3.1

16.9K 975 329
                                    



Yalın: Pişt sevgilim.

Ela: Yanlış oldu galiba. Burada sizin sevgiliniz diye biri yok.

Yalın: Ulan hatun ilkokul veledi gibi çıkma teklifi mi edeyim sana?

Yalın: Sen beni seviyorsun, ben seni seviyorum.

Yalın: Konu kilit.

Ela: Sen beni mi seviyorsun?

Yalın: Aslında Saye ablaya aşığım. Ona yanaşmak için seni kullandım.

Yalın: Delirtme beni.

Yalın: Herhalde seviyorum, sevmesem yanında işim ne?

Ela: He yani sevmesen yanında durmayacağın bir kızım ben.

Yalın: Ela sen regl mi oldun hayatım?

Ela: Hayır ya ne alakası var?

Yalın: Türkçe meali; evet oldum.

Ela: Olduysam kendime oldum sana olmadım ya.

Yalın: Anlaşıldı eve geliyorum.

Ela: Gelme!

Yalın: Duymadım.

Hızlıca yataktan kalkmaya çalışsam da karnıma giren ağrı ile yere devrildim. Sıcak su torbam olduğu gibi yüzüme düştüğünde de çığlığı basmıştım.

" Yanıyorum!!! " Torbayı yüzümden çekip doğruldum.

" Tamam anladık ergensin de hormonları da kontrol et bir zahmet. Onu da mı ben öğreteyim? " Kapım açık olduğu için mutfaktan bağıran yengemi gayet net bir şekilde duymuştum. Ve kızarmıştım.

Yok ya kızarmamışım. Su torbası yüzüme düştüğü için olmuş.

Yalın ile normal rutinimize dönmemizin ve benim yüzümdeki yaraların geçmesinin üzerinden bir hafta geçmişti. Hâlâ sevgili değildik. Öyleydik ama değildik. Aslında biz kardeşiz.

Salak düşüncelerimin nedenini karın ağrıma bağlarken silkelenip kapıdan çıktım. Bu zamana kadar Yalın ile sarılmaktan öte geçmemiştik. Ama şu an buraya gelmesi sakıncalıydı. Hem hassas dönemim olduğu için hormonların gerçekten coşmuştu hem de onun beni bu halde görmesini istemiyordum. Bu halden kastım ise Ada'nın geçen seneki doğum günümde özel yaptırdığı iskenderli pijamamdı.

" Yalın geliyormuş. " Yengem mutfaktan elinde poğaçalarla çıktığında gözlerimi artık iyice belli olan karnına indirdim. Hamilelik ona fazla yakışmıştı.

" Emre sen bana hiç böyle gelmiyorsun. " Emre abim bu sözü duyar duymaz uzanıp maç izlediği kanepeden kafasını kaldırdı.

" Bir buçuk yıldır her gece ve her sabah yanındayım zaten hayatım daha ne yapayım? " Yengem poğaçalardan birini ağzına atmadan hemen önce ona döndü.

" Benden sıkıldığını mı söylemeye çalışıyorsun?" Emre abim hayretler içinde yengeme bakarken aradan çekilmek istedim ama o poğaçalar aşırı albenili duruyordu.

" Kilo aldığım için değil mi bunların hepsi? " Yengem ben daha poğaçalara uzanamadan onları mutfağa geri götürdü ve geri gelip ağlamaya başladı. Saye yengem, ağlıyordu. Başımıza taş yağacak.

" Hayatım ben seni kiloluyken bile seviyorum. " Emre abi onu yatıştırmaya çalışmaya başladığında hiç umursamadan poğaçaların yanına gittim. Ama hâlâ seslerini duyuyordum.

Y.K | TextingHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin