48.Bölüm

1.1K 72 22
                                    

Güney: babacım... nooldu neden böyle dedin şimdi?

Songül : hayır hayır evlenme... annem olmasın o benim hayır baba noolur evlenme

Songül ağlayarak odasına çıkmıştı... Güney de peşinden Songül'ün odasına çıkmıştı...

Güney : tamam babacım, eğer evlenmemi istemiyorsan evlenmem. Ama bana neden olduğunu söyle... Yağmur ablanı sevmiyor musun?

Songül :seviyorum

Güney : aa anladım... sen Yağmur ablanla evlenince benim Emre'yi daha çok seveceğimi falan mı düşündün?

Songül : hayır...

Güney : o zaman prensesim... o zaman neden istemiyorsun?

Songül : benim annem öldü... ya Yağmur abla da ölürse?

Güney ne diyeceğini şaşırmıştı çünkü Songül'ün böyle birşey düşüneceğini hiç tahmin etmemişti...

Güney : güzel kızım, olur mu öyle şey? Annen sana hamileyken bir kaza geçirdi bebeğim.. o yüzden sen de beklediğimizden önce doğdun... annen de dayanamadı... ama biz evlendik diye olmadı bunlar... Yağmur ablana böyle birşey olmayacak...

Songül : olmaz dimi? Yağmur abla da ölmesin...

Güney : ölmeyecek kızım... noolur ağlama hadi...

Songül babasına sarılmıştı, Güney de kızına sarıldı sıkı sıkı... sonra da gözyaşlarını sildi...

Eylül gece yurtta dolaşırken bir ağlama sesi duyar, sesin geldiği yere bakınca yurda yeni gelen kızlardan birinin sayıkladığını duyar... anne diye sayıklıyordu kız. Yanına gider...

Eylül : şişşt... ağlama güzelim.. hadi yeniden uyumaya çalış...

Duru: Eylül abla, ben annemi çok özledim...

Eylül kıza sarılır...

Duru : benim yanımda durur musun? Lütfen...

Eylül : tabii.. tabii dururum...

Ali evine gelir ve birkaç eşya toplar, geri kalanları da koliler. Toprak onu kolileri dışarı çıkarırken görünce şaşırır...

Toprak : Ali... oğlum naapıyosun kolilerle dışarıda? Ne bunlar?

Ali : şurdakiler kızların evine gidicek, şunları da ben alıcam...

Toprak : anlamıyorum...

Ali : taşınıyorum Toprak...

Toprak : ne?! Nereye gidiyorsunuz? Eylül neden bahsetmedi bize bundan?

Ali : boşanacağımızı da söylemedi demek ki.. neyse öğrendin işte

Feride : ne boşanması canım, ne saçmalıyorsunuz siz?

Ali : daha 5 yıl önce olması gereken birşeydi bu, biz evlenerek hata yaptık. Ben Eylülü ve kızları hapse gönderdiğim gün bitti aslında Feride...

Feride :saçmalama Ali, gel içeri konuşalım bi.

Ali : Eylül istedi ama haklı, birşey de diyemiyorum ki Feride.

Eylül ise yurttan çıkamamıştı daha.. telefonu çalmıştı, kesin o arıyordu...

Adam : aferin, seninki evi boşaltmış, gidiyor... bu kadar çabuk yapacağını düşünmemiştim açıkçası

Eylül : tamam hadi istediğini yaptım, bırak kızı...

Adam : olmaz... şimdi bırakırsam ne olacak, ertesi gün ona durumu anlatır barışırsınız... boşandığınızı görmeden kızı bırakmam...

Eylül : Allah senin belanı versin!

Adam : bela okuma!

Eylül telefonu kapatıp ağlamaya başlar...

Mecbur kalmıştı bunu yapmaya... ya boşanacaktı ya da o pislik Aylin'e birşey yapacaktı. Kendisi yüzünden Aylin'in başına birşey gelse zaten Ali'nin yüzüne bakamazdı. İki türlü de Ali'yi kaybedecekti...

1 hafta sonra...
Eylül o günden sonra kızlarda kalmaya başlar... Cemre bir yandan mutlu olsa da bunu Eylül'den saklamaya çalışıyordu. Boşanma arifesinde olan kardeşinin yanında evleneceği için nasıl sevinebilirdi ki...

Eylül erkenden kalkıp hiçbirşey olmamış gibi kahvaltı hazırlar...

Meral : günaydın canısı...

Eylül : günaydın kızlar..

Meral : canısı sen ne zaman kalktın?

Eylül : her zamanki gibi 8de. hadi kahvaltı edin, ben adliyeye gidicem...

Cemre : olmaz öyle şey, biz de geliyoruz

Kader : aynen seni yalnız bırakamayız

Eylül : gelecekseniz şahitlik yaparsınız

Meral : pardon da neye şahitlik yapacağız?

Eylül : son zamanlardaki mutsuzluğuma, hapse girişimizin suçlusunun Ali oluşuna... eğer konuşmayacaksanız gelmeyin, istemiyorum

Kader : tamam kardeşim, geliriz. Şahitlik de yaparız, yeter ki sen mutlu ol

Cemre ve Meral şokla Kader'e bakar. Eylül hazırlanmak için odasına gittiğinde Meral hemen Kader'e döner..

Meral : kızım sen aptal mısın? Ne şahitliği ya?!

Cemre : aynen ya, olmaz ben yapamam... kardeşimin boşanmasını sağlayamam...

Kader : ay Meral... bir de bana aptal dersin.. benim var bir bildiğim... hadi hazırlanın, biz de şahit olucaz...

Meral de Cemre de birşey anlamaz ama Kader birşeyler düşünmüştü...

Kırgın ÇiçeklerHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin