"Hoş geldin Rüzgâr abi," dedim. Bana baktı, gülümsedi ve sarıldı.
"Hoş bulduk kardeşim," güldüm. Ayrıldık, ama hâla birbirimize bakıyoruz.
"Sana nasıl teşekkür edeceğimi inan bana bilmiyorum," ay teşekkür diyor.
"Teşekkür mü? Böyle güzel bir iyilik teşekkür için yapılmaz, yapılamaz. Merak etme sen bana en büyük iyiliği yapıp buraya geldin zaten,"
"Buraya gelmekten başka çarem yoktu." Ferit abiye hayret ediyorum, hiç lafa karışmadı ya.
"Olsun." Taylan abi, Rüzgâr abinin sırtına atlayıp;
"Lan oğlum! Hani 180'din? Benden 3 parmak uzunsun," abisinin saçlarını karıştırdı.
"Sırtıma atlamanı özlemişim lan! 180'ndim bir kaç sene önce,"
"Öldüğünde 180'din abi. Dur şimdi," Taylan abi kahkaha attı. "Ben bir tuhaf oldum lan. Önceden öldüğünü söylediğimde içten içe çığlık atardım, şimdi ise göbek! Ulan mutluyum be! Seviyorum seni it," güldüm.
"Tanışamadık. Ben Ferit," Ferit abi elini uzattı Rüzgâr abiye, Rüzgâr abi de sıktı.
"Rüzgâr," Kayra abi uzaktan baş selamı verip;
"Kayra," diyerek bitirdi konuşmasını.
"Alen ben, memnun oldum."
"Bende memnun oldum, meşhur Alen bey." Rüzgâr bey abi, ne yapıyorsun acaba? Niye deşifre ediyorsun?
"Meşhur?" Alen, bana dönünce sadece gülümseyebildim.
"İren, senden baya baya bahsederdi." Alen kahkaha attı.
"İren, benden mi bahsedecek? Bizim İren? Yahu sen Arel'le karıştırmışsındır. Arel abim, ben Alen." Koltuktan yastık alıp Alen'e attım.
"Niye bahsetmiyeyim? İkizim değil misin sen? Senden bahsetmicem de gidip elin adamından mı bahsedeceğim, Alen!" Gülüp yanıma geldi ve kolunu omzuma attı.
"Sen abimi daha çok seviyorsun ya, o yüzden dedim ikiz. Kızma hemen," kulağına yaklaşıp küfür ettim, kahkaha attı.
"Ben Levent," Levent'le de tokalaştı.
"Uras ben," Uras uzaktan selamını verip tekrar abilerin arkasına geçip duvara yaslandı. Sanki baska duvar yok!
"Begüm bende, memnun oldum abi." Bakın işte bu kız... bu kız benim ay parçam. Hemen abi diyor ya, yerim ben bunu.
"Memnun oldum kardeşim,"
"Ayakta kaldık, oturalım." Koltuklara geçtik.
"Koltukta maşallah çok ufakmış," Rüzgâr abinin dediğine güldük.
"Bize anca abi," sustuk. Bizimkiler normale döndü, herkes kendi aleminde.
"Abi be gel terasa çıkalım!" Rüzgâr abi, bana baktı sonra ayağa kalktı.
"Çıkalım Taylan'ım," onlar yukarı çıktı. Telefonum titredi, Ali'den mesaj var. Açtım.
"Ali : Mark'a sorabilirsin, onda numaran var. Mark, böyle şeyler yaparken eve gelecek kişilerin telefon numarasını alıyor. Evet gizlice alması suç, ama Mark bu laftan anlamaz.
Tamam.
Eeee.
Ne yapıyorsun?Ali : Sokaktayım öyle geziyorum. Sen?
Bu saatte? Sokakta? Saatten haberin var mı?
Ali : Babamla kavga ettim, üstüne annemle de kapışınca babamla dedem, beni evden kapı dışarı ettiler. Emin ol her erkek bir kere bile olsa evden kovulmuş, bir zaman sonra affedilmiştir.

ŞİMDİ OKUDUĞUN
Bordo Ev -Orijinal-
Humor•Bordo Ev• İlk yayımda olduğu zamanki halidir, kitapla veya diğer düzenlenmiş haliyle alakası yoktur. Sene 2016 İçinde bolca yazım hatası vardır. Sadece aile kurgusudur. Lgbti+ yoktur, karakterlerin hepsi kardeşler veya birbirlerini kardeş gibi görü...