ஜBölüm 56ஜ

3.4K 350 86
                                    

Jimin'le aramızda yaşanan uzun konuşmanın ardından birkaç gün geçmeden çalan kapımızda, beklenmedik bir misafir karşılamıştı bizi.

Yoongi...

"İçeri gelebilir miyim?" Ne kadar süredir onu göz hapsinde tuttuğumu bilmiyordum ama dayanamayıp yerinde kıpırdanmaya başladığında kendime gelerek derin bir nefes aldım.

"Minji nerede?" Sorum, duraksamasına neden olmuştu. Bakışlarını kaçırdı ve "Onu babasının yanına bıraktım." dedi kısık sesle. "Benimle gelmek istediğini düşünmüştüm. Bunca zaman benimle olduğu gibi bundan sonra da öyle olmak istediğini... Fakat sürekli babasının ve Taehyung'un adını sayıklayarak ağladı. Ben... Ben dayısı olarak buna daha fazla dayanamazdım..."

"Eşim evde değil. Belki de daha sonra, daha uygun bir zamanda gelmelisiniz." Ona bir yabancı gibi davranmama sinirlendiğini her ne kadar fark etsem de sesindeki sakinliği başarıyla koruyarak "Ben seninle konuşmaya geldim Jungkook. Jimin'in karşısına bu vakitten sonra çıkabileceğimi sanmıyorum." dedi. İçeri davet edip etmemek konusunda çok kararsız kalmıştım. Gözümde hâlâ tehlikeli biriydi. Evde benden ve Luna'dan başka kimse yoktu ve kötü bir şey olması durumunda Taehyung'u yanıma çağırmaya vakit bile bulamayabilirdim.

Diğer yandan ise söyleyeceklerini merak ediyordum. Benimle konuşacak neyi olabilirdi ki? Ya önemli bir konuysa?

Kendi kendime çeliştiğimden kapıda bekletmek zorunda kaldığım bedeni, sonunda pes edip eve aldım. Minnet dolu bir bakışla içeri geçtiğinde kapıyı arkasından kapattım ve salona kadar ona eşlik ettim.

Hayat ne garipti, öyle değil mi? Yıllarca içinde yaşadığın, evim dediğin ev sadece birkaç ay içerisinde bambaşka birinin yuvası haline dönüşebiliyordu. Senin kalbine girmek için yıllarca çabaladığın adam gidip kalbini tek gecede aşık olduğu birine verebiliyordu...

Yoongi de bunun farkında olsa gerek, yüzünde buruk bir tebessüm vardı. Değişmiş mobilyalara, duvar süslerine ve salonun en dikkat çeken köşe rafına doldurulmuş fotoğraflara bakarken bir zamanlar kendisine ait olan, fakat şu an yabancı kaldığı salonu adımlıyordu. 

Köşedeki rafa gidip; Jimin, Minji ve benim piknik yaptığımız o günden kalma fotoğrafımızın çerçevesini eline alırken belli belirsiz "Sevimli." diye mırıldanmıştı. Kollarımı göğsümde birleştirip, o çerçeveleri incelerken konuşmasını bekledim. Bir an önce konuşup derdini anlatsın istiyordum.

"Evlendiniz mi gerçekten?" Sorusuyla bakışlarım parmağımdaki ışıltılı alyansa kayarken "Hayır." dedim. "Henüz değil. Ama evleneceğiz." 

Yüzündeki samimi gülümsemeyle bana döndü. "Umarım mutlu olursunuz."

Başımı sallayarak teşekkür ettiğimi gösterdikten sonra üçlü koltuğa geçip oturmasını bekledim ve hemen ardından yanımdaki koltuğa çöktüm.

"Özür dilerim." diye başladı konuşmasına. Bölmek istemediğim için cevap vermedim.

"Sana yaptıklarım için, size yaptıklarım için özür dilerim. Ben kötü biri değilim Jungkook. Tabi buna benim karar vermem ne kadar doğru olur bilmiyorum ama ne yaptıysam aşkım için yaptım. Biliyorum, bu bir bahane değil ve beni haklı çıkarmaz. Yine biliyorum, bunu yaparken karşımdaki kişinin duygularını ve benim hakkındaki düşüncelerini de hesaba katmam gerekirdi ama yapamadım..." Bir süre duraklayıp dolan gözlerine engel olmak için bakışlarını tavana çevirdi ve sahte bir gülümseme kondurdu yüzüne.

"Jimin'i çok seviyordum. O kadar seviyordum ki ikimizin birlikte olmadığı bir gelecek benim için ölümden daha beterdi. Düşüncesi bile acıtmaya yetiyordu. Bu yüzden nefsime yenilip çok büyük bir bencillik yaptım. Jimin'in hayatını satın almaya çalıştım. Minji'yi kullanarak bunca zaman yanımda tuttum onu. Hesaba katmadığım bazı olaylar olmasa ömrümüzün sonuna kadar da tıpkı o zaman olduğu gibi bir aile olabileceğimizi düşündüm. Ama ben bir şey öğrendim Jungkook. Kimsenin duygularını, kalbini para ile satın alamıyormuşsun." Dayanamadı. Yüzündeki gülümsemeye rağmen yaşlar gözlerinden yuvarlanmaya başladığında kalbim sızladı. Karşımda bu şekilde ağlaması kötü hissettirmişti. Bana kendimi hatırlatmıştı.

Highly Regret≒JiKook [Completed]Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin