Franco'nun dediklerinden sonra ellerimin uyuşmaya başladığını hissettim. Ellerimi açıp kapatarak uyuşukluğun geçmesini bekledim. Bu yaşadıklarıma anlam vermekte zorlanıyordum. Neden böyle olmuştu? Gün içinde Ali'ye konuşmak istediğim ile bir dünya mesaj atmış ya da aramıştım ama hiç birine dönüş alamamıştım. En sonunda bende pes etmiştim. Bir ilişki için tek tarafın çabalaması yeterli değildi. Ben düşüncelere dalmışken odadaki hareketlilikle kendime geldim.
" Hadi hazırlanın çıkıp yemeğe gidelim." dedi Franco. Ben yemeğe gitmek değil eve gidip uyumak istiyordum. Ama herkesin onaylamasıyla mecburen yerimden kalkıp eşyalarımı almak için odama gittim. Eşyalarımı almış tam odadan çıkacaktım ki Adam odama girdi.
"Fındık kurdum iyi misin? Söyle bakalım neden bu kadar üzgünsün?" dedi.
"Ali-" dedim devamını getiremedim. Hoş devamını nasıl getireceğimi de bilmiyordum. ama bu bile Adam'ın beni anlamasına yetmişti. Beni kollarının arasına aldı. Sanki beni tüm acılardan ve kötülüklerden korumak istercesine sarmaladı. bende güçsüz kollarımı ona dolayıp bir süre öyle kaldık.
"Özür dilerim kardeşim. Benim yüzümden ilişkin bozuldu." dedi Adam sesindeki acı elli tutulabilir yoğunluktaydı.
"Saçmalama bu olayla senin alakan yok.Demek ki benim ilişkimde bir şeyler tam yerine oturmamış ki ben şuan bunu yaşıyorum." dedim çenemi göğsüne yaslayıp bakışlarımı yüzüne çevirerek.
"Hadi çıkalım." dedim Adam'ın bu olayı düşünüp kendini suçlamasını istemiyordum. Biz odadan çıktığımızda diğerleride odalarından çıkıyorlardı. Franco yine konuşmaya başladığında ağzının ortasına bir tane geçirmek istedim. Bu adam bugün hiç hayırlı bir şey söylemeyecekti sanırım.
"Şimdi Maria ile koştum.Onlarda Ali ile yemeğe gideceklermiş beraber yiyelim diyorlar ne dersiniz?" dedi.
"Bana uyar." diyem Çınar ile yerimde huzursuzca kıpırdandım. Benim huzursuzluğumu hisseden Adam kulağıma fısıldadı.
"İstersen itiraz edeyim güzelim." dedi.Aslında itiraz etmek benimde aklıma gelmişti ama hem dikkat çekeceğinden hemde mantıklı bir sebep bulamamamdan dolayı vazgeçmiştim.
"Gerek yok zaten en fazla iki saat." dedim.
"Tamam o zaman hadi gidelim." dedi.
Otoparka indiğimde arabalara geçtik. Ne şanstır ki Franco da benim arabama binmişti. Yol boyu flörtöz tavırlarına sabırla katlanmış sorduğu ve anlattığı her olaya kibar bir şekilde cevap verdim. Restaurantın önüne geldiğimizde arabayı durdum. Kapımı açan valeye teşekkür ederek anahtarı teslim edip arabadan indim. Arabadan indikten sonra bizi bekleyen ekibe doğru ilerleyip hep beraber içeri girdik. Bizi karşılayan görevliye Ali'nin adını vererek masamızı öğrendik. Masamız cam kenarındaydı. Masaya yaklaştıkça kulaklarıma dolan Ali ve Maria'nın kahkaha sesleriyle adeta yerimde mıhlandım. Benim durduğumu fark eden Adam elini belime koyarak bana hem güç vermeye hemde beni yönlendirmek için belimden ittirmişti beni. Masaya geldiğimizde ağzımı bile açmadan yerime oturdum. Bu akşam zorunda olmadıkça konuşmayacaktım. Gelen menülerle dikkatimi menüye vererek düşüncelerimi susturmaya çalıştım.Verilen siparişlerle masada yine bir sohbet ortamı oluşturuldu.
Maria bugün gezdikleri yerleri ve yaptıklarını abisine anlatırken diğerleri de gezdikleri yerler hakkında yorumda bulunuyorlardı. Masada ki sohbete katılmayan ben ve Adam'dık. Zaten bir süre gelen yemeklerden sonra bizde kendi aramızda sohbete başlamıştık. Yemeklerin ve tatlıların yenmesinden sonra çok şükür eve gitme vaktimiz gelmişti. Tüm gün olduğu gibi Ali Maria ve Franco'yu otellerine bırakma görevini üstlenmişti. Bizlerde arabalarımızın gelmeleriyle eve doğru yola koyulmuştuk. Tam arabadan inecektim ki gelen mesajla inmekten vazgeçip Adam'a beni idare etmesi için mesaj atıp Ali'den gelen adrese sürmeye başladım.
![](https://img.wattpad.com/cover/160087301-288-k754872.jpg)
ŞİMDİ OKUDUĞUN
YARIMIN TAMI
General FictionBabasının Mia'sı Annesinin Duru'suydu Yıllarca bu ikisi arasında kendisini bulmaya çabaladı. Ama aslında bilmiyordu ki O herşeyden önce Ali'nin Güzeli olacaktı ... Not: Hikayenin ilk bir kaç bölümü flashback tarzıdır. Diğer bölümler daha uzun ve n...