İren'den
"Ağlamak istiyorum." Uras kendini koltuğa atıp elleriyle yüzünü kapadı.
"Ne oldu lan?" Uras kendi kafasına yumruk attı.
"Lan ne oldu?" Uras, Alen'e yaslandı.
"Okulların açılmasına bir hafta kaldı," ne? 1 hafta mı?
"Ne?" Alen ayağa fırladı, "ne demek bir hafta? Ulan bir hafta, 7 gün demek! Nasıl bir hafta ya? Koskocaman 3 ay ne ara bitti? Hep senin yüzünden İren!"
"Benim ne suçum var lan?"
"Şaka dedin, yapalım dedin. Aha tatil bitti! Ya ben kendimi hazır hissetmiyorum,"
"Katılmasaydın lan! Zorla mı kattım seni?" Ayağa kalkıp Rüzgâr abimin yanına oturdum ve internetten bulduğum motorun resimlerini göstermeye başladım.
"Ben askere gidicem! Abimin yanına hemde. Okula gitmekten 1000 kat daha iyiydir askerlik," Alen'i takmadım.
"Sence de bu motorun için çok ucuz bir fiyat değil mi ya?" Telefonu elimden aldı.
"Öyle. Vardır bunda bir şeyler," motorun resimlerini tek tek büyüterek baktı.
"Çok fazla efek kullanmış, markası bile zor okunuyor." Taylan abi, motorun sol aynasını gösterdi, "aynaları bile bulanıklaştırmış. Yani bu da demek oluyor ki motor da çizikler var,"
"Çizik olsun da niye bu kadar bulanıklaştırsın? Bence başka bir şey daha var." Rüzgâr abi telefonumu bana uzatıp kendi telefonunu çıkardı. "Ben bu adamı bulur, motoru görmeye giderim. Eğer motorun bakımı falan çok masraf çıkarmazsa alırım. Bir daha o fiyatta o motoru bulmak imkansızdır," oradaki numarayı arayıp telefonu kulağına koydu. Alen elinde valizle merdivenlerden iniyor. Nereye gidiyor bu?
"Nereye lan?"
"Askere," Levent'le aynı anda kahkaha attık.
"Niye kardeşim? Hayırdır?" Ferit abinin sorusunu ben yanıtladım.
"Bu. Bu salak, okula gitmemek için." Dayanamayıp kahkaha atmaya devam ettim. Bir de valiz doldurmuş ya.
"Okula gitmemek için, askere gidiyorum. Hadi sağlıcakla," ayakkabılarını giymeye gitti.
"Lan dur! Almazlar seni,"
"O zaman kaçarım bende." Kapıyı açtı ve hızlıca dışarı çıktık.
"Gidiyor." Birbirimize baktı. "Gidiyor lan!" Koşup dışarı çıktım. Bayır aşağı inmiş bile.
"Alen!" Duymuyor it. Koşup koşup sırtına atladım. "Duysuna beni it." Durunca sırtından indim ve önüne geçtim.
"Manyak mısın oğlum sen? Okula gitmek istemediğin için askere mi gidilir? Daha 17'sin lan sen," omuz silkti.
"Sen karışma İren. Senin notların iyi tabii, rahatsın sen. Ben 50'den yukarı not alabilmek için afedersin ama kıçımı yırtıyorum."
"Bunu mu dert ettin lan? Tamam ben çalıştırırım seni," kafama vurdu.
"Çalıştırıcam diyorsun, ama çalıştırıyor musun ki? Kaçıyorsun hemen!" Rüzgâr abi geldi ve sorun ne gibisinden mimiklerini oynattı.

ŞİMDİ OKUDUĞUN
Bordo Ev -Orijinal-
Humor•Bordo Ev• İlk yayımda olduğu zamanki halidir, kitapla veya diğer düzenlenmiş haliyle alakası yoktur. Sene 2016 İçinde bolca yazım hatası vardır. Sadece aile kurgusudur. Lgbti+ yoktur, karakterlerin hepsi kardeşler veya birbirlerini kardeş gibi görü...