Görev-10:"Zeybek"

307 46 20
                                    

Açelya Balım Ertekin

Görev bitiminden sonra ben dinlenmeyi seçerken Rüzgar yarınki görev için birkaç gündür yaptığı fakat bana bugün söylediği şeyi yapıp eğitim almaya gitmişti. Ne eğitimi aldığını benden gizliyordu. Yarın gideceğimiz görevi de bilmediğimden mantık yürütemiyordum. Bir saat sonra eğitime gidecektim. Ardından Seçkinle beraber birkaç işimiz vardı.

Eğitimi tamamladıktan sonra Seçkinle olan bir saatlik işimi halledip Rüzgar'ın yanına gidebilmiştim. Ne eğitimi alıyorsa oldukça yorgundu.

"Bu eğitimi neden sadece sen alıyorsun? Benim rolüm ne olacak? Söylesene!" Bir saattir başının etini yesem de ipucu bile vermiyordu.

"Zorlama Bal, yarın görürsün." Oflayarak arkama yaslandım. "Geçen gün evi gezdim. Birçok odanın kapısı kilitli, bazı odalar bizim gibi stajyer ajanlar kalıyor. Söylenene göre bu çevredeki çoğu villa büyük patrona aitmiş. Bu villanın teras katı en güzel yer. Orayı kullanan kimse olmadığından bir ara seninle çıkalım diyorum." Rüzgar'a bu söylediklerini bildiğimi söylemek yerine ilk defa duymuş gibi bir tepki vermeyi tercih ettim.

"Olur." Demekle yetindim. "Bugün biriyle görüşmeyecek misin?"

"Görevdeki planı ben yaptığım için büyük patron tüm ailemle görüşmeme izin verdi. Kardeşlerim, kuzenim ve babamla görüştüm. Büyük patron kral adammış." Dedi gülerek.

"Ne demezsin." Diye mırıldanıp bakışlarımı başka tarafa çevirdim.

"Ne?"

"Hiç."

"Bana bir isteğimi yerine getireceğini söyledi. Bende ailemi serbest bırakmalarını söyledim. Sözünde durursa eğer ailem serbest kalacak fakat yine de diken üstünde ve yalanlarla yaşayacaklar. Beni de yurt dışında gösterecekler. Tabi böyle onlarla görüşmem de zor olacak ama en azından onlar hayatlarına devam edebilecekler."

"Sevindim adına." Bu konunun bir an önce kapanmasını istiyordum.

"Benim çok uykum var. Benimle beraber uyumak istiyorsan kal, istemiyorsan git." Diyerek yatar pozisyona geçti. Ona hayretle baktım.

"Eee kovsaydın." Dediğimde sırıttı. Yataktan kalkmaya çalıştığımda beni kolumdan tutup engelledi.

"Gel buraya, şaka yaptım gel." Ona direnip trip atmaya çalıştım fakat gülmemek için zor tutuyordum kendimi.

"Ciddiyim, bırak gidicem."

"Benimle uyumayacak mısın?" Dediğinde yüzü ciddileşmişti.

"İyi alıştın sende. Ben senin bildiğin kızlardan değilim." Dediğimde tekrar güldü.

"Ben senden başka kız bilmiyorum." Demesiyle ona tek kaşımı kaldırarak baktım. "Desem de inanma." Diyerek şirince gülümsedi. Ona attığım ters bakışlara karşın bana göz kırptı.

"Gidiyorum ben." Hâlâ bileğimi bırakmıyordu! Canımı acıtmasa da sağlam tutuyordu.

"İyi geceler öpücüğü yok mu?"

"Bildiğin kızlar öpsün seni."

"Kıskandın mı sen?" Resmen eğleniyordu benimle.

"Hayır. Sen eğleniyor musun benimle?"

"Hayır, ama iyi geceler öpücüğü almadan bırakmam." Ne kadar çabalasam da kararlıydı. Daha fazla uykusuz kalmasın diye eğilip iki yanağından da öptüm. "O kadar çabanın sonucu bu mu?" Sinirlenip yanağını ısırdım. "Ah!" O yanağının acısını yaşarken ben çoktan yataktan kalkmıştım. Kapıdan çıkarken bana öldürücü bakışlar atan Rüzgar'a şirince sırıttım.

SON SAATLERHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin