Bulduk

279 90 4
                                    

Sabah olduğunda gözlerimi açmıştım. Dün akşamki Görkem'le konuşmamız aklıma gelince heyecandan yataktan düşmüştüm kalkmak isterken. Yerden hemen kalkıp üstümü giyinmiştim. Daha çorabımı tam giymeden saçımı toplama çalışıyordum ah çılgın ben. Çantamı sırtıma takıp telefonu elime aldığım da saate bakmıştım. 10:29 du bir dakika içinde ayakkabılarımı giyip evden çıkabilirdim. Ve başarmıştım.

     Koşmaya başlamıştım, niye koşuyordum ki ben taksiye niye binmiyordum neyse durmicaktım o kadar çok koşmuştum ki durmak istemiyordum emeklerim boşa giderdi o kadar koşmuştum. Sonunda stüdyoya varabilmiştim kapıya geldiğimde yere yığılmıştım kolum çok zor bir şekilde iki kere kapıya tıklatmıştı. Görkem kapıyı açtığında önce bir durup sonra " doğru söyle koşarak mı geldin?" dediğinde ben nefesimi verip " heyecandan taksiye binmeyi unuttum" dediğimde kollarımdan tutarak beni içeri sürüklemişti kalkıpta yürümeye halim yoktu. Arkadan ayağıyla kapıyı kapatmıştı. 

    Beni koltuğun yanına bırakıp bilgisayarın başına oturmuştu. " kalkıp yanıma gelicek misin? yoksa orada oturup beklicek misin?" dediğinde zar zor da olsa ayağa kalkıp yanına gidip diğer koltuğa ben oturmuştum. " müzik açsana" dediğimde " isim söyle" dediğinde ben " kimse karışmasın" demiştim açmıştı müziği " başlıyorum" diyerek lafa girmişti bilgisayardaki bilgileri okuyarak bana bakıyordu bazen de koltukta dönüyordu ciddi bir şekilde araştırmacıymış gibi kalemi elinde havalı bir şekilde tutup " Murat Güneş kırk iki yaşında Evli bir kızı var senin yaşında  adı selin ve Batu'nun annesiyle evli" dediğinde şok olmuştum " ne!" dediğimde Görkem " kızı Batu'nun annesinden değil merak etme" dediğinde inanılmaz şekilde rahatlamıştım. Sonra lafına devam etmişti " uzun bir süre Antalya'da yaşamış şuan İstanbul'da yaşıyor gizli olarak" gizli lafının altını çizerek belli etmişti. Lafına devam edip " muhtamelen kadını evlenmeye zorladı yani ben öyle düşünüyorum.

    Bu kızı şımarık kendini beğenmiş hemde ciddi ve disiplinli" dediğinde aklım karışmıştı. Ben " o nasıl oluyo lan hem disiplinli olup hem de şımarık olması saçma" demiştim. Görkem " ben ilk öğrendiğimde şok olmuştum ama tuhaf yapcak bişey yok" demişti. O sırada ben heyecanla " eee yok mu bunların fotoğrafları falan" demiştim. Görkem tek bir tuşa bastığında üç tane fotoğraf belirmişti ekranda orta yaşlı kadını göstererek" Batu'nun annesi " dediğinde ekrana baka kalmıştım. Çok güzel bir kadındı yıllardır arayıp bulamadığı annesini ben, ben bir haftada bulmuştum. Acaba annesini gördüğünde ne yapıcaktı.

     " Selin " diye de ortadaki genç kızı göstermişti. Ve en sonunda da"  buda... " lafını kesip ekrana gözlerimi dikip " Murat Güneş " demiştim kendimden emin bir şekilde. Sonra " nerede şimdi bu adam" demiştim. Görkem " İstanbul" dediğinde bir tereddüte düşmüştüm aslında. Çünkü İstanbul'a gitmeyi istemiyordum ama yapıcak bir şey yoktu. Ben " eee daha bişey yok mu? bunlar hakkında adres falan" demiştim. Görkem koltuktan kalkıp masanın üzerinden bi kağıt alıp yerine geri oturup önüme kağıdı bırakmıştı. " İstanbul'da ki adresi" demişti yüzüne baktığımda o da tereddüt içindeydi kağıdı elime alıp biraz baktıktan sonra bir süre sessiz kalmıştık daha doğrusu ben sessiz kalmıştım ne yapacağımı bilmiyordum.

      Sonra kendimden rmin bir şekilde nefes alıp vermiştim ve Görkem'e " sen, ben, Batu ve Aylin..." dediğimde Görkem mutsuz bir şekilde " Derin ben gelirim ama Batu gelmez sırf ben varım diye gelmez..." demişti ve susmuştu. Ben ona dönüp ellerimi önümde birleştirip sakince " ben , ben onunla konuşucam sen sadece Aylin'le konuş ve benden haber bekle İstanbul'a gidip bulucaz o kadını" dediğimde ayağa kalkmıştım oda benimle aynı anda kalkıp " tamam Batu kabul etti diyelim hadi İstanbul'a da gittik diyelim. Kızım senin bi okulun var Aylin'in de var ulan sen bide bir çocuğa bakıyorsun Esma nolucak? Hadi hepsini geçtim kızım şarkı nolucak bitti neredeyse kayıtlar seslendirmeye başlaman lazım" dediğinde umutsuz bir şekilde kalktığım yere geri oturmuştum.

     Görkem'de yanıma oturup elimi tutup " eh be kızım ben senin kötülüğünü mü düşünüyorum?" dediğinde bir anda kendimden emin bir şekilde ayağa kalkıp " bak sen sadece dediğimi yap ben hepsini halledicem" deyip koşarak evden çıkmıştım. Kafamda bir sürü düşünce vardı. Ne olduğunu anlayamadan önümde hızla frenleyip duran arabaya baka kalmıştım " napıyosun kızım! yolun ortasında çekilsene Allah Allah ölmek mi istiyon?!!!" diye bağırmıştı ve ben o an anlamıştım neredeyse araba bana çarpıyordu " pa pardon " diyerek kaldırıma çıkmıştım hemen.

    Sonra kendime gelip bir taksiye binmiştim Batu'nun evine gitmiştim. Aslında Batu'yla konuşup konuşmamakla emin değildim. Ama konuşmaya mecburdum onun için onun mutluluğu için. Yavaşça ilerleyip zili çalmıştım. Kapıyı Batu açmıştı ve gayet neşeliydi. Beni görünce neşesi kaçmıştı ve " nooolduu? " diyerek aval aval suratıma bakmıştı. Ben hemen içeri girip " noldu? çok güzel bir soru, öncelikle böyle bir soru sorduğun içim çok teşekkür..." derken Batu " kısa kes!" dediğinde bir anda ağzımdan " anneni buldum" demiştim ve bir hızla ağzımı ellerimle kapatıp gözlerimi de kapatmıştım.

     Ve o ara sadece Batu'nun korkulu, tedirgin, heyecanlı kısacası sesinde herşey her duygu vardı " ne! " diye sesi yüksek bir şekilde çıkmıştı. " at yalanı sikim inananı misali diyosun ha? " dediğinde ben hemen ona sinirlice bakarak "küfür etme!" dediğimde beni taklit ederek " kofor atme" dediğinde ben " gülmemek için kendimi zor tutuyorum. Neyse konuya dönüyorum. Batu yatağın üzerine uzanıp kafasını yastığa gömüp " ufaklık inan şu an bu saçma konudan daha önemli işlerim var "demişti ben " ne gibi "dediğimde Batu " uyumak gibi" demişti hiç kendini bozmadan.

     Ben yanına gidip kolunu dürtüklemeye başlamıştım. Bir anda ne olduğunu anlayamadan beni kolumdan çekip altına almıştı. Ve aaahh! Allah kahretsin o ela gözler! Ya bu çocuk niye böyle bakıyordu beni kalpten öldürmeye çalıyordu evet, evet kalpten öldürmeye çalışıyordu. " şuan benim yatağımdasın ve biri heleki babanı tanıyan biri şuan bu halimizi görse vayy halimize Derin hanım! " demişti. Ben çırpınıp ondan kurtulmaya çalışarak " sadist madem biri görürse vayy halimize napıyosun üstümde insene psikopat!" diye bağırmıştım. O sırada bir hamleyle üstümden kalkıp yanıma oturmuştu.

    Pişkin bir şekilde " derdin ne ufaklık" dediğinde kendime çeki düzen verip ayağa kalkmıştım. Ve ciddi bir şekilde " Bak Batu biliyorum Görkem'den yardım istemediğini söylemiştin ama..." dediğimde Batu sözümü kesip " ama sende beni dinlemeyip ondan yardım istedim değil mi?!" dediğinde ben " yaa ama bak buldum anneni niye bana inanmıyorsun bir kerede olsun bana inansan ölür müsün?!" demiştim.

      Batu karşımda dikilip gözlerimin içine öfkeyle bakıp "bak kızım bu işin şakası yok beni delirtme saçma sapan konuşupta sinirlerimi bozma! " deyip mutfağa gitmişti. O sırada hızla cebimden telefonumu çıkarıp Görkem'in bana attığı fotoğrafa bakmıştım. Mutfağa gitmiştim. Masada oturuyordu sinirli bir şekilde. Karşısına dikilip telefonu masanın üzerine koymuştum sert bir şekilde " Murat Güneş, babanın düşmanı ortadaki onun kızı Selin Güneş ve,  Le Leyla Güneş..." deyip susabilmiştim. Batu telefona baka kalmıştı. " nası?" dediğinde ben " baban sen beş yaşındayken bu adamdan yüklü bir miktarda borç almış baban borcu ödeyemeyince anneni kaçırmış bu adam" dediğimde Batu'nun gözlerinden yaşlar geldiğini farketmiştim. " ha hayır sana inanmıyorum" demişti ben yanındaki sandalyeye oturarak " bak şuan hayatımda hiç olmadığım kadar ciddiyim..." dediğimde lafımı sessiz bir şekilde kesip " o kız..." derken ben " hayır, hayır annenden, değil başka bir kadının kzı" dediğimde Batu'nun yutkunduğunu görmüştüm.

    Tedirgin bir şekilde " telefona bakıp " ne neden  Leyla Güneş yazıyor burada! "demişti.Ben sadece " çünkü, çünkü annele ev... "tam devam edicekken Batu " sus, sus sakın devamını getirme " dediğinde ben " şimdi bana inanıyor musun? "dediğimde kendimi iki saat sonra Batu'yu İstanbul'a gitmeye çoktan ikna etmiş bir şekilde bulmuştum. Kapıya geldiğimde" Derin "demişti. Ben arkamı dönüp baktığımda bana" teşekkür ederim "demişti ben gülümseyerek evden ayrılmıştım.

KIZIL BELA #wattys2019 ( TAMAMLANDI) Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin