ELLİ DOKUZUNCU BÖLÜM: "KENDİNİ MEMNUN ET"

5.8K 590 91
                                    


Bölüm şarkısı;

Olivia Lufkin - Shadow Of Love [NANA şarkısı]







"Birisi görecek." diyerek Ulaş'tan ayrıldığımda belimden tutarak beni doğrulttu ve sağ elini yanağıma doğru götürdü.

Gözlerime bakarken hiç inanmamış şekilde, "Çok bayat bir bahane." dedi.

"Olabilir, yine de herkesin görmesine gerek yok." Kollarımı boynundan indirdiğimde güldü.

"Herkesin görmesine gerek mi yok? Şuan mikrofonu elime alıp avaz avaz bağırmamak için kendimi zor tutuyorum." Gözlerindeki parıltıyla bana baktığında kaşlarımı çattım ama bir yandan da gülümsüyordum.

"Öyle bir şey yaparsan seni-"

Lafımı kesti. "Biliyorum." Uzandı ve burnumdan öpüverdi. "Beni ıslak havluyla döversin. Artık iyice havlu fetişisti oldun çıktın." Parmakları kulağımın arkasındaki saçlarla oynamaya başladı. "Gerçi sevgilimin bu tarz fetişleri beni rahatsız etmez ama..." Bir anda suratını suratıma yaklaştırdı. Kaşlarım gevşerken kalbim yine deli gibi atmaya başladı. Arka planda Makber'in sesini duysam bile dediklerini anlayamıyordum. "Ne dersin? Ben yaramazlık yapayım, sende beni döv."

"Seni gidi arsız, sapık çocuk!" Bir anda kızararak ellerimi Ulaş'ın göğsüne koydum ve onu hızlıca ittim. Buna tepkisi ise sadece gülmek oldu.

Makber kazananı açıklarken sinirle gitmeye kalktım ama beni kolumdan yakalayıp durdurdu ve arkamdan sarılarak çenesini boynuma yasladı. Kolları göbeğimin tam üzerinde duruyordu.

Ulaş bana arkadan sarılmış bir şekilde sahneye, Makber'e doğru bakıyorduk ikimizde. Hemen ilerimizde Bediz'lerin yanında Akya ve arkadaşları vardı. Aralarında bir şeyler konuştukları için bize hiç dikkat etmiyorlardı. Makber kazananı açıkladığında şaşırmadım desem yalan olurdu. Kafamı hafifçe çevirip Ulaş'a baktığımda dudaklarını bilmediğini belli eden bir ifade ile kaldırdı ve uzanıp  şakağımdan öptü. İkimizde Güneş'in kazanacağını sanmıştım ama garip bir şekilde izleyicilerin oylarıyla Sinan Akçıl ile Hande Yener'in Atma şarkısını söyleyip bir de nakarattaki kısmı Don't Horse şeklinde söyleyen kız kazanmıştı. Sanırım dünya burada da kendisini göstermişti. İnsanlar yetenekli olanı değil, kendilerini eğlendireni seçmişti. Güneş için üzülmüştüm ama o hiçte mutsuz gözükmüyordu. Kız, Makber'in yanına gidip ödül olarak biletleri alırken onu alkışladı ve cesaretlendirdi.

"Tekrar tebrik ederiz!" Makber kızı yeniden kalabalığa alkışlattırdıktan sonra kız aşağıya indi. "Bugünkü programımıza geldiğiniz için teşekkürler. Umarım eğlenmişsinizdir, sizler için hazırladığımız bu festivalde güzel vakit geçirmişsinizdir. Kazandığımız tüm parayı kardeş okulumuzun eski binalarını yenilemek için kullanacağız. Festivalimiz burada sona eriyor. Herkese iyi akşamlar diliyoruz, tekrardan teşekkürler!" Makber insanları alkışlamaya başladığında kalabalıkta öğrencileri ve konseyi alkışlamaya başladı. Makber arkasına döndü ve grubu alkışladı. Sonra bir de onlar için alkış tufanı koptu. İnsanlar öğrencileri tebrik eder, güzel şeyler söylerken yavaş yavaş okulun bahçesinden ayrılmaya başladı. Bu sırada da konseydeki yetkili öğrenciler stantlara uğrayıp paraları ve gelir – gider bilançosunu alarak sahnenin altına getiriyordu. Kalabalık dağılmaya başlayınca alanda sadece öğrenciler, öğretmenler ve Makber'in ailesi kaldı. Konsey Başkan yardımcısı paraları toplarken Makber stresli bir şekilde yanımıza geldi. Bende Ulaş'ı anında kendimden uzaklaştırdım. Gerçi benden ayrılmamak için mücadele verdi ama en sonunda üstünlüğümü kabul etmek zorunda kaldı. Kollarını benden ayırdı ama bu sefer de kolunu omzuma attı.

BULUTLAR DA AĞLARHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin