#bangtansonyeondanBestOfMe
Multi Medya | Park Jimin
▪▪▪▪▪▪▪▪
Elindeki içkiyi yavaşça dudaklarına yaklaştırırken, ciddiyeti barındırdığı gözlerini üzerime dikti.
"Sadece bir alış-veriş yapacağız seninle lavinia. Sen bana istediğimi vereceksin, bende sana istediğini."
İyide neden? O kimdi? Daha doğrusu ben neden şuan tamamı altın kaplama olan bir odada oturmuş kim olduğunu bilmediğim bir herifle konuşuyordum?
"Sen kimsin?"
Sorum açık ve netti. İçinde bulunduğum duruma boğazıma kadar batmışken artık böyleydim. Böyle olmak zorundaydım.
Açık ve net olmak zorundaydım. Gerekirse ahkam kesmek, bağırıp çağırmak zorundaydım.
"Vampir krallığının gerçek varisi. Prens Shaw. Ya da kral da diyebilirsin."
Ben yalnış mı anlıyordum yoksa karşımdaki adamın bana gerçek kralın kendisi olduğunu mu söylüyordu?
"Bu imkansız. Kral Shorter'ın tek oğlu vardı o da kral Aron. Sadece söylentilere evlat edindiği üvey bir çocuğu old-"
Beynime dank eden şey ile konuşmamı durdururken, yüzümü buruşturmadan edemedim. "Yok artık! Sen şu söylentilerde ki evlatlık mısın?"
Yüzünde beliren nefret ve hırs üst düzeylere taşınırken, elindeki içki bardağını sıktı.
"Hayır. Üvey olan ben değilim, üvey olan Aron."
İyi de bu olamazdı ki. O üveyse tahta çıkması imkansız olurdu. Çünkü tahta sadece soykan olanlar, yani ana kan kralın kanından biri çıkabilirdi.
Çatık kaşlarımla, gözlerimi onun siyah gözlerine çevirdim.
"Benimle dalga mı geçiriyorsun? Ya da beni oyalamaya mı çalışıyorsun? Eğer öyleyse boşver çünkü yemedim."
Oturduğum koltuktan ayağa kalkarak, kapıya doğru ilerledim. Gereksiz işlerle uğraşacak vaktim yoktu.
"Senden kardeşimi öldürmeni ve tahta çıkmama yardım etmeni istiyorum. Tahtın gerçek varisine kavuşması için bana yardım etmelisin."
Olduğum yerde durarak, ardıma döndüm. Tek kaşını kaldırmış cevap bekliyordu?
"Neden bunu yapayım? Senin gerçek ya da üvey olduğunu bilmezken sana neden yardım edeyim? Etsem bile bundan benim ne çıkarım olacak?"
Bunun cevabını zaten biliyordum. Anlaşma yapmayı kabul edecekti. Ama yine de ona güvenemezdim.
Bana bunu kendi ağzı ile anlatıp, garanti vermesi gerekiyordu.
"Biz çok küçükken, daha doğrusu ben daha 5 yaşlarındayken aron gelmişti yanımıza. Daha doğrusu babam getirmişti. Ailesizdi. Aslında o bir yenidoğan bile değildi. Sonradan vampir olmuştu. Küçüktü. Küçücük bir çocuğu vampire çevirdikleri için babam ona acımış olmalıydı. Hırslıydı. Hırs ve nefret dolu bir kişiliği vardı. Hiçbir zaman ne yediğimiz ne de içtiğimiz ayrı geçmişti. Bütün eğitimlerimize kadar herşeyimiz aynı yapıldı. Beraber büyüdük. Koskoca bir sarayın içinde herkesden uzak beraber büyüdük."
ŞİMDİ OKUDUĞUN
ᴀʟᴛıɴ ᴏʀᴅᴜ ᴀᴋᴀᴅᴇᴍɪsɪ || ᴘᴊᴍ
Fanfiction"Sen ölüm kadar karanlık, hayat kadar aydınlıksın. İki dünya arasındaki iki sınırın ta kendisisin. Yaşama hayat verende sen... ölüyü diriltecek olanda sensin, lavina" ©️20180421