3.5

13.7K 968 167
                                    


Bazen insanlar büyük hatalar yapar. Yanlış kararlar verir. Veyahutta yanlış kişiye kaptırırlar kalplerini. Bunların hiçbirini yaptığımı düşünmüyordum. Bu zamana kadar verdiğim kararların doğruluğundan emin olduğum kadar, Yalın'ın benim için doğru kişi olduğundan da emindim. Ama belli ki ben Yalın için doğru kişi değilmişim.

Yaklaşık bir saat önce gözlerimi kendi yatağımda açmıştım. Başımda her zamanki gibi yengem vardı. Ve ona ek olarak can kardeşlerim Ada ve Kerim. Onları iyi olduğuma inandırıp hava almak için dışarı çıkmaya ikna etmiştim. Şimdi ise buz gibi havada deniz kenarındaki kayalıklarda oturuyorduk.

" Ben anlam veremedim. " Kerim, kısaca Ada'ya olanları anlatmış, ben de mesajları göstermiştim.

" Yalın'ın ailesi ile konuştum ben. Yine evden gitmiş. Nereye gittiğini zaten biliyoruz da, gidecek miyiz? " Kerim'in bunu sorması üzerine gözlerimi kapattım.

Neden gidecektim ki? Bana yazdıkları ile kalbimi söküp çıkarmış bir de üzerinde tepinmişti. Gururum aşırı zedelenmişti. Aşkta gurur olmaz düşüncesi ile haraket etmek istesem de yapamıyordum.

" Gitmeyeceğiz. En azından ben. " Kerim başını sallayıp elindeki içkisinden bir yudum aldığında gözlerimi devirdim. Bunu içmekten ne zevk alıyorlardı? Saye yengemler çok sevdikleri için her hafta bizim evde içilirdi ve bir keresinde ben de denemiştim. Hiçbir anlamı yoktu.

Telefonumun melodisi karanlık ve sessiz havaya karıştığında hepimiz korkmuştuk. İstemsizce elimi cebime atıp telefonu çıkardım.

" Aslı Ada arıyor. " İçimden bir ses açma diye bağırırken diğer bir ses aç diye haykırıyordu. Ben de haykıran sese kulak verip aramayı cevapladım.

" Efendim? " Birkaç hızlı ve derin nefeslerden sonra konuşmaya başladı.

" Ela, Yalın ile olanları duydum. Ama her şeyin bir nedeni var. " Bir nedeni mi vardı? Nedenin ne olduğu umrumda değildi. Her ne olursa olsun Yalın'ın beni bu denli üzmesinin hiçbir açıklaması olamazdı.

" Aslı hiç merak etmiyorum biliyor musun? " Bu cevabım üzerine Ada'nın yüzünde hayırdır ifadesi belirirken, Kerim hemen yanımda oturduğundan konuşmaları duyuyordu ve bana şaşkınca bakıyordu.

" Ne demek merak etmiyorum? "

" Duyduğun gibi etmiyorum. Ne olmuş olursa olsun, hiçbir neden Yalın'a beni böyle kırma hakkı vermez. " Telefonun diğer ucundaki ses bir an kesilip geri geldiğinde Aslı konuşmaya başladı.

" Bak haklısın. O kadar abartmamalıydı. Ama en azından ben anlatayım ne olduğunu? " İstemiyorum lafının neresini anlaşılmıyordu?

" İyi geceler Aslı. " Telefonu kapatıp tekrar cebime koyduğumda Kerim benden uzaklaşıp yerine oturdu.

" Şimdi ne olacak? " Ada'nın sorusu ile gökyüzüne bakarken gözümden akan bir yaşı sildim.

" Herkes kendi yoluna bakacak. "

****

On gün, yirmi saat, on dakika.

Yalın ile tam olarak bu kadar süredir konuşmuyorduk. Kendimi üniversite sınavına odaklamıştım. Tek aktivitem okuldan çıkıp kütüphaneye gitmek olmuştu artık. Ada ve Kerim ilk bir hafta benim için endişelense de Yalın'ı attığımı gördüklerinden beri beni darlamıyorlardı.

Yalın'ı atlatmış mıydım? Hayır.

Her geçen gün daha da özlüyordum onu. Ama gururum onu arayıp neler olduğunu sormamı engelliyordu. Hâlâ kırgındım ona. Ve hemen geçecek gibi de durmuyordu.

Y.K | TextingHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin