KIZIL BELA #wattys2019 ( TAMAMLANDI)

Alışveriş Ve Lunapark

Mağazaya vardığımızda teyzeme " sen Hacer ablayla mutfak banyo oturma odasını alın ben Esma'yla onun odasını alıcaz" demiştim. Teyzem " tamam" demişti. Ben, Batu, Esma çocuk odası bölümüne geçmiştik. " hadi bakalım beğendiklerini söyle" demiştim. Esma " ayy çok güzel hepsi"demişti." Esma bak bu yatak çok güzel tüllerine bak pembe pembe "demiştim. Esma" Derin abla bak bu dolap çok güzel"demişti.

      Ben "Esma gel otur sandalyeye döndüreyim seni"demiştim. Esma koşarak gelip oturmuştu." hazır mısın "demiştim. Esma" hazırım "demişti. Ve" hahaha Derin abla düşcem dur" diyerek gülmüştü. Ben durdurup "o zaman sana küçük bir çalışma masası seçelim" demiştim. Esma" bu olsun bu yatak çok güzel"diyerek yatağı göstermişti. " ayyy çok güzelmiş o zaman yatağın bu olsun" demiştim ve dolaba geçmiştik. " hım şimdi rengarenk bir dolap alalım bence ne dersin" demiştim. Esma " aaa bak çok güzel, kırmızı, sarı, mavi, mor, pembe bir sürü renk var bu dolabı alalım" demişti. Ben " mutlu bir şekilde " tamam o zaman şimdi çalışma masasında sıra "demiştim. Sonra Esma" o zaman bu olsun koltuğu dönüyo pembe renkli"demişti.

   Ben" tamam şimdide küçük bir koltuk alalım mı odan için "demiştim. Esma" olur aaa bu sarı koltuk olsun çok tatlııı"demişti. Ben " şimdide güzel bir halı alalım hadi bakalım seç" demiştim. Esma " prensesli olan olsun"demişti. Ben " tamam şimdide avize bakalım sonrada gidip bir sürü oyuncak alalım"demiştim. Avizeyi seçtikten sonra oyuncak bölümüne gelmiştik. " şimdi istediğin kadar oyuncak al bu sepete koy" demiştim. Esma bir sürü oyuncak seçmişti.

       Bir kaç eksiği daha aldıktan sonra teyzemle Hacer ablayı aramaya başlamıştık. Bulduğumız da onlarda alışverişi bitirmişti. Esma annesine koşup sarılarak " anne Derin ablayla çok güzel şeyler aldık" demişti. Annesi bana tebessüm ederek bakarken teyzem "biz konuştuk çalışanlardan biriyle eşyalar bir iki güne gelirmiş. Sonrada güzel güzel kalırsınız evinizde" demişti. Hacer abla "hepinize çok teşekkür ederim iyi ki varsınız" demişti.

     Teyzem " asıl sen iyiki varsın hadi sizi otele bırakalım iki üç gün sonrada evinize yerleşirsiniz" demişti. Sonra Esma yanıma gelerek " Derin abla beni lunaparka götürür müsün" dediğinde Hacer abla " olmaz kızım zaten fazlasıyla yardım ettiler ben seni sonra götürürüm" demişti. Ben " lütfen benim canıma minnet zaten bende gitmeyi düşünüyordum o zaman gidiyoruz" demiştim. Hacer abla " çok teşekkür ederim" dediğinde ben " teşekküre gerek yok gerçekten" demiştim ve sonra " teyze sen Hacer ablayı otele bırak taksiyle gidin biz Batu'yla Esma'yı çok güzel bir lunaparka götürücez" demiştim.

    Teyzem " tamam kızım siz gidin biz biraz gezicez öyle otele geçeriz" demişti. Ben "tamam görüşürüz" demiştim. Ve sonra Batu, Esma ile arabaya binmiştik. Yolda Esma " siz çok iyi insanlarsınız inşallah dilekleriniz kabul olur" demişti. Ben " inşallah canım pekiii sen büyüyünce ne olmak istiyorsun bakalım" dediğimde Batu " az bi durda kız bi okula gitsin daha şimdiden başladın" demişti.

     Ben " üff sen bi sus söyle Esma ne olcan büyüyünce" demiştim. Esma " ben büyüyünce sen olcam" demişti Batu'yada " senin gibide sevgilim olcak" dediğinde ben şok olmuştum. Sonra Batu gülerek " hani bi tane dizi vardı kadın ünlü çok ünlü ama sonra onun evinde çalışan bi kız vardı. Kız sürekli evin hanımına ben senin gibi olcam diyodu" demişti. Ben " Güllerin savaşı'mı" dediğimde gözlerimi devirerek Batu " heh o valla durum tam şuan o oldu" demişti. Ben " üff boş boş konuşma" demiştim.

      Esma'ya " Esma'cım bence şuan benim gibi olman için verdiğin karar biraz erken daha senin fikirlerin çok değişicek belki doktor olacaksın yada öğretmen kim bilir daha önünde çok uzun bir yol var" demiştim. Esma " tamam o zaman çok düşüncem" demişti. Ben " aferim sana ama şey yani bide Batu benim sevgilim değil arkadaşım" demiştim. Esma " tabi tabi kesin öyledir birbirinize nası baktığınızı gördüm ki siz birbirinizi seviyorsunuz" demişti gülerek. Ben " Esma'cım bak yok öyle bir şey" demiştim.

     Esma " iyi bakalım öyle olsun ama ben sizi görürüm bi seneye kalmaz evlenirsiniz" demişti. Ben duyduklarım karşısında yutkunmakta zorlanıyordum " tamam bu konuyu burada bitirelim" demiştim. Ve herkez susmuştu. Lumaparka geldiğimizde arabayı park edip arabadan inip biletleri aldıktan sonra lunaparka giriş yapmıştık. Batu " evet önce hangisinden başlıyoruz" demişti. Ben " önce çarpışan arabalara binelim nedersiniz"demiştim. Esma" tamam" diyerek çarpışan arabalardan birine binmişti. Ben " eee bi tane kaldı napıcaz" demiştim.

     Sonra Batu'yla birbirimize bakarak " yok artık" demiştik. Mecburen aynı çarpışan arabaya binmiştik. Oyun başladığında şoför koltuğunda ben. oturuyordum. "Hadi derin başlasana" " yaa bekle kolay mı araba kullanmak" " ulan oyuncak bu oyuncak" " oyuncak da olsa çok dikkatli olmam lazım bırak dokunma direksiyona" " yaa çekil şurdan öyle arabamı sürülür " derken hala arabanın hareket etmediğini fark etmiştik. Sonra birden arabayı sürmeye başlamıştık.

    Herkeze çarpa çarpa gidiyorduk. " aaaa dur herkeze çarptık" " ayy dur hemen durim kızım salak mısın oyunun amacı bu çevirip durma şunu" "yaa ama bak ben varım direksiyonda bırak şunu bak valla vururum sana" dediğim anda araba durmuştu. Çünkü vaktimiz dolmuştu. " al mutlu musun bak hiç kullanamadan bitti sen bidaha benle binme" " sen daha araba süremiyosun ben bidaha binicem ama tek " demişti. Ve tekrar binmişti. Bende boşalan bir arabaya binmiştim. Esma hiç kalmamıştı yerinden. Ve otun başlamıştı. Ben direksiyonun tam tutamıyordum.

     O sırada sürekli arkamdan çarpan benim yaşalarımda bi çocuk vardı. Sonra bi baktım Batu'da o çocuğa çarpıyo bende Batu'ya çarpıyordum. Sonra bir anda Esma üçümüze birden çarparak bana çarpan çocuğa " bana bak sarı yelloz Derin ablama bir daha çarparsan seni döverim" demişti. Biz neye uğradığımıza şaşırmıştık. Çocuk " ufaklık sen karışma" deyince Esma sinirlenip sürekli çocuğa arabayla çarpıp çarpıp " ne karışmaması hee bu yumruğu yüzüne indirirsem görürsün bana gerek kalmaz Batu abi seni döver döv Batu abi azına azına vur" demişti. Batu yerinden kalkıp şaşkın bir şekilde çocuğa "kalk kardeşim kalk biraz daha burada durursan bu kız seni yer" deyip çocuğu göndermişti.

     Sonra Esma ayağa kalkıp " hadi gondola binelim" demişti. Ben " pe peki" demiştim. Gondola bindiğimizde Esma'yı Batu'yla aramıza almıştık. " Esma korkuyor musun" demiştim. Sallanırken Esma " bence Batu abi korkuyor baksana yüzüne domates gibi olmuş" demişti. Batu " ne korkması saçmalama benim hayatım yükseklerde geçti" demişti. Ben " havasındanda geçilmiyor" demiştim. Gondoldan indikten sonra "pamuk şeker yiyelim" demiştim. Batu " çocuk musun kızım sen" demişti. Ben " değil miyim" demiştim. Batu " çocuk musun" demişti. Ben " çocuk muyum" demiştim. Batu " offf saçmaladın iyice tamam alalım yeter ki saçmalama" demişti.

     Ben " bir kere saçmalayan sensin" demiştim. Batu " Deriiin yeter yürü hadi!" demişti. Ben " ayy tamam tamam geldim" demiştim. Pamuk şekerleri aldıktan sonra bir banka oturup pamuk şekerleri yemeye başlamıştık. Yedikten sonra Esma'yla onun yaşına göre olan bir çocuk trenine binmiştik. Çok eğleniyordu Esma, birini mutlu etmek beni mutlu ediyordu.

     Trendeyken bütün çocuklar bana bakıyordu. Haklılardı çünkü küçücük trene bende binmiştim. Neyse trenden indikten sonra Batu'ya " cesaretin varsa en büyük olanına binelim mi" dediğimde Batu " Esma olmasa binerdimde Esma var ona kim bakcak" demişti. Ben " yoo Esma gayette akıllı bir kız tek başına burada bekleyebilir bizi değil mi Esma" diyerek Esma'ya döndüğümde Esma " beklerim benim için sıkıntı yok hrm zaten yoruldum" demişti. Batu " tedirgin bir şekilde " yok yok olmaz bak Derin bu kız bize emanet başına bişey gelirse annesine nederiz" dediğinde ben " Batı korktu o yüzden trene binmedi deriz hee nedersin korkuyorum desene açık açık" demiştim.

     Batu " ben mi korkcam saçmalık uçağa binmiş insanım" demişti. Ben gülerek " lan onla bunun ne alakası var" demiştim. Batu " bu konu burada kapanıyor bidaha açılmicak" demişti.

Lunaparktaki çoğu şeye binmiştik. Ve her bindiğimiz şeyde " trene binelim mi" diyordum ve Batu'da " hayır" diyordu.