Çocukken polisleri insanların koruyucu melekleri olduğunu düşünen genç kız, şimdi karşısında ki masada oturmuş ve kendisine alayla bakan şişman ve kunduza benzeyen polise sinirle bakıyordu. Ne yazık ki hiç bir şey planladığı gibi gitmemişti çünkü bu adamlar sanki kendisine inanmamak için yemin etmiş gibiydi!"Dur bakalım" dedi adam alayla yeniden. "Doğru anlamış mıyım? Bir gece evinin önünde gizemli bir adam beliriyor ve sana annenin bir ilişkisi olduğunu söylüyor. Sonra eve bir gidiyorsun annen ve o adam işi pişiriyor" Dediğinde, Skye asıl odaklanılması gereken konunun bu olmadığını söylemek için ağzını açsada, hemen karşısında kollarını birbirine dolamış genç bir polis hemen lafa atlayarak "Falcı gibi" dediğinde odada ki diğer iki polis ile birbirlerine bakarak gülüştüler. Genç kız gözlerini devirdi. Canına tak etmişti resmen.
"Size bir cinayetten bahsediyorum ve siz karşılığında gülüyor musunuz yani?" diye çıkıştığında, karşısında ki polisin kaşlarını çatmasıyla durumun iyi olmadığını anlasa da geri dönmek için çok geçti artık.
"Bak kızım" dedi adam bir adım öne çıkarak. Bunu genç kızı 'kızı' yerine koyduğundan dememişti. Zaten yaşlı da sayılmazdı...
"Buraya gelmiş hiç rapor edilmemiş bir şeyi gördüğünü iddia ediyorsun. Bir gece klübünde cinayet olsa tek görgü tanıdığı sen mi olurdun? Hadi oldun diyelim neden ortada bir ceset yok? Ya da kanıt?"
"Elimde bir kanıt var" diye diretti genç kız avucunda sıkı sıkıya tuttuğu kağıdı göstererek.
Adam gözlerini devirerek güldü. "Tabi ya nasıl unuturuz elinde bir çöp adam çizimi var." Diye homurdandı.
"Bu işin peşini bırak" dedi bir diğer polis sıkıldığını belli eden bir suratla.
"O gece orda ne işin vardı senin? Anladığım kadarıyla reşit bile değilsin. Allah bilir keşin birisi tarafından haplandın ve böyle saçma şeyler gördün. Ailenin bunlardan haberi var mı?" Diye sormaya başladığında genç kızın gözlerini kaçırmasıyla haklı olduğunu sanan adam gururla, pis bir sırıtış kondurdu dudaklarına.
"Annenden ya da onun yeni sevgilisinden intikam almak için bu tarz hikayeler uydurmaya başladıysan bu yalnızca senin canını yakar." Dediğinde ise gözleri doldu Skye'ın. Böyle bir şey aklının ucundan dahi geçmemişti. Bu aptalların derdi neydi böyle?
Gözünde akmak için bekleyen yaşı elinin tersiyle geri gönderen genç kız hızla oturduğu sandalyeden kalktı.
"Kusura bakmayın değerli zamanınızı böldüm." Diyerek kendisine seslenen polislere aldırmadan kendisini odanın dışına atmıştı ki, gördüğü yüz ile donakaldı.
Kapının kolunda kalan eli sıkılaştığında hemen arkasından sinirle diğer koluna yapışan polis memuru sayesinde içeri çekildiğinde titrek bir nefes aldı. Bitmişti! Ne yapacaktı şimdi!
Arkalarından yavaşça kapanmaya başlayan kapı aniden açıldığında Skye panikten uyuşmuş, polisin kendisini azarladığını duymuyordu bile.
"Kızım sen ne tür bir manyaksın ya. Şikayet edeyim işe yaramazsa kaçayım... oh ne ala"
Ama bir başkası kesinlikle duymuştu.
"Elini bir daha kullanmak istiyorsan kızımın üzerinden çeksen iyi olur evlat." Son derece kibar çıkan bir ses nasıl olurda bu kadar tüyler ürpertici olabilirdi ki?
Karşısında ki polis sinirle genç kızın arkasında ki adama dikti gözlerini. Fakat hemen sonra sanki ateşe değmiş gibi hızla çekti elini.
Kendisiyle alay eden polisin bir anda kibar bir beyefendiye dönüşerek "Bay White, Efendim" diye selam vermesine şaşkınlıkla baktı Skye. Tamam, White diğer insanlar tarafından çekinilen birisiydi ama bu kadar olduğunu tahmin etmemişti hiç. Ne de olsa karşısında ki adam bir polisti!
ŞİMDİ OKUDUĞUN
DENEY
FantasyO gözünü bambaşka bir dünyaya açmak zorunda kalan bir çocuktu. Anne sevgisini bırak sevginin ne olduğunu dahi bilmiyordu... Kolundan giren sivri ve kalın iğnelerin verdiği acı ile büyüyordu günden güne. Deney onun insanlığına yapılıyordu... Minik bi...