19.Bölüm

1.4K 77 24
                                    

Toprak gülmeye başlar...

Toprak : ulan Ali, ne alem adamsın! Oğlum ben sana insanları topla gel mi dedim?

Ali : gel iste diyince... ben bilemedim...

Toprak : oğlum ben kardeşini de al gelin demek istedim...

Yine gülmeye başlar...

Ali : Aylin gelemedi, dersleri var.

Eylül : olsun, dersleri daha önemli.

Toprak : tabii tabii, çalışsın kız

Feride : hayatım tamam, artık uzatmasan mı?

Toprak : tamam tamam... biz de verdik gitti o zaman..

Toprak yüzükleri takar...

Toprak :Ali, bak, kızımızı üzmek, onu tehlikeye atmak yok... o şartla onay veriyorum...

Ali : merak etme Toprak.

Güney ile Yağmur dans etmeye devam ediyorlardı...

Güney : şey, artık otursak mı? Yoruldum da ben

Yağmur : tabii..

Güney : Yağmur

Yağmur : efendim?

Güney: sen de oğlunla mutlu ol. Hiç kimsenin, hele de değmeyecek bir erkeğin seni üzmesine asla izin verme...

Yağmur : belki bir gün yollarımız yeniden kesişir...

Güney : belki yine gelirim buraya

Yağmur : gelirsen mutlaka ara...

Yemeklerini bitirdikten sonra kalkarlar...

Güney : ararım... kalkalım mı artık?

Yağmur : olur...

Güney, Emre'yi evden alıp yeniden arabaya getirir. Emre çoktan uyumuştu bile, kucağında taşır sonra da arka koltuğa yatırır...

Yağmur : hayret, uyumuş mu bu saatte?

Güney : öyle görünüyo

Yağmur : normalde onu asla bu saatte uyutamam...

Fazla geçmeden Yağmurların evine gelirler...

Yağmur : işte geldik...

Güney: aynen...

Yağmur ve Güney sessizce bir süre arabada otururlar, ikisi de kalkmıyordu...

Güney :dur ben Emre'yi kaldırmana yardım edeyim...

Güney :dur ben Emre'yi kaldırmana yardım edeyim

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

O sırada Yağmur, Güney'in dudaklarına yapışır...

Kızlar, yorucu günün ardından evlerine gelmişlerdi.

Kader : ay bunu söyleyeceğimi asla tahmin etmezdim ama ben burayı çok özledim kızlar

Cemre : al bizden de o kadar. Burası cennet gibi geldi bize de ilk geldiğimiz gün, hapishanede değil, kendi evimizdeyiz artık

Kader : hepsinden önemlisi sizler yanımdasınız, yine bir aradayız... Songül hariç

Meral : Ay Kader, gelir gelmez ortamı drama boğdun tebrik ederim...

Kader : aa bana diyene bak, sen de ağlıyosun

Meral : ben de kalpsiz değilim canısı, benim de duygularım var. O benim de kardeşimdi.

Kader : afedersin, öyle demek istemedim...

Cemre : kızlar Meral haklı, tamam, ağlamıyoruz. Hem bugün çok güzel bir gündü dimi? Kader aramızda, Eylül'ün isteme gecesi vardı.

Meral :galiba hayatımız sonunda güzel gitmeye başlıyor kızlar, ne dersiniz?

Kader : umarım Meral...

Eylül : umarım.

Meral : ay ne geceydi ama... Ali nasıl Feride hanım gibi dayanamayıp "ben Eylül'ü aldım gitti" demedi hayret ettim.

Cemre : Serkan araya girmeseydi yapabilirdi, ben korktum açıkçası

Kader : vay be, Eylül, sen de evleniyorsun kardeşim... bu ev giderek sessizleşecek

Eylül : daha bir yere gittiğim yok. Mezun olmama ohoo çok var

Kader : olsun... özlerim ben. Kızlar ne dicem, bu gece hep beraber yatalım mı?

Cemre : bana uyar

Eylül : olur tabii

Meral cevap vermeyince üçü de ona bakar...

Meral : yatarız tabii canısılar...

Güney, Yağmur'dan böyle birşey beklemiyordu. Bir anlığına karşılık verdi. Yağmur ise ayrıldıklarında ona bakıyordu. Güney hemen kafasını çevirdi ve Emre'yi taşımak bahanesityle arabadan inmeye çalıştı...

Güney : özür dilerim... şey.. ben yardım edeyim...

Yağmur : çok özür dilerim Güney.. dur, sen inme, ben alırım Emre'yi... Güney?

Güney : efendim?

Yağmur : kendine iyi bak

Güney : sen de, sen de kendine iyi bak

Güney onlar iner inmez arabayı sürekli gittiği meydana doğru sürer. Bir banka oturmuştu, aklında Yağmur'un onu öptüğü an vardı, kendinden nefret etti, elinin tersiyle dudağını silip oturduğu banka yumruğunu vurur...

Güney : Songül, Maria... özür dilerim, özür dilerim, ben böyle olsun istemedim... ama seni hayal kırıklığına uğrattım, Leonardo'n sana ihanet etti...

Kırgın ÇiçeklerHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin