28. Bölüm

2.6K 84 22
                                    

" Günaydın." diyerek mutfağa giriş yaptım.

" Günaydın bebeğim."

"Günaydın fındık kurdum."

" Bize gün çoktan aydı cadı. Sana anca aymış."

Cevaplarını aldım. Tabi ki son aldığım karşılık Tony'den gelmişti. Tony'ye dil çıkartıp masadaki yerime oturdum ve kahvaltımı yapmaya başladım.

Hızla yapılan kahvaltının ve aynı hızla toplanan mutfağın ardından evden çıkıp şirkete geldik.

Tony'le beraber odama girdiğimizde masamın üstündeki kırmızı kutuyla olduğum yerde kala kaldım. Kutunun içinden ne çıkacağını merak etsemde kutuyu açmaya cesaretim yoktu. Neyse ki Tony beni bu dertten kurtaracak gibi duruyor. kutuyu gördüğü andan beri kaşlarını çatmıştı ve aynı şekilde kutuyu eline aldı. İlk olarak kutunun dışını inceledikten sonra yavaşça kutuyu açtı. Bende cesaretimi toplayıp yanına gelmiştim. Tony kutuyu açarken bende merakla içinden ne çıkacağına bakıyordum.

Kutu açıldığında ikimizinde kaşları şaşkınlıkla kalktı. Bu kutuda diğerinin aksine bir tehdit mesajı ve kanlı fular değil. En sevdiğim çikolatalar doluydu.

" Dur belki de zehirlidir." dedi Tony temkinli davranıyor düşünmeden hareket etmiyordu.

" Tamam bak şurda bir not var." dedim kutunun yanına konulmuş kağıdı işaret ederek. Tony notu aldı ve ikimizinde rahatlıkla okuyabileceği konumda tuttu. Notu okudukça benim yüzümde gülümseme oluşurken Tony memnuniyetsiz mırıltılar çıkarıyordu.

" Günaydın okyanus gözlüm. Güne en sevdiğin çikolatalarla başlamanı istedim. Umarım ilki gibi bunlarda seni, odama kahve içmeye gelmeni sağlar."

                                            - ALİ.

Kartı Tony'nin elinden çekip aldım.

" Yanlış alarm." dedim yerime otururken. Tony de karşımdaki yerini aldığında sordu.

" Neyin ikinci seferi bu. "dedi. Tek kaşını kaldırıp bana bakıyordu.

" Biz Ali'yle ilk zamanlarımızda yine bana böyle çikolatayla geldi. Tabi bende çikolataların yanına kahve söylemiştim. Tabi o zamanlar durumlar farklıydı." dedim.

" Süründürmeye devam yani. " dedi Tony eğlenerek.

" Belki biraz. Onu bunu bırakta  kahve söyliyim de bu güzelleri yiyelim. " dedim çikolataları gösterdim göz ucuyla.

" Süper olur. Eh biraz enişte çikolatası yiyelim. " dedi gülerek. Bende gülerek Tony'ye karşılık verirken bir yandan da kahvelerimizi söyledim.

Kahvelerimiz çok geçmeden geldiğinde çikolataları ortaya koyup rahatça yememizi sağladım. Tony'le kahvelerimizi keyifle içtikten ve çikolatalarımızı yedikten sonra ikimizde işimize odaklanmış bilgisayarlarımıza döndük.

İkimizde çatık kaşlarımızla önümüzdeki ekrana bakarken kapının çalınıp açılmasıyla aynı anda ekranda olan bakışlarımızı kapıya çevirdik. Kapıda ki Ali'yi gören Tony alayla sırıtıp ekranını kapatıp bana döndü.

" Ben bi James amcayla görüşmeye gidip geliyorum beş dakika." dedi. Onu başımla onayladım. Benim onayımdan sonra Tony odadan çıkmış onun yerine Ali karşıma oturdu.

" Demek ki çikolataların gücü seni bana getirmeye yetmezken bu herife nasip oldu." dedi kendi kendine mırıldanır gibi.

" Kime niyet kime kısmet demişler." dedim. Koltuğuma yaslanıp Ali'ye bakmaya devam ettim.

YARIMIN TAMIHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin