18. Bölüm

4.7K 119 34
                                    


"Annemler yarın buraya geliyor." Dedi annem.

"Asıl şimdi yandık." Dedi babam.

Evet şimdi gerçekten yanmıştık. Yarın büyük bir curcuna yaşanacaktı.

"Ülke sınırlarını terk etmem için sizce çok mu geç kaldım." Dedi Adam. Bir yandan da kapıya bakıp hesap yapar gibi duruyordu.

"İki kişilik bilet al dostum." Dedim yerimden kalkıp Adam'la Ali'nin arasına geçerek.

"Sen onu üç yap evlat." Dedi babam da.

"Kokmalı mıyım?" Dedi Ali. Ona dönüp acıyan gözlerle bakmaya başladım. Yazık başına gelebilecek felaketten habersizdi.

"Kardeşim oradaki mıyım fazla oldu. Ülke kırmızı alarma geçse yeridir. Bu arada bana bir süreliğine bana sizin yazlığın anahtarını veriri misin?" Dedi Çınar Alex.

"Nasıl yani ne olabilir ki?" Dedi Ali kafasının karışıklığı sesinden bile belliydi.

"Vallaha Ali ben en son tatile bize gelin diye ettikleri kavganın etkisiyle ben bile o sene tatile gitmeye korktum. Onu bırak evden bile çıkmadım." Dedi Adam.

"O derece." Dedi Ali.

"Ay tamam. Korkunun ecele faydası yok. Hadi sofraya geçin bakalım çocukların ilaç saati geldi." Dedi annem.

Annemin dediğini hepimiz itirazsız yapmıştık. Masaya oturduğumuzda yemekleri şöyle bir süzdüm ki onda bakışlarım kaldı.

"Karnıyarıııııık" dedim kollarımı havaya kaldırıp.

Masadakiler tepkime başta şaşırsalarda karnıyarığı ne kadar çok sevdiğimi bildiklerinden gülüp geçmişlerdi tepkime ama yanımda oturan Ali bu duruma çok farklı bir noktadan bakmıştı.

"Umarım beni gördüğün zaman da böyle sevinçle adımı haykırdığın günler görürüz." Dedi kulağıma yaklaşıp.

"Sadece ummakla olmaz olmaz o işler." Dedim bende onun kulağına yaklaşıp. Bundan başka da bireysel olarak konuşmamıştık onunla zaten bu akşam masada konuşulan tek konu yarın yaşanacak curcunaydı.

Yemekler yenmiş masa toplanmıştı. Çınar, Ali ve ben koltuklara kurulduğumuzda yaşadığım öksürük kriziyle Ali hemen su getirmişti.

"Ah be güzelim sen öksürdükçe içim parçalanıyor. Benim Durum hep iyi olsun." Dedi. Onun dedikleriyle içtiğim su boğazıma kaçmıştı ve daha çok öksürmeye başlamıştım.
Bu sefer sırtıma yavaşça vurarak beni rahatlatmaya çalıştı. Kendime geldiğimde elimle onu durdurdum.

Babam , Adam ve annem de içeri geldiklerinde babam benim annemde Çınar'ın ilaçlarını getirmişti. İlaçlarımızı içtik. Başımı yanımda oturan babamın omzuna koyduğumda oda basını benim başımın üstüne koymuştu. Ben böyle onların yapılacak balo hakkında konuşmalarını dinlerken göz kapaklarımı açık tutamıyordum.

Havalandığımı hissettiğimde kendimi zorlayarak gözlerimi açtım. Babam beni kucaklamıştı.

"Baba." Dedim uykulu sesimle.

YARIMIN TAMIHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin