Evet arkadaşlar ikinci kitabımız SİS için bir duyuru yapma zamanımız geldi diye düşünüyorum ^^
Meseleyi çok uzatmadan söyleyeyim; Ugo'nun geçmişini anlatan FLASHBACK son bulmuştur ^^
Ugo benim için çok önemli bir karakter. Bu hikayedeki temel taşlarından birisi. Onu anlatma isteğimin önüne geçmekte gerçekten zorlanıyorum ^^ keşke ölmeseydi, keşke ondan daha çok bahsedebilseydim ama olmadı ^^ çünkü bu roman onun romanı değil.. Yeni nesile yol göstermekte başarılı olduğu gibi onların önünü de açmalı ^^
Ugo'nun hikayesi başlı başına bir romana konu olmalıymış gibi geliyor hep ^^
Çocukluğundan ölümüne kadar başından geçen her olay başlı başına ilgi çekici. Verdiği kayıpların ve her takılıp düşüşünün ardından tekrar doğrulmanın garip bir yolunu bulması çok hoşuma gidiyor ^^
Tüm ailesini ve sevdiklerini kaybetmesi yetmiyormuş gibi hafızasının da onu terk etmesi çok çarpıcıydı ^^ Daha sonraları bir geçiş dönemine giren sessiz Ugo'nun Lakahl'la aralarındaki dostluk ve Ugo hafızasını geri kazanınca Lakahl'ın çöküşü.. yazmaktan çok zevk aldığım kısımlardı ^^
Ugo'nun yenilmez savaşçılığına giden ilk adım ise travmasına ve tüm gördüğü halüsilasyonlara rağmen Sınır Kurtları'na yazılmaya karar vermesidir ^^ Uykusuz geçen gecelerin acısını o yaratıklara sormak için balyozunu sırtlayıp Sınır'ı geçti ve bir efsane oldu ^^
Roxx ve Rouga ile olan kardeşlikleri, Hibra ile olan dostluğu ve İris ile olan aşkı..
(burada biraz ağlayıp gelebilir miyim)
Evan'ın kabuğunu kırışı kadar olmasa da; Ugo, kalbini insanlara açmaya karar verdiği bir dönemde tanımıştı İris'i. Çok kritik bir zamandı onun için, bu güne kadar sandıklara kilitleyip zincirler vurduğu o saklı duyguları bir anda boca etmişti sevdiği kadının üzerine. Tüm kalbini ortaya koymuştu, bu yüzden de tüm kalbinden oldu. Koca omuzları, İris'i öldürecek gücü bulamayışını, bu yüzden de Hibra'yı kaybedişini kaldıramadı. Yıkılmıştı Ugo.. Mahvolmuştu.. Ahhh Ugo'm ahhhh T^T
Ve terk etti her şeyi.. Tüm hayatını, kurduğu düzeni, tanıdığı herkesi.. Bir daha hiçbirini görmek istemiyordu. Vontrade'e kapak attı. Hayatının geri kalanı boyunca yalnız kalmak, yalnız yaşayıp yalnız ölmek istiyordu. Huysuzluğunun birden ona çıkması bu yüzdendi. Yanındaki herkesi uzaklaştırmak istiyordu. Uzaklaşmak istiyordu. Ne zaman biri gelip onu övse, onu Huysuz Çekiç diye çağırsa ya da bir tanıdığın ismini verse aklına eski günler geliyor, acısı tazeleniyordu. Onun sevineceği düşünülerek söylenen tüm sözler yarasına tuz döküyordu. Ama kimse onu anlamıyordu.
Ve sonra bir kadın bir çocuk getirdi demircisine. Kendisinin bir demirciye ilk getirilişindeki bakışlara sahip bir çocuktu bu. Ölü bakışlar. Çevresine hendekler kazdığı, duvarlar ördüğü, dikenli tellerle sarmaladığı kalbi herkesi ötelerken bu çocuğun bakışlarını hissedivermişti. Kimseyi görmeyen gözleri onun yitikliğine takılmıştı. Başaramadı, istemeye istemeye de olsa Evan'ı reddetmeyi başaramadı. Ve tüm duyguları aksini iddia etse de, arzuları bambaşka şeyler fısıldasa da uzattı elini ona.
Ama bir çırak değil başına bela almıştı ^^ İş tutmaz, laf dinlemez, beceriksiz, görgüsüz, serseri, haylaz, duygusuz, ama pes etmeyen bir çocuktu bu. Ne kadar dayak yerse yesin, ne kadar kovalanırsa kovalansın geri dönerdi demirciye ve ona. Belki bir hafta gözükmezdi ortalıkta, belki bir ay kaybolurdu ama geri gelirdi. Ugo hiç farkında olmadan kendini bu çocuğa kaptırdı. Onunla konuşmak, ona kızmak, onu kovalamak acısından biraz olsun uzaklaşmasını sağlıyordu.
İşte Ugo WALRUS buydu ^^ Evan'ı Evan yapan kişiydi o ^^ o ölü çocuğun içine bıraktığı kıvılcımın yangını kendi kalbindeki buzlara da tesir etmeye başlıyordu ki hayatı son buldu.. Hemde yıllar önce ondan her şeyi alan kadın tarafından. İlk ve tek aşkı, en büyük düşmanı, en büyük sevgisi ve en büyük nefretiydi İris. Ama yıllar önce yapamadığı şeyi yine yapamadı, onun canını almayı aklına bile getiremedi.. çünkü.. çünkü onu hala seviyordu......... mu acaba ^^
Ugo hakkında yazmak istedim ^^ gerçekten istedim ^^ hissettiklerim bununla da sınırlı değil ^^ benim de karakterlerimle aramda DEMİR BAĞLAR var bunu hissedebiliyorum ^^
IRON BONDS - SİS YARINDAN İTİBAREN YENİ BÖLÜMLERİYLE DEVAM EDECEK
İYİ OKUMALAR DİLİYORUM
^^
ŞİMDİ OKUDUĞUN
DEMİR BAĞLAR - SİS (tamamlandı)
Fantasy"Sana hep ağlamamanı söylüyordum ya, hepsini unut gitsin. Neyi fark ettim biliyor musun Ugo? Bu bizi biz yapan şey galiba. O böcekler değil, yaratıklar değil, cadılar değil!! SADECE İNSANLAR AĞLIYOR!" IRON BONDS macerası ikinci kitabı -SİS- ile kald...