Episode Fourteen

7.8K 400 297
                                    

Cinsel içerik bulunduran bölüm! İsteyenler işaretli yerden itibaren geçebilir.

Jungkook

Evden çıktığım gibi 15 dakika içerisinde Cehenneme gelmiştim. Jin hyung çabuk olmamı söylemişi. Daniel olacak it çocuğu Lisa ile gerçekten sevgili olmamı beklemiş, savaşını başlatmıştı. Aklı sıra intikam peşindeydi.

Sinirli olmamın nedeni ise o şerefsiz Lisa ile ilgili bir şeyler planlaması idi. Onun böyle bir şeyde adının geçmesi beni ateşler içine atıyor iken, gerçekte bir şey olsa ne yapardım kim bilir.

İlk kata girdiğimde herkes ayakta masaya doğru eğilmiş bir şeylere bakıyordu. Herkes benden tarafa doğru döndüğünde doğruldular ve bana bakmaya başladılar.

''Ne oluyor burada ve ne var orada? '

Masaya doğru ilerlediğimde Jimin hyung önüme geçti. Namjoon hyung ona çekilmesini söyledi ve masanın üstünde olanlar ortaya çıktı.

Lisa'nın her yerde çekilmiş farklı farklı pozları. Bir sürü fotoğraf. Benle iken, kızlarla birlikte iken, davette iken, bizim evde olan parti, hatta evinde tek başına olduğu zamanlarda olan bile fotoğrafları.

Vücudumdan aşağı sanki kaynar sular dökülüyor. Etrafımı bir bir ateş çemberi sarmıştı sanki. Ateşin en ortasında da ben.

Lisa ile ilk tanıştığımız fotoğraf bile vardı. Otoparkta konuşurken olan. Titreyen elimle onu aldım ve arkasını çevirdim. Tarih ve saat yazıyordu. Ben kaşlarımı çatarak bakmaya devam ederken, elime Lisa'nın evde Jennie ile konuştuğu bir fotoğrafı elime aldım. Aynı şekilde bunda da tarih ve saat yazıyordu. Boğazımdaki yumru daha da kendini belli ediyordu, yutkunarak Namjoon hyung'a baktım. O da ne düşündüğümü anlamış olacak ki konuşmaya başladı.

''Burada yaklaşık 400 tane fotoğraf var Jk. Yani yaklaşık her gün 10 fotoğraf çekilmiş. Ve hepsinde de tarih ve saat yazıyor.''

Biz Lisa ile 1.5 aydır tanıştığımıza göre bu kadar fazla fotoğraf olması muhtemel idi.

''Ama sadece bir fotoğrafta tarih ve saat yazmıyor. Onun yerine bir not yazılı.''

Namjoon hyung'un elindeki fotoğrafı aldım . Bu dün geceki fotoğraftı, Lisa'nın saçıyla oynuyordum. Ben ne ara bu kadar dikkatsiz olmuştum. Üstelik de oldukça yakın bir açıdan çekilmişti. Bu kadın artık nasıl benim aklımı başımdan alıyorsa.

Arkasında ise şu yazıyordu. ''Hani bir söz söylemiştin ya Lisa'ya. Belki en çok benim yanımda zarar alırsın ama aynı zamanda benim yanımda kimse sana bir şey yapamaz. Yanlış. Belki söylediğin cümle doğru olabilir ama, sizin başınıza öyle şeyler gelecek ki sen her seferinde tam onu koruyacak iken o karanlığa düşecek. Hemde farkında olmadan, kendi rızası ile. Bakalım o zaman sen ne yapacaksın... sevdiğin kadın ellerinden kayarken. Unutma! Karanlık cehennem gibidir. İçeri sızar ama sen fark edemezsin. Benim karanlığım da içeriye sızdı bile.''

Aklım almıyordu. Ne demekti bu? Fotoğrafların hepsinde göz gezdirdim. Bir mesaj vardı bu notta ama neydi?

Yoongi ve Hobi hyung güvenlik kameralarına bakmaya çıkmıştı. Kimin getirdiğini bulmak için. Ben ise öylece oturmuş önümdeki fotoğraflara bakıyordum. Sinirliydim ama sinirimi dışarı yansıtacak halde bile değildim. Namjoon hyung avuç içlerini masaya dayamış düşünürken, diğerleri de öylece susmuş beni izliyordu.

Lisa ile gerçekten beraber olmamı beklediğini zaten biliyordum. Ama ben her şeyin bu kadar çabuk olacağını beklemiyordum. Hyunglara bunu söylemem gerekiyordu. Onu en iyi şekilde koruyabilmemiz için bu gerekli idi.

Burning Passion / LiskookHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin