar 💕
Bazen hayatta hiç beklemediğimiz şeyler olurdu... Hayat her zaman sürpriz yapar ama bu sürprizler her zaman güzel olmazdı. Beklentilerimiz yüksek hayallerimiz çok olsa da hayat her zaman beklentilerimizi karşılamıyor çok olan hayallerimizi yok sayabiliyordu. Ben nasıl, bir gün Emirle evlenebileceğimi düşünmeyip evlendiysem Oğuz ve Şeymanın da bu duruma geleceği aklıma gelmezdi. Sevmek farklı bir şeydi. İnsan sadece teni değil o tenin içindeki ruhu da sevebilirdi... Bu kadar kısa sürede anlaşıp, yakınlaşmaları hiç düşünmediğim bir şeydi. En azından Şeymadan dolayı düşünmezdim... Her zaman planlı ve akıllı bir kızdı... Ama demek ki bazen planlarımız yaşayacaklarımızın önüne geçemiyordu...
Şimdi Şeyma ne olacaktı? Bu psikolojiyle nasıl yaşayacaktı? Oğuz Şeymayı sevmediyse niye birlikte olmuştu? Ya da sevgisinden emin olmayan bir adam sevgisinden emin olmadığı bir kadına dokunabilir miydi? Bir anlık bir arzu mu onları bu hâle getirmişti yoksa emin olunmayan duygular mı anlamamıştım ama bildiğim tek şey vardı o da bir hikayeyi başlamadan bitirmişti...
Şeyma mesajdan sonra küçük bir sinir krizi geçirmiş bağırıp çağırıp saatlerce ağlamıştı. Sakinleştirmeye çalışsak da iyice kendinden geçtiği için sakinleştirici iğne yapmak zorunda kalmıştık. O iğnenin etkisiyle uyurken biz de eve gitmeden önce Hira teyzenin yanına gittik. O da uyuyordu, doktoruyla konuşup son durumunu öğrendikten sonra tekrar Şeymanın yanına gittik.
Şeyma uyanınca onu da alıp hastaneden çıktık. Yolda Ayşe teyzeyi arayıp misafir odasını hazırlamasını söylemiştim. Daha sonra Şeymanın babasını, Atıf amcayı arayıp Şeymanın bugün biz de kalacağını, birlikte kız kıza bir gece geçireceğimizi söyleyip izin almıştım.
Eve geldiğimizde Şeymayı Ayşe hanımın hazırladığı odaya götürdüm... Üzerindeki kıyafetleri çıkarmadan küvete oturtup yıkadım. Banyodan sonra temiz kıyafet verip giyinmesi için odadan çıktım. Emirle Oğuz ve Şeyma konusunu tekrar konuşmam lazımdı... Bu konunun üzerinde durup çözüme kavuşturmamız gerekiyordu. Salona, onun yanına gittim... Kravatını çıkarmış, başını koltuğun kenarına koymuş uzanıyordu... Hem işi, hem annesi, hem Oğuz, hem Şeyma... Hepsi onu yormuştu...
Ne kadar birçok zaman beni sinir etse de en sevdiğim hâli uyurkendi... En masum, en sakin ve en etkisiz olduğu zamandı... Ama burada yatarsa her yeri tutulacaktı. Yanına yaklaşıp koluna dokundum.
"Emir... Emir kalk yerine yat istersen..." birden gözlerini açıp gözlerimin içine baktı.
"Uyumuyor muydun sen?"
"Uyumuyordum... Yorucu bir gündü, uzanıyordum."
"İstersen odaya çık, yatağına yat. Daha rahat dinlenirsin."
"Açken pek uyuyamam. Birşeyler atıştırıp yatarım."
"Ayşe teyze yemek hazırlamış. Şeymaya birşeyler hazırlayacağım. İstersen-"
ŞİMDİ OKUDUĞUN
HAYATIMIN KÖRDÜĞÜMÜ
Ficción GeneralAbim kollarını benden çekip yüzümü göğsünden kaldırarak buğulu gözlerime baktı. "Niye ağlıyorsun?" "Geldin! Yanıma geldin! Mutluluktan ağlıyorum." Tekrar saçlarımı okşarken Emir de yanıma gelip gözlerime baktı. Bakışlarım birkaç saniyeliğine Emire...